TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Meclis'te karma komisyona sevk edilen HDP'li milletvekillerine yönelik fezlekeler ve Anayasa Mahkemesi'ne gönderilen Enis Berberoğlu yazısı hakkında açıklamalarda bulundu.

Hocalı Katliamı'nın 29. yıl dönümünde Meclis'te düzenlenen serginin açılışının ardından gazetecilere konuşan Şentop'un açıklamaları şöyle:

FEZLEKELERİN DURUMU

"Meclis Başkanlığı'nın görevi fezlekeleri teklif olarak inceledikten sonra karma komisyona göndermek, bundan sonraki aşamadaya karma komisyon karar verecektir. Benim bu konuda bir şey söylemem doğru olmaz. Geçmiş dönemlere baktığımızda her ihtimal var. Dönem sonuna bırakıldığı oldu, zaman zaman bazı dosyaların kaldırıldığı oldu. Bu konuda iç tüzük bu ihtimallerin hepsine imkan veriyor. Bunu dosyaların içeriklerine göre değerlendirmek lazım. Karma komisyonu dosyanın içeriklerine bakarak bir karar verecektir. İşlenen suçların mahiyeti bakımından kamuoyunda infial uyandıran konularda zaman zaman dokunulmazlığın kaldırılması kararı verilmiş. 

Ben Anayasa Komisyonu başkanlığı yaptım, aynı zamanda karma komisyonun da başkanı. Göreve başladığımdan itibaren de önceki dönemdeki dosyalarla ilgili de bilgi sahibiyim. Daha önce, 26. dönemden önce diyebiliriz, dosyalar hem sayıca azdı hem de bu dosyalar daha çok alelade suçlarla ilgili dosyalar. Bu dönem üzerinde dosyalar terörle ilişkili suçlar bağlamında. Daha 27. dönemin ortasındayız. Bu bakımdan hem nicelik hem de içerik olarak bir farklılaşma olduğunu üzülerek ifade etmek isterim. Milletvekilliği seçilmeye engel durumlar Anayasa ve seçim kanunu ile belirlenmiş. Kesin hüküm yoksa seçilmeye engel yok, ne ile yargılanıyor olursanız olun. Yargılamalar devam ederken, milletvekili olunca duruyor, fezleke olarak dosyalar geliyor. Meclis açısından bu üzücü. Gergerlioğlu'nun dosyası henüz Meclis'e gelmedi. 

ANAYASA MAHKEMESİ'NE GÖNDERİLEN BERBEROĞLU YAZISI

Bu Anayasa 1982 yılında kabul edildi. Anayasa'da o tarihlerde kesin hüküm nihai olarak bir yargılamayı sonuçlandıran karardı. Bireysel başvuru hususu ile 2010'da yürürlüğe konuldu, 2012'de uygulanmaya başlandı. Kesinleşme gerçekleştirdikten sonra derece içerisinde bir mahkeme değil Anayasa Mahkemesi. AYM'de davanın görülüyor olması bir kesin hükmü değiştirmiyor. Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kararı ile kesin hükmü resen kaldıramıyor. Bunu yine hangi mahkeme yetkili ise onun yapması lazım. Bireysel başvuru sürecine ilişkin bir şey yapılacaksa bu konuda hukuki düzenleme yapılması gerekir. AYM'ye gönderdiğimiz yazı, bazı dikkatsiz siyasetçilerin, neden bu kadar zaman sonra gönderildiği yorumuna neden oldu. Yeni gönderilmiş değil bu yazı. Ben zaten göndereceğimizi ifade etmiştim. AYM bu kararında TBMM'ye ilişkin bazı ifadeleri de geçirmiş. Bilgi için de kararın Meclis'e gönderilmesini tercih etmiş. Bu Meclis'i töhmet altında bırakan bir tablo. Sanki Meclis'in bir şey yapması gerekiyormuş gibi. Ama bu belli değil. Meclis'in yapacağı bir şey varsa bu yapılmadıysa bunun söylenmesini istiyoruz, yoksa da Meclis'in adının geçirilmesini yanlış görüyoruz. Bu maddi hatanın düzeltilmesini istiyoruz. Bu anlamda bir şey. AYM'nin Berberoğlu ile ilgili iki kararı da aynı. Amacı, sayın Berberoğlu'nun bir ihlale uğradığı ve düzeltilmesi gerektiği. Birinci kararda TBMM ismi geçmedi, ikinci karardaki değişikliğin (TBMM'nin isminin geçmesi) bir sebebi olmalı, bunu bekliyoruz."

Editör: Haber Merkezi