İngilizce yazılan e-postalarda, devletin gizli kalması gereken bilgilerini muhataplarına aktardığı belirtilen Altaylı'nın, "Saygıdeğer büyüklerim Ruzi Nazar ve Duane Clarridge'e (ruhları şad olsun) karşı taşıdığım ahlaki sorumluluğun bilinciyle biricik dostlarımı mevcut durumun ihtiva ettiği büyük tehlikeler konusunda uyarmayı borç bilirim" ifadesi dikkat çekti.

Eski istihbaratçılar Enver Altaylı ile Mehmet Barıner'in tutuklu yargılandıkları davanın karar duruşması, 8 Kasım'da yapıldı. Sanık Altaylı'ya, 'siyasi ve askeri casusluk' suçundan 13 yıl 4 ay, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 10 yıl hapis cezası verildi. Sanık Barıner ise, 'siyasi ve askeri casusluk' suçundan 12 yıl 6 ay, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

ALTAYLI'NIN CIA AJANLARINA GÖNDERDİĞİ MAİLLER

Mahkemenin 136 sayfalık gerekçeli kararında, Enver Altaylı'nın ikametinde bulanan bilgisayarların incelenmesinde ele geçirilen ABDli bazı CIA ajanlarına gönderilen İngilizce e-postaların Türkçe çevirileri de yer aldı. Altaylı'nın, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra muhatabına gönderdiği "Kendi istihbarat kaynaklarım vasıtasıyla yakın takibimde olan Erdoğan'ın…" ifadeleri yer alan e-posta ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında kendi imkanları ile istihbarı bilgiler topladığını belirttiği belirlendi. Altaylı, e-postanın devamında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Şangay İşbirliği Örgütü ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendirirken "Türkiye’nin neredeyse 200 senedir kendine Batı’dan başka bir yaşam alanı benimsememiş olduğunu, ulusal bağımsızlık savaşında dahi İngiliz ya da Amerikan mandasını bağımsızlığının teminatı olarak gördüğünü, yakın zamana kadar ABD’nin kayıtsız şartsız müttefiki ve dostu olduğunu düşününce, Türk toplumunun tek taraflı ve dev bir propaganda aracı vasıtasıyla Şangay ittifakına yönlendirilmesinin bile Batı için telafisi olanaksız bir kayıp olduğu kanaatindeyim.

Yaşamımın 50 yılını insanlık tarihinin en büyük hapishanelerinin kurucularından olan insafsız Rus emperyalizmine karşı mücadeleyle geçirmiş bir kişi olarak, saygıdeğer büyüklerim Ruzi Nazar ve Duane Clarridge'e (ruhları şad olsun) karşı taşıdığım ahlaki sorumluluğun bilinciyle biricik dostlarımı mevcut durumun ihtiva ettiği büyük tehlikeler konusunda uyarmayı borç bilirim" ifadelerini kullanması dikkat çekti.