İstanbul'un kalbi Beşiktaş’ta yaşanan ve kamuoyunda büyük yankı uyandıran Levent Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki silahlı saldırı girişiminin detayları gün yüzüne çıktı. Öğretmen Serdar Alagöz hakkında hazırlanan iddianame, eğitim kurumlarında güvenlik zafiyetlerine ve öğretmenlerin psikolojik sağlığına dair çarpıcı gerçekleri ortaya koydu. Türk milletinin çocuklarını emanet ettiği bir eğitim yuvasında yaşanan bu olay, toplum vicdanında derin bir yara açtı.
Sınıfı Silahla Bastı, Müdür Yardımcısı ve Öğretmenlere Silah Doğrulttu
İddianamede yer alan bilgilere göre, 16 Ekim 2024 tarihinde Serdar Alagöz isimli öğretmen, yanında taşıdığı silahla okulda adeta dehşet saçtı. Altı öğrenciyi sınıflarından alarak boş bir sınıfa götüren Alagöz, ardından müdür yardımcısı Ayşe A. ve öğretmen Lütfiye K.’yi görmesiyle gerilim tırmandı. Şüphelinin üzerinde silah olduğunu fark eden öğretmenler, büyük bir paniğe kapıldı. Alagöz, her iki öğretmene de silah doğrulttu; ancak silah o anda ateş almadı.
Panik Anları ve Kahraman Kantinciler
Okulun çıkış kapısına yönelen Alagöz’ün silahı tamir etmeye çalıştığı sırada silah bir anda ateş aldı. Bu esnada okulun kantin görevlileri İsmet B. ve Hakan B., büyük bir cesaret göstererek saldırgana sözlü müdahalede bulundu. Şüphelinin kendini toparlamasına fırsat vermeden harekete geçen kantinciler, Alagöz’ü etkisiz hale getirip emniyet güçlerine teslim etti. Bu olay, eğitim kurumlarının sadece güvenlikle değil, aynı zamanda cesur vatandaşlarla da korunabileceğini bir kez daha gösterdi.
Öğretmenin Üzerinden Bıçaklar, Şarjör ve Telefonlar Çıktı
Polis ekiplerinin Alagöz üzerinde yaptığı aramada, 2 ekmek bıçağı, 1 meyve bıçağı, 2 adet fişek, bir şarjör ve 4 cep telefonu ele geçirildi. Bu detay, olayın sıradan bir psikolojik çöküntünün ötesinde, planlı bir hazırlığın sonucu olabileceği ihtimalini de beraberinde getirdi. Türk eğitim sisteminin geleceği adına bu tarz olaylara karşı daha güçlü tedbirlerin alınması gerektiği, artık görmezden gelinemez bir gerçek halini aldı.
Şüpheli Öğretmenin İfadesi: "Tetikleyici Eski Eşim ve Kedilerdi"
Serdar Alagöz, ifadesinde 2023 yılından beri bilişim teknolojileri öğretmeni olarak görev yaptığını ve 6 yıl önce kendisine "anksiyete obsesif bozukluk" teşhisi konduğunu belirtti. Olay günü korsan taksiden silah temin ettiğini ifade eden Alagöz, okulun kantininde eski eşinin ismini görünce "ağır tahrik" yaşadığını ve bu nedenle silahı çıkardığını iddia etti. Ayrıca okul bahçesinde doğum yapan bir kediye yardım ettiği için yönetim tarafından baskıya uğradığını, bu baskının kendisinde ciddi ruhsal travmalara yol açtığını da beyan etti.
Öğrencileri Sınıfa Kilitledi, Sonra Ne Yaptığını Hatırlamıyor
İddianamede yer alan bir diğer çarpıcı detay ise Alagöz’ün öğrencileri koruma bahanesiyle sınıfa kilitlemesi oldu. Öğretmen Esra İ. ile birlikte laboratuvarda bulunan öğrencilerin üzerine kapıyı kilitleyen şüpheli, sonrasında koridorlarda dolaşmaya başladı. Kendisini öldürmeyi düşündüğünü ve silahla rastgele ateş açtığını söyleyen Alagöz, olay sırasında ne yaptığını tam olarak hatırlamadığını ifade etti.
Öğrencilerin Anlattıkları Kan Dondurdu
Olay anında sınıfta bulunan öğrenciler ise, Alagöz’ün kendilerine “Buradan sakın çıkmayın, size 20 tane köfte ısmarlayacağım” dediğini belirtti. Bu ifadeler, öğretmenin bilinçli bir yönlendirme ile öğrencileri tehlikeden uzaklaştırmaya çalıştığını düşündürse de, genel davranışlarının kontrolsüzlüğü olayın vahametini gözler önüne seriyor.
50 Yıla Kadar Hapis İstemi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Serdar Alagöz hakkında ağır cezalar talep edildi. 2 kişiye karşı 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'kasten yaralama', zincirleme şekilde birden fazla kişiye karşı 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'korku, kaygı ve panik yaratacak şekilde silahla ateş etmek' ve 'ruhsatsız silah bulundurma' suçlamalarıyla toplamda 23 yıl 2 aydan 50 yıl 3 aya kadar hapis cezası istendi.