Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde önemli bir komisyon toplantısı için geri sayım başladı. TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, bugüne kadar gerçekleştirdiği çalışmaları değerlendirmek ve İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu'na ziyaret dâhil olmak üzere gelecek dönemde yapılacak faaliyetleri planlamak amacıyla, 21 Kasım 2025 Cuma günü saat 14.00’te toplanacak.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlık etti
Komisyonun son toplantısı, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un başkanlığında, TBMM Tören Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantının açılış kısmı basına açık şekilde yapılırken, daha sonra İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın sunum yaptığı kapalı oturum gerçekleştirildi.
Kapalı bölümde, güvenlik politikalarına, sınır ötesi tehdit unsurlarına ve iç güvenlik stratejilerine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulunulduğu ifade edildi. Yetkililer, milletvekillerinden gelen soruları da yanıtladı.
Açık oturumda ortak bildiri kabul edildi
Toplantının açık bölümünde ise, son dönemde yaşanan siyasi gerilimler ve seviyeyi aşan söylemler ele alındı. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kaleme aldığı ortak açıklama metni toplantıda okunarak oylandı ve oybirliğiyle kabul edildi.
Söz konusu metinde, siyaset kurumunun diline hâkim olması gereken nezaketin önemine vurgu yapılarak, “Milletin iradesiyle şekillenen Meclis’in çatısı altında birliğimizi zedeleyecek söylemlere yer yoktur” denildi. Bildiri, tüm partilerin ortak uzlaşısıyla kabul edilerek, Türkiye'nin birlik ve kardeşlik ruhunun korunması yönünde güçlü bir mesaj verilmiş oldu.
Gündem: İmralı Cezaevi’ne ziyaret önerisi
Komisyonun 21 Kasım’da yapılacak 17. toplantısı, daha önce gündeme gelen ve kamuoyunda yankı uyandıran İmralı Cezaevi’ne ziyaret önerisini de masaya yatıracak. Toplantının en kritik başlıklarından biri olacak bu madde kapsamında, TBMM üyelerinden oluşacak bir heyetin, İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne gidip gitmeyeceği kararlaştırılacak.
Özellikle son dönemde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Gerekirse İmralı’ya ben giderim” çıkışıyla alevlenen tartışmalar, bu ziyaretin hem siyasi hem de toplumsal yansımalarını artırmış durumda. Bahçeli’nin bu söylemi, milli iradeyi temsil eden siyaset kurumunun, teröre karşı sadece söylemle değil, doğrudan sahaya inerek hesap sorma kararlılığı taşıdığını göstermesi açısından sembolik önem taşıyor.
