Türkiye, İzmir'deki depremin yaralarını sarmaya çalışırken, Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Mühendislik Fakültesi Geometrik Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Kutoğlu'dan çarpıcı açıklamalar geldi.

Dünya'nın dönem hızı, bu yer tabanının uygulamış olduğu basıncın 2018'den bu yana yükseldiğini ve bunu son iki yıldır yaşanan depremlerin artmasıyla orantılı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kutoğlu, şu ifadeleri kullandı:

- Elazığ depreminden sonra da açıklama yapmıştım. O zaman 1999'dan depreminden bu yana Marmara depremini öngördük. Marmara denizinde bir deprem bekleniyor. Bu depremlerde onun yaklaştığının göstergesi. 

- Ege denizinde de deprem olabileceğini söylemiştim. Bu dünyanın dönem hızı ve bu yer tabanını uygulamış olduğu basınç 2018'den bu yana yükselmiş durumda. Dolayısıyla sismik boşluk adını verdiğimiz gerginliklerin olduğu henüz enerjisini boşaltamamış alanlarda deprem olması mümkün. Ama hangisi daha önce olur, hangisi daha önce enerjisini boşaltır bunu doğru bir tespitle söylememiz mümkün değil. Yer kabuğunu saniye saniye gözlemlemeniz mümkün değil. 

- 20 yıldır Marmara depremini beklerken Van, Denizli, Elazığ şimdi de İzmir kıyılarında böyle deprem yaşadık.

- Türkiye'nin her tarafı faylarla dolu. 2018'deki 6.6 Denizli depremiyle başlayan süreçle ülkede büyük depremler dolaşıyor.

- Bütün yer kabuğunu oluşturan dinamik süreçler hızlanmış durumda. Bunun hızlanması demek 5'den büyük depremlerin daha çok yaşanacağını göstergesi. Baktığımızda da öyle olduğunu görüyoruz. 

- Uzun süredir 6'dan büyük deprem yaşamıyorduk. Son iki yılda Denizli, Elazığ'da son olarak burada. Bir de Marmara bölgesinde 5'den büyük deprem olmuyordu. Geçtiğimiz sene bir iki tane büyük deprem yaşadık orada. 

- Bunlar daha büyük depremlerin ayak sesleri. Marmara içinde süre zaten doldu da giderek yaklaştığını söylüyor.

- Güney Marmara'da deprem riski çok fazla. Gemlik denizin içine girip Mudanya, Balıkesir ve Erdek önlerinden geçen ciddi bir kol var. Elazığ'da olduğu gibi Marmara kuzeyinde beklerken güney kodda olursa ne olacak? Orada da sorunlu yapılarımız var. Çok ciddi deprem yönetmeliğine göre yapılmamışım binalarımız var. Çok daha yıkıcı sonuçlarla karşılaşabiliriz. 

- Bir kez daha uyarıyoruz. Ümit ediyoruz ki uyarılarımız dikkate alınır. Onun için dikkatimizi sadece Marmara bölgesine değil dikkatimizi Güney Marmara'ya da vermemiz gerekiyor. Orası da çok sıkıntılı durumda. Orada da tedbirler alınması lazım. Aksi takdire can kaybını da geçtik ekonomiyi de düşünüyorsak Türkiye çok ciddi ekonomik kayıplara da uğrar. Çok büyük fabrikaların, tesislerin olduğu yerler söz konusu. 

- Bizim acilen tedbirleri lamamız lazım. Şu anda dünyayı etkisi altına alan dinamik yapılar maksimum seviyelerdeler. Bu birkaç sene de devam edecek.

Editör: Haber Merkezi