23 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÜNDEM Sayıştaş 2019'da madde madde uyarmış: Amasra'daki maden faciası geliyorum demiş

Sayıştaş 2019'da madde madde uyarmış: Amasra'daki maden faciası geliyorum demiş

Türkiye, Bartın'ın Amasra ilçesinde maden kazasında hayatını kaybedenlere ağlıyor. Ancak Sayıştay'ın 2019'daki raporunda madenle ilgili kritik uyarılarda bulunduğu ortaya çıktı

Faciaya neden olan patlama 350 metrede yaşandı. Oysa madene ilişkin 2017 ve 2019 yılında hazırlanan Sayıştay raporları burada 300 metrede dahi kazı yapılmasının yarattığı risklere dikkat çekmiş, alınması gereken önlemler madde madde sıralanmış.

Hürriyet gazetesi yazarı Hande Fırat, Sayıştay raporunu bugünkü köşesinden okurlarına aktardı.

Fırat, şu ifadeleri kullandı:

Sayıştay Raporları gündeme oturdu. Nedenini ilerleyen satırlarda yazacağım. Ancak Türkiye Taşkömürü açıklama yaparak, “2019 yılındaki raporla ilgili haberlerde, çalışan damarların tamamında gaz içeriğinin yüksek olduğu ifade edilmektedir. Söz konusu haberlerde kömürün içerisinde yer alan metan gazı, ‘Çalışılan ortamdaki havada yüksek metan gazı tespit edildi’ şeklinde lanse edilmektedir. Söz konusu ifade tamamen yanlıştır” dedi. Ocak içerisindeki havalandırma ile kömürün bünyesindeki metan gazının da birbirinden farklı konular olduğuna dikkati çekti. Bu durumun da iş sağlığını ve güvenliğini etkilemediğini belirtti.

Peki bunu bir kenara yazdık. Ancak sorun yanlış ifade ya da Sayıştay’ın sadece 2019 raporu değil ki...

YIL 2017, SAYIŞTAY RAPORU NE DİYOR

* Gaz birikme ihtimali olan yerlerde elektrikle çalışan ekipmanlar yerine basınçlı havalı ekipmanlar kullanılması, solunabilir tozla ve patlayıcı tozla mücadeleye gereken önemin verilmesi, damar gaz içeriklerinin tespiti ve ocakların derinleşmesi ile artan degaj olasılığına karşı alınacak önlemler konusuna titizlikle önem verilmesi gerekmektedir.

Sayıştay 2019 raporunda madde madde uyarmış Eksi 350’de facia geliyorum demiş

YAPILMASI GEREKENLER SIRALANIYOR

* Kazaların oluş nedenleri ile önlenebilme şartlarının tespitine yönelik AR-GE faaliyetine önem verilmeli.

* Standartlara uygun kişisel koruyucu malzemeler temin edilmeli, kullanımı takip edilmeli.

VE 2019 RAPORU NE DİYOR

* 2019’da dengelenmiş üretim derinliği -300 metre olmuştur.

* Bu derinleşme, ani gaz degajı ve grizu patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır.

* Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu, dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu, arıza zonlarında riskin daha da arttığı bilinmektedir.

* Müessese ocaklarında ilgili mevzuat hükümlerinin yanı sıra “Kurum Degaj Yönergesi” hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir.

Sayıştay 2019 raporunda madde madde uyarmış Eksi 350’de facia geliyorum demiş

Türkiye Taşkömürü’nün açıklaması sadece bir cümleye yanıt veriyor. Oysa 2017 ve 2019 yılı raporları uyarılarla, önerilerle dolu. Mesele de tam burada kilitleniyor. Acaba bu uyarılara kulak verildi mi? Gerekli önlemler alındı mı? Gerekli çalışmalar yapıldı mı? Ekipmanlar alındı mı? Artan risklere karşı ne yapıldı? Bahsedilen yönerge titizlikle uygulandı mı? Peşinen kimseyi suçlu ilan etme niyetinde değilim. Eğer bahsedilen önlemler alındıysa bu önemlidir, yine de patlamanın nedeni en ince ayrıntısına kadar kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Eğer bahsedilen uyarı ve önlemler ciddiye alınmadıysa işte orada insanın isyan edesi gelir. Göz göre göre yaşanmış olma ihtimali, bugüne kadar yaşadığımız patlama ve göçüklerden hiçbir ders almadığımızı, insanımızın hayatını hiç önemsemediğimizi, ahlakımızı ve insanlığımızı öldürdüğümüzü gösterir ki bu ihtimali düşünmek bile istemiyorum. Ölen işçilerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza acil şifa diliyorum. Bir de raporların okunmasını ve içeriklerinin ciddiye alınmasını...

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *