05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÜNDEM Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanından olay yaratacak açıklama!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanından olay yaratacak açıklama!

Mehmet Uçum, CHP’ye yönelik soruşturmalar sonrası muhalefeti uyardı: “Yargıya saldırıyı bırakın.” Siyasette tartışmalar büyüyor.

Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) olmak üzere CHP'li belediyelere yönelik soruşturma ve operasyonlar sürerken, 2 Eylül tarihinde mahkeme kararıyla CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve il yönetimi görevden alındı.

Çelik'in yerine İstanbul İl Başkanı olarak atanan Gürsel Tekin, CHP'den ihraç edilmesi için disipline sevk edildi. CHP yönetimi, Ankara'da 15 Eylül'de görülecek olan büyük kurultay davasında İstanbul'dakine benzer bir karar çıkması olasılığına karşı 21 Eylül'de olağanüstü kurultay kararı aldı. Siyaset kulislerini hareketlendiren gelişmeler peş peşe yaşanırken, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, muhalefetin mahkeme kararlarıyla ilgili açıklamalarına tepki gösterdi.

Mehmet Uçum, X hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

PAZAR YAZISI

TÜRKİYE’NİN HUKUK GÜNDEMİ

GENEL GÜNDEMDE HUKUK!

Türkiye’nin genel gündeminde hukuk hep önde gelen bir konudur. Bunun bir sebebi sivil ve yeni anayasa ihtiyacıdır. Diğer sebebi hukuk uygulamalarına ilişkin aktüel gündemde yapılan tartışmaların genel gündeme etkisidir. Bu etki sürekli bir hukuk reformu yaklaşımını genel gündemde öne çıkarıyor. Bu sebeplerle hukukun merkezi bir konu olarak sürekli gündemde olması kaçınılmaz ve olağan bir haldir.

Önemli olan gerek yeni anayasa gerekse genel mevzuata ilişkin reform yaklaşımını somutlayacak adımlarla hukuk gündeminin ilerlemesini sağlamaktır. Herkesin hukuk gündemini pozitif yönde ilerletmek için yapacağı bir katkı mutlaka olur ve her katkı kıymetlidir.

HUKUK DÜZENİNİ TANIMAMA SİYASETİ!

Buna karşın aktüel siyasette ve temsil alanlarında bir kısım muhalefetin ve bazı kesimlerin pozitif hukuk düzenini ve yargısal süreçleri hedef alan adeta hukuksuzluğu meşrulaştırmaya çalışan saldırgan bir yaklaşım içinde oldukları görülüyor.

Ceza soruşturmalarını yapan savcıların, yargılama yapan hakimlerin hedef gösterilmesi ise yargı aktörlerine karşı bir savaş açma görüntüsü veriyor.

Elbette tüm bu saldırganlık, hukuk düzeninin işlemesine, yargısal süreçlerin ilerlemesine asla engel olamaz. Ayrıca hukuk düzenine ve yargıya saldıranların bundan siyasi ve sosyal menfaat elde etmeleri, geçmiş tecrübeler de gösteriyor ki, mümkün değil.

Unutulmasın ki, bir hukuk düzenini tanımayan o hukuk düzeninden doğan haklardan adeta feragat etmiş gibi olur. Gayri meşru duruma düşer. Yine o hukuk düzenine ilişkin değişim ve gelişim taleplerini ileri sürme imkanını kullanmaktan kaçınmış bir hale girer.

Yani bir kısım muhalefetin hukuk düzeni ve yargı konusunda izlediği yol ve kurdukları dil çok sorunlu gözüküyor. Böyle yapanlar farkına varmadan emperyalist odakların Türkiye’ye yönelik daimi olarak el altında tuttuğu kaos stratejisinin aracı olurlar. Bir an önce hukuk düzeni ve yargıya saldırganlığı bırakmaları, eleştiri hakkının sınırları içine çekilmeleri kendi faydalarınadır. En önemlisi de olması gereken hukuk konusunda katkı yapma imkanını kullanmaları olur.

OLMASI GEREK HUKUKUN ÖNEMİ!

Pozitif hukuk düzeninde normatif kesinlik görelidir. Yani norm uygulandığı sürece kesinlik vardır. Norm her zaman değişebilir. Bu nedenle yürürlükteki hukuk bir norm sistemi olsa da mutlak bir normatif kesinliğe sahip olmadığı için pozitif (olan) hukuk düzeni olarak nitelenir. Olan hukuk tanımı aynı zamanda olması gereken hukuka da bir göndermedir.

Hukuk öğretisinde yürürlükteki hukuk kurallarının yanısıra bazen olması gereken hukuka göre de konu incelenir. Bunun temel sebebi sosyal, siyasal ve ekonomik ihtiyaçların ortaya çıkardığı yeni norm taleplerini olması gereken hukuk açısından değerlendirmektir. Olması gereken hukukun daimi varlığı, yürürlükteki kuralların değişim ihtimalini hep gündemde tutar. Bu yaklaşım toplumsal gerçekliğe de uygundur.

Her ne kadar hukuk düzeninin statik karakteri baskın olsa da toplumsal gerçeklik her zaman yeni hukuk normlarına ihtiyaç ürettiğinden, hukuk düzeninin değişim dinamiği nesnel bir durumdur. İnsanlığın hukuk birikimi olan ve bugün tartışılması asla kabul edilemeyecek ilkesel normlar açısından bile gelecekte nasıl etkilerin olacağı bilinemeyeceğinden normatif kesinlikten söz edilemez. Geleceğe yönelik öngörüler de normatif kesinlik için hiçbir zaman yeterli olmaz.

Sonuç olarak hiç bir hukuk düzeninin geleceği de kapsayacak şekilde mutlak normatif kesinliği olamaz. Bu nedenle ilke normları da dahil yürürlükteki tüm hukuk düzenleri normatif kesinliği göreli pozitif hukuktur. Sadece milli devletler açısından devamlılık ilkesine ilişkin normlar daimi istisna alanında kalır.

Bu gerçeğin farkında olarak demokratik siyaset yapmak herkese kazandırır. Elbette Terörsüz Türkiye’ye geçişin hukuku ve sonra gündeme gelecek reform hukuku konuları olması gereken hukuk perspektifiyle ele alınacaktır. Olması gereken hukuka aykırı taleplerin kabul görmeyeceği açıktır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *