Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Ekim Muhtarlar Günü münasebetiyle Muhtarlar Evi Açılışı ve 100 Muhtar Hizmet Binası Temel Atma Töreni'nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

Ülkemizin tüm illerinden Ankara'ya teşrif eden binlerce muhtar kardeşlerimizle birlikte şu anda bakıyorum maşallah, şöyle adeta uçsuz bucaksız… Aldığım resmi rakama göre şu an itibarıyla 20 bini aşkın muhtarımız burada. Tabii bugünkü buluşmamızın ilave bir önemi, anlamı daha var. Bugün aynı zamanda muhtar kardeşlerimize daha önce söz verdiğimiz biz hizmetin, Muhtarlar Evi'nin açılış heyecanını da yaşıyoruz. Bu güzel binayı, kafesi, restoranı, bay bayan mescidi, otoparkı ve 58 yatak kapasitesine sahip 35 odasıyla bugünden itibaren tüm muhtarlarımızın istifadesine sunuyoruz.

Böylece muhtar kardeşlerimizi iş veya başka sebeplerle Ankara'ya geldiklerinde kalacak yer bulma derdinden de kurtarmış bulunuyoruz. Artık muhtarlarımız da Ankara'da gönül rahatlığıyla kalabilecekleri merkezi konumuyla trafik sıkıntısı çekmeden tüm işlerini halledebilecekleri bir eve kavuşmuş oldular.

Muhtarlar Evi'mizin açılışının yanı sıra bugün ayrıca 100 muhtar hizmet binasının toplu temel atma törenini de gerçekleştiriyoruz. Biraz sonra 5 vilayetimize canlı bağlantılar kurarak bu hizmet binaların temel atmasını yapacak, inşallah en kısa sürede inşaatları tamamlayarak sizlerin emrine vereceğiz. Muhtarlar Evi'nin sizlerle beraber ülkemizdeki tüm muhtar kardeşlerime hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Rabbime muhtarlarımıza olan bir sözümüzü daha gerçeğe dönüştürme imkanı bahşettiği için hamd ediyorum. Rabbim birliğimizi, kardeşliğimizi, daim eylesin diyorum.

Bu güzel tesisin inşasında emeği geçen, başta İçişleri Bakanım, yardımcıları ve tüm ekibimizi, yüklenici firmaları, mimar, mühendis, tüm işçisine kadar herkesi tebrik ediyorum.

Cumhurbaşkanlığı görevini devraldıktan sonra ülkemiz demokrasisine kazandırdığımız yeniliklerden biri muhtar buluşmalarımızdır. İlk toplantımızı yaptığımız 2015 yılından bugüne, muhtarlarımızla her biri adeta şölen havasında geçen toplam 52 ayrı buluşma gerçekleştirdik. Türkiye'nin dört bir köşesinden 38 bin muhtarımızı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, milletin evinde misafir ettik. Her muhtar buluşmamız, aramızdaki muhabbet bağını güçlendirdiğimiz, istişare ettiğimiz, ülkemizin meselelerini enine boyuna görüştüğümüz bir demokrasi bayramına dönüştü.

Bana ne diyorlardı? Muhtar bile olamazsın. Ne oldu? Bu başlığı atanlar rezil rüsva oldu. Sizler bu kardeşinizi Cumhurbaşkanı yaptınız. Cumhuriyet tarihimizde ilk kez muhtarlarımız dertlerini, sıkıntılarını, beklentilerini devletin zirvesiyle doğrudan paylaşma fırsatı buldu. Sadece muhtarlarımızın değil bu vesileyle ülkemizin her tarafındaki pek çok mahallemizin, şehrimizin de sorunlarını çözüme kavuşturduk. Demokrasi piramidinin tabanı ile tavanı arasındaki engeller ortadan kalktıkça bunun kazananı muhtarlarımızla beraber tüm Türkiye olmuştur.

Muhtarlarımızla aramızda tesis ettiğimiz bu güçlü bağ, herhalde daha önce hiçbir siyasetçiye nasip olmamış büyük bir şereftir. Buluşmalarımızın sadece bürokraside değil, siyasette de muhtarlara yönelik bakış açısını kökten değiştirdiğini görüyoruz. Daha önce muhtar kardeşlerimizin yüzüne dahi bakmayanlar bizim toplantılarımızdan sonra birden muhtarlarımızın varlığını hatırladı. Şimdiye kadar hiçbir işinizi görmeyenler, sizin için kıllarını dahi kıpırdatmayanlar, muhtarlarımızı adeta vaat yağmuruna tutmaya başladı. Ancak her samimiyetsiz işleri gibi bunu da ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Laf olsun diye düzenledikleri bir iki küçük salon toplantısının devamını dahi getiremediler. Birkaç toplantıyla rol kapmaya çalışsalar da bizim şu kardeşliğimizi, şu dayanışmamızı, aramızdaki şu muhabbet iklimini asla tesis edemediler.

Ne diyordu rahmetli Neşet Ertaş, "Dost elinden gel olmazsa varılmaz, rızasız bahçenin gülü derilmez, kalpten kalbe bir yol vardır görülmez, gönülden gönüle giden yar oy." Evet, bizim de sizinle aramızda gönülden gönüle kurulu bir köprü vardır. Biz muhtarlarımızla gönül diliyle, kalp diliyle konuşuyor, birbirimizi sadece Allah için seviyoruz. Zahirde bizi taklit edenler, bu gönül dilini bilmedikleri, kalpten kalbe giden o gizli yolları görmedikleri için ne milletimizle ne de muhtarlarımızla hasbi samimi bir ilişki kuramıyorlar. Belki şu tabloyu da kıskanacaklar. Belki bizim şu sevdamızı çekemeyenler olacaktır. İşte onun için aşkınız, coşkunuz, ahde vefanız için her birinize teşekkür ediyor, Allah nazardan saklasın, kem gözlerden korusun diyorum.

Yönetim sistemimizin çelik çekirdeği olan muhtarlarımız hak ettikleri hizmetleri almak için çok uzun yıllar beklemek zorunda kaldı. Bizden önce devletin de, siyasetin de kapıları maalesef muhtarlarımıza kapalı durumdaydı. Muhtarlarımız çoğu zaman dertlerini anlatacak muhatap bulamaz, bulsa da köyüne ve mahallesine çözümle dönemezdi. O manşeti hatırlayın. "Muhtar bile olamaz" manşeti. Eski Türkiye'nin muhtara ve muhtarlığa bakış açısını gösteren bir utanç vesikasıdır. Muhtarı, dolayısıyla milli iradeyi tahkir eden bu vesayetçi zihniyetin elinde ülkemizin en kıymetli yılları heba olmuştur. Hiç kimse, bir avuç seçkinin dışında hiç kimse, eşit, mümeyyiz hizmete ve hürmete layık görülmemiştir. Birileri her türlü imkandan faydalanırken, birileri özgürlüklerini sonuna kadar kullanırken, milletimizin kahir ekseriyeti dışlanmış, horlanmıştır.

Muhtarlarımızı aşağılayanlar, göbeğini kaşıyan adam dedikleri insanımızı da seneler boyunca yokluğa, yoksulluğa ve yasaklara mahkum ettiler. 2002'den itibaren millet iradesini her alanda güçlendirme hamlemizde demokrasinin adeta siz uç beyleri olan muhtarlarımızı da ihmal etmedik. Muhtarlık müessesesine verdiğimiz önemi İçişleri Bakanlığımız bünyesinde Muhtarlar Daire Başkanlığı kurarak açıkça gösterdik. Muhtarlarımızın taleplerini yakından takip etmek amacıyla büyükşehir belediyelerinde Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığı, diğer belediyelerde ise Muhtarlık İşleri Müdürlüklerinin kurulmasını biz sağladık. Bunun için Valiliklerde bir Vali Yardımcısı, büyükşehirlerde Genel Sekreter Yardımcısı ve diğer belediyelerde de bir Başkan Yardımcısını, muhtarlarımızın taleplerini takip etmek amacıyla sorumlu kıldık. Muhtarlık Bilgi Sistemi ile devlet-muhtar-vatandaş arasında yepyeni bir anlayışın, bütünleşmenin kapısını araladık. Tüm muhtarlarımıza İçişleri Bakanlığımız tarafından tek tip özel muhtar kimliğini de yine biz düzenledik.

En az bir dönem muhtarlık yapan köy ve mahalle muhtarlarımızı silah ruhsat harcından muaf tutarak önemli bir avantaj sağladık. Bunun yanında muhtarlarımızın ödeneklerini de olması gereken seviyeye çıkardık. Az önce izledik, göreve geldiğimizde sadece 97 lira olan muhtar ödeneğini tam 57 kat artışla bugün 5500 liraya yükselttik. Aynı zamanda güncel rakamla 2232 lira olan muhtarlarımızın aylık SGK primlerinin de devlet tarafından karşılanmasını temin ettik.

Talep eden tüm kadın muhtarlarımızın muhtarlık hizmet binalarını kameralı güvenlik sistemleriyle donatıyoruz. Muhtarlar Günü vesilesiyle bazı yeni müjdeleri sizlerle paylaşıyoruz.