21 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÜNDEM Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyaya seslendi:" Gazze'de insanlık ölüyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyaya seslendi:" Gazze'de insanlık ölüyor"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 80. BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada dünyaya Gazze’de yaşanan dramı anlattı. Erdoğan, “Dostlar bakın Tayyip Erdoğan olarak kan ağlayarak söylüyorum. Gazze’de insanlık ölüyor. Bu insanlığın dip noktasıdır. İnsanlık tarihi son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir” ifadelerinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 80. BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada dünyaya Gazze’de yaşanan dramı anlattı. Erdoğan, “Dostlar bakın Tayyip Erdoğan olarak kan ağlayarak söylüyorum. Gazze’de insanlık ölüyor. Bu insanlığın dip noktasıdır. İnsanlık tarihi son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir” ifadelerinde bulundu.

Konuşmasında uluslararası topluma çağrı yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de yaşananların soykırım boyutuna ulaştığını ve buna sessiz kalmanın insanlık onuruna yakışmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Lütfen hepimiz elimizi vicdanımıza koyup cevap verelim. 2025 yılında böyle bir gaddarlığın makul bir sebebi olabilir mi? Bu utanç manzarası Gazze'de 23 aydır her gün tekrar ediyor." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:

"Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu'nun tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. İnsanlığın ortak vicdanını temsil eden bu kürsüden sizlere bir kez daha hitap etmekten büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Genel Kurul Başkanlığını tamamlayan, Sayın Yangı tebrik ediyor. Bu görevi devralan Sayın Berboka ise başarılar diliyorum. Konuşmamın hemen başında, Filistin'in giderek artan sayıda ülke tarafından tanındığı bir dönemde Filistin Devlet Başkanı Sayın Mahmut Abbas'ın bugün bizzat aramızda olamayışından duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum. Biz bugün bu kürsüde kendi vatandaşlarımızla birlikte sesi kısılmak istenen Filistin halkına tercüman olmak için de bulunuyoruz. Filistin Devleti'ni tanıyacağını açıklayan tüm ülkelere teşekkür ediyor. Henüz bu kararı almayan devletleri ise bir an önce harekete geçmeye çağırıyor. Sayın Başkan, değerli üyeler, Birleşmiş Milletler şartı bundan 80 yıl önce San Francisco'da imzalandı ve 24 Ekim 1945'te yürürlüğe girdi. Birleşmiş Milletler kuruluş şartının ilk maddesinin ilk kelimelerini burada tekrar hatırlatmak isterim.

Gazze'deki günlük hayatı anlatan bir fotoğraf göstereceğim. Birinci fotoğraf gördüğünüz gibi ellerinde leğenli kadınlar. Lütfen hepimiz elimizi vicdanımıza koyup cevap verelim. 2025 yılında böyle bir gaddarlığın makul bir sebebi olabilir mi? Bu utanç manzarası Gazze'de 23 aydır her gün tekrar ediyor.  2,5 milyon Gazzeli her gün yerinden ediliyor. Her gün göçe zorlanıyor. Sağlık altyapısı çökmüş durumda. Doktorlar öldürüldü ya da gözaltına alındı. Ambulanslar vuruldu. Hastaneler bombalandı. Tedavi mümkün değil. Operasyon mümkün değil, ilaç bulmak mümkün değil. Tayyip Erdoğan olarak için yanarak söylüyorum. Henüz 2-3 yaşındaki elleri, kolları, bacakları olmayan masum yavrucuklar bugün maalesef Gazze'nin olağan fotoğrafı haline gelmiştir.  Hangi vicdan buna sessiz kalabilir? Çocukların öldüğü bir dünyada huzur olabilir mi? Üzerine titrediğimiz evlatlarımız var.

Burada, Amerika'da, Avrupa'da, dünyanın her yerinde bir çocuğun eline küçük bir diken batsa anne babaların yüreği yanıyor. Ama Gazze'de çocukların elleri, kolları, bacakları anestezi yapılmadan ampute ediliyor. Kimse kusura bakmasın ama bu insanlığın dip noktasıdır. İnsanlık tarihi son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir.

"NETANYAHU'NUN BARIŞA NİYETİ OLMADIĞI BİR KEZ DAHA ANLAŞILMIŞTIR"

BM, Gazze'de kendi çalışanlarını dahi koruyamamıştır. İnsanlığa yardım için koşturan 500 kişi öldürülmüştür. Bunların 365'i BM personelidir. Soykırım tıpkı Holokost gibi utanç verici insanlık dışı bir kavramdır. Gazze'de bugün sadece insanlar öldürülmüyor, hayvanlar hedef alınarak öldürülüyor. Tarım alanları, bahçeler, ağaçlar, Gazze'de asırlık zeytin ağaçları yok ediliyor. Gazze'de sular yok ediliyor, kirletiliyor. Okullar, camiiler, kiliseler bilinçli bir şekilde yıkılıyor. Gazze'de bir savaş yoktur. Gazze'de iki taraftan söz edilemez. Bir tarafta düzenli ordu diğer tarafta ise masum çocuklar, siviller vardır. Bu 7 Ekim olayı ileri sürülerek yürütülen bir soykırım, toplu kıyım politikasıdır. Gazze Hamas bahanesiyel yok edilirken, Hamas'ın yönetimde olmadığı Batı Şeria'da adım adım işgal edilmekte, masum siviller katledilmektedir. İsrail Gazze ve Batı Şeria ile sınırlı kalmıyor, Suriye, Lübnan'a da saldırılar düzenleyerek bölge barışını tehdit ediyor. Katar'da ateşkes için toplantı yapan heyete İsrail saldırısı gerçekleşmiştir. Katar'a yönelik saldırı, İsrail yönetiminin tamamen kontrolü kaybettiğini göstermiştir. Netanyahu'nun barışa niyeti olmadığı bir kez daha anlaşılmıştır.

Adalet, demokrasi gibi kavramlar rafa kaldırılmıştır. Vadedilmiş topraklar safsatasıyla hareket eden İsrail, insanlığın müşterek kazanımlarına saldırmaktadır. Gazze'de ateşkes bir an önce sağlanmalı. İnsani, yardımların girmesi sağlanmalıdır. Gün bugündür. Gün, Filistinli mazlumların yanında dimdik durma günüdür. Halklarınız bu barbarlığa tepki gösterirken, gelin sizler de cesaretinizi gösterin. Gazze'ye karşı insanlık görevinizi yerine getirin.

13 yıl boyunca Suriyelilerin feryatlarına dikkat çektik, 1 milyon insanın hayatına ve milyonlarcasının ülkesini terk etmesine neden olan zulüm tarihe kavuştu. Suriye'de yeni bir dönemin kapıları açıldı. Eli kanlı bir rejime karşı Suriye halkı, büyük bedeller ödeyerek elde ettikleri zaferi inşallah menziline ulaştıracaktır. Terörün hiçbir çeşidinin olmadığı, bir ve bütün Suriye'nin vizyonunu bütün imkanlarımızla destekleyeceğiz. Bunun kazanını Suriyelilerle birlikte tüm komşu ülkeler ve bölgemiz olacaktır."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *