Kanal İstanbul için ikiye bölünen İstanbul, beraberinde referandum tartışmalarını da getirmişti. Söz konusu konuyla ilgili katıldığı televizyon programında cevap veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2011'de Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidara gelirken projesiydi, halka o zaman soruldu ve halk onu tek başına iktidar yaptı” ifadelerini kullandı.

CNN Türk'te yayınlanan 'Haftasonu Özel' programına konuk olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kanal İstanbul'la ilgili soruları yanıtladı.

"Kanal İstanbul'la alakalı referandum olacak mı?" sorusunu yanıtlayan Soylu, "2011'de Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidara gelirken projesiydi, halka o zaman soruldu ve halk onu tek başına iktidar yaptı" dedi.

Kanal İstanbul projesinin referanduma gitmeyeceğini belirten Soylu, şunları kaydetti:

‘BU BİZİM İÇİN BİR İMTİYAZ’

"Kanal İstanbul'la alakalı iddiaların hiç birisinin bilimsel gerçekliliği yoktur. Montrö'yle ilgili iddialar da var. Montrö yalnızca İstanbul Boğazı'nı mı ilgilendiriyor? Antlaşmada Çanakkale Boğazı var, Karadeniz Boğazı var. Yine başka bir şey daha var. Burada Türkiye kendi avantajını neden kaybetsin? Bu bizim için bir imtiyaz. Türkiye bu imtiyazı neden kaybetsin?

Kanal İstanbul REFERANDUM GEREKTİRİR Mİ?

Referandum tartışmaları da var. Referanduma gitti bu 2011'de. Biz bu projeyle halkın önüne çıktık. Vatandaş bu projeye evet dedi. O zaman 1. boğaz köprüsünde getirseydik keşke. İHA'ları SİHA'ları, yerli otomobili de getirseydik o zaman referanduma."

1979'DA MEYDANA GELEN KAZAYI HATIRLATTI

Konuşmasında 1979 yılında boğazda meydana gelen İndependenta kazasına tanık olduğunu ifade eden Soylu, şöyle devam etti:

“Ben ilkokuldaydım 1979'da, birden bir baktık ki sabahleyin okula girmek üzereyken İstanbul'un gökyüzü simsiyah oldu. Ondan sonra 2 geminin çarpıştığı ve büyük bir kaza olduğu ortaya çıktı. İstanbul Boğazı'ndan ortalama 40-50 bin civarında gemi geçiyor tonajına göre. Ben denizcilik de yaptım 1 yıl. Gemi brokerlığı yaptım. Arap körfezinden Türkiye'ye ham petrol taşıyan bir şirkette çalıştım. Borsayla ilgilendikten 3-4 yıl sonra. Sonra askere gittim. Süveyş Kanalı'nın nasıl bir işletime sahip olduğunu bilirim.

‘ÇEVREYİ KORUMAK ZORUNDAYIZ'

Boğazdan geçen gemilerin bekleme süreleri var. Bu gemiler ticari gemiler. Bu gemilerin 1 saat beklemesi ciddi bir şekilde maliyet oluşturur. Bu gemilerin ne kadarı Kanal İstanbul'u kullanır, ne kadarı kullanmaz elbette ki o ticari kaygıların oluşturacağı bir sonuçtur. Ama bu bizim imkanımız. Çevreyi korumak zorundayız biz.

'500 BİN KİŞİLİK ŞEHİRCİLİK MİMARİSİ OLUŞACAK'

Kanal İstanbul hem ekonomik bir projedir, hem de çevreci bir projedir. Tam anlamıyla boğaza alternatif olabilecek, boğazı koruyabilecek bir projedir. 500 bin kişilik şehircilik mimarisi oluşacak orada.

‘BİZ İSTANBUL BOĞAZINI KORUYORUZ'

En önemlisi Türkiye için ciddi bir itibar projesidir. Bütün dünyanın bu noktalarda çekingen durduğu zamanlarda Türkiye için bir prestij projesidir. Biz İstanbul boğazını koruyoruz. Tehlikeden ve tehditten koruyoruz. Geçen gün de boğazda bir gemi kazası yaşandı. Dediler ki kaptanı Rizeli. Adam Romanyalı çıktı. Yani Türkiye'de enteresan değerlendirmeler. Enteresan yorumlamalar var.

Editör: Haber Merkezi