Ankara'da kredi kartı ve banka hesap bilgilerini çocukluk arkadaşına veren kadın, dolandırıcılıkla suçlanıyor.
Ankara'da yaşayan Buse Nur Dikicer, iddiaya göre, "Birlikte e-ticaret yapacağız, iş yapacağız." diyen çocukluk arkadaşı O.Ç.'ye, 2023 yılında, bilgisayar alması için kredi kartını ve banka hesap bilgilerini verdi. Bir süre sonra genç kadın hakkında, bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan 54 ayrı soruşturma açıldı.
AIRFRYER DOLANDIRICILIĞI
Airfryer satışı vaadiyle dolandırılan M.T.'nin Balıkesir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açtığı davada, Buse Nur Dikicier'e 4 yıl hapis ve 10 bin TL adli para cezası verildi. Dikicer'in avukatı karara itiraz ederek, istinafa taşıdı.
10 YILDIR TANIYORMUŞ
Kendisini kandıran insanları 10 yıldır tanıdığını belirten Dikicier, "Böyle bir şey beklemiyordum çünkü daha önce çevremde de böyle bir olay yaşamamıştım. Kartlarım 4-5 gün onlarda kaldıktan sonra kendilerine hiçbir şekilde ulaşamadım. Beni her yerden engellediler." dedi. Hakkında 54 ayrı soruşturma olduğunu anlatan Dikicier, uzlaşma hakkı istediğini dile getirdi.
"HİÇBİR YERDE İŞ BULAMIYORUM"
Dikicier konuşmasına, "Arkadaşıma güvendiğim için düştüğüm durum bu şekilde. Asıl suçluların bulunmasını istiyoruz. Üniversiteye hazırlanıyordum. Ama bu olaylar başıma geldiğinden dolayı üniversite hayalim tamamen çöp oldu. Hiçbir şekilde üniversite okuyamadım. Daha önce hiçbir sicil kaydım olmamasına rağmen şu an sicilim kirlendi. Hiçbir yerde iş bulamıyorum. Çok zorlanıyorum. Kimse iş vermek istemiyor. Çevreden arkadaşlar bile tepkili. Daha 24 yaşındayım, çok gencim kendi ayaklarımın üstünde durmaya çalışıyorum." sözleriyle devam etti.
KANDIRILANLAR CEZA ALIYOR
Aynı suçtan hakkında soruşturma başlatılan 30 kişinin avukatı İsmail Özdemir ise bu suçlarda asıl faillerin değil kandırılan kişilerin ceza aldığını dile getirdi.
Özdemir, "Para akışını yönetenler dışarıdayken banka hesabı kullandırılan kişiler kolay erişildiği için ömür boyu hapis cezalarıyla karşı karşıya kalabiliyorlar. Bu sorun artık bireysel bir sorun da değil, giderek ülke çapına yayılan bir sorun." diyerek sözlerine şu şekilde devam etti:
"Bu banka hesabı sahipleri kim diye baktığımızda pek çoğu öğrenci, 18-25 yaş arasında hayat tecrübesi az, güven duygusu yüksek kişiler. Mağdurların zararının bu dosyalarda giderilmesi ve asıl faillere ulaşılması için uzlaştırma kapsamına alınması gerekiyor."
