Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kabine toplantısı, saat 16.50'de başlamıştı. Toplantıda koronavirüs salgını, İdlib'de Türk-Rus ortak devriyesine saldırı, Ayasofya konusu ve bayramda alınması muhtemel tedbirler konuşuldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ardından açıklamalarda bulundu:

"Son toplantımızın ardından kabinemizin ikinci yılını doldurması vesilesiyle bugün kapsamlı bir icraat değerlendirilmesi yapacağımızı ifade etmiştik. Gündemin yoğunluğu sebebiyle bu değerlendirmeyi önümüzdeki hafta yapmayı kararlaştırdık.

'Vakalar azalmaya başladı'

Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldıkları kriz konularının sağlam altyapı ve dikkatli organizasyonumuz sayesinde kolayca üstesinden geliyoruz. Milletimizden ricamız bu güzel tablonun sürmesi, dikkati, kuralları riayeti elden bırakmamasıdır. Baş harflerinden ilhamla tamam diye ifade ettiğimiz temizlik, maske ve mesafenin ötesinde alınabilecek tedbir yoktur. Vaka ve ölüm sayılarının yeniden aşağı yöne girmiş olması sevindiricidir. Biraz daha gayret ve fedakarlıkla bu sayıları sıfıra yaklaştırmalıyız.

Türkiye küresel başarının karşılığını siyasi ve ekonomik sınıf atlamakla alabilecek konumundadır. Bu fırsatı değerlendirip değerlendirememe kararını 83 milyon hep birlikte vereceğiz. Ekonomide her türlü adımı atıyoruz. Destek paketleri, teşvik ve nakti yardımlarla önümüzdeki döneme herkesi hazırlamanın gayreti içerisindeyiz.

Salgının seyriyle bunları da en kısa sürede yeniden değerlendireceğiz. Hastalığın bizi yenmesine, esir almasına izin vermedik. Sağlıkla ilgili mecburi sınırlamalar dışında hayatın akışını, ekonominin işleyişini, yatırımları, iç ve dış güvenlik operasyonları planlı bir şekilde sürdürdük.

Birkaç gün önce ülkemizin en yüksek köprüsü olan Botan çayı üzerine inşa edilen en dik köprüsünü ve güzergahındaki yolları hizmete açtık. Terör örgütünün inşa ettirmemek için on yıllardır uğraştığı bu eseri milletimize kazandırmış olmaktan memnuniyet duyuyoruz.

'Özel sektörü takdirle izliyoruz'

Önümüzde uzunca bir açılış listesi var. Bu açılışları bir kısmını bizzat yerinde bir kısmını telekonferansla gerçekleştireceğiz. Meclis kısa bir ara dışında çalışmalarına devam etti. Meclisimizin yeni yönetimini bu vesile ile tekrar tebrik ediyorum. Geçtiğimiz hafta kabul edilen baro yönetimleriyle ilgili kanun değişiklikleriyle ülkemize ve yargı camiamıza hayırlı olmasını diliyorum.

Özel sektörün çarkları döndürme gayretini takdirle izliyoruz. Tarımda, sanayide, ihracatta yaşanan olumlu gelişmelerden memnuniyet duyuyoruz. Turizm sektörümüzün de en kısa sürede beklediği çıtayı yakalayacağına inanıyorum. Suriye, Kuzey Irak ve Libya'da ortaya koyduğumuz iradenin salgın döneminde kesintisiz sürmesini sağladık. Bu faaliyetlerimizi hedeflerimize ulaşana kadar sürdüreceğiz.

'Husumet besleyenler kaybetmeyi sürdürüyor'

Bölgemizde etkinlik gösteren ülkelerin hepsiyle de diyalog kanallarını açık tutma, yapıcı diplomasiyi işletme gayreti içerisindeyiz. Türkiye'nin dostluğunu kazanmanın değerini bilenler bu mekanizmayı etkin şekilde kullanıyorlar. Israrla husumet besleyenler ise kaybetmeyi sürdürüyor. Türkiye'nin hak, hukuk, adalet, meşruiyet temelinde uzattığı barış ve işbirliği şeklinde uzattığı ele destek vermeye herkesi davet ediyorum.

Yaşadığımız dünyayı sadece belirli bir kesim değil herkes için daha huzurlu, güvenli, müreffeh bir yer haline getirene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Adil bir yeni dünya düzeni çağrımızı tekrarlamayı sürdüreceğiz. Türkiye'ye yakışan tavır ne ise bedelini göze alarak sergilemeyi, tarihin milletimize yüklediği bir sorumluluk olduğuna özellikle inanıyoruz.

'Kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldü'

Son günlerde Ayasofya'nın statüsü konusunda önemli bir gelişme yaşandı. Ayasofya'nın cami olarak hizmet vermeye başlaması hepimizi sevindirdi. Ayasofya kiliseden değil, müzeden camiye dönüştürdü. Bunun altını çizmek istiyorum. Tam anlamıyla bize ait bir eser haline dönüştürülmüştür.

Ramazan ayı boyunca ve bayramlarda Ayasofya şehir hayatının merkezine yerleşiyor. Daha yakın tarihlerinde yaşanan sokak olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı' diye yazıldığını unutmadık. Bunları kimlerin yazdığını herhalde milletçe biliyoruz. Hiç kimse merak etmesin Ayasofya'nın kültürel miras vasfını koruyacağız."