AK Parti'nin Ankara'daki genel merkezinde düzenlenen 172. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı, dikkat çeken bir iddiayı beraberinde getirdi. Toplantıya katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın sunumu sırasında salondan erken ayrılması bazı basın organlarında tartışma konusu oldu. Ancak iddianın gerçeği yansıtmadığı kısa süre içinde resmi makamlarca net bir şekilde ortaya kondu.
“Konuşma Uzadı, Erdoğan Salonu Terk Etti” İddiası Asılsız Çıktı
Bazı haber siteleri ve sosyal medya hesaplarında, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın konuşması uzadığı için toplantıyı terk etti" yönünde haberler yayıldı. Bu iddialar, kamuoyunda kafa karışıklığına yol açarken, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden net bir yalanlama geldi.
Yapılan açıklamada, Erdoğan’ın toplantıdan ayrılma sebebinin yerli ya da kişisel bir neden değil, daha önceden planlanan önemli bir diplomatik görüşme olduğu belirtildi.
Gerçek Neden: Planlı Diplomatik Görüşme
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bazı basın-yayın organlarında yer alan, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın konuşması uzayınca salondan erken ayrıldı' iddiası gerçek dışıdır ve kamuoyunu yanıltma amacı taşımaktadır. Cumhurbaşkanımız, İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya’nın 'Trafik Güvenliği' konulu sunumunun ardından, önceden belirlenen takvimi çerçevesinde Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Sayın Mahmud Meşhedani ve heyetiyle yapacağı resmi görüşmeye katılmak üzere toplantıdan ayrılmıştır.”
Bu açıklamayla birlikte, kamuoyunun bilgi kirliliğine karşı dikkatli olması ve yalnızca resmi kaynaklardan yapılan bilgilendirmelere itibar etmesi gerektiği bir kez daha vurgulandı.
Medyada Dezenformasyona Dikkat!
Siyasi çevrelerde ve kamuoyunda gündem olan bu olay, bilgi kirliliğinin nasıl hızla yayılabildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Resmi kurumların açıklamalarına rağmen bazı yayın organlarının bu tarz iddiaları sürdürmesi, manipülasyonla bilgi oluşturmanın tehlikelerini açıkça ortaya koyuyor.
Okuyucuların ve vatandaşların doğruluğu teyit edilmemiş haber ve yorumlara itibar etmekten kaçınmaları, demokratik bilgi paylaşımı açısından büyük önem taşıyor.
