Türk Tarih Kurumu Başkanı Ahmet Yaramış, Afyonkarahisar’da düzenlenen bir panelde “Darbe teşebbüsüne karışmış, pişman olmuş kişilere de sahip çıkmamız, onları bu toplumun içine dahil etmemiz, kazanmamız gerekiyor” demişti.
Yaramış'ın bu sözleri büyük tepki çekti. Bunun üzerine Yaramış, "Çok pişmanım, tepki gösteren herkes haklı, herkesten özür dilerim. Şu an görevimin başındayım ama Cumhurbaşkanımız istifa et derse ederim” dedi.
Hürriyet'ten Gizem Karakış'a konuşan Yaramış, şu ifadeleri kullandı:
- Türk Tarih Kurumu ve Afyon Kocatepe Üniversitesi işbirliği ile 15 Temmuz paneli düzenledik. İletişim Başkanlığımızın hazırladığı bir video gösterdik.
- Yazılı bir açıklama hazırlamıştım ama videoyu da izledikten sonra o kadar heyecanlandım ki bir anda duygu yoğunluğu ile irticalen konuşmayı tercih ettim.
- Konuşmamın bir bölümünde darbe teşebbüsüne karışmış şeklinde bir açıklamam oldu. Aslında ifade etmek istediğim, teşebbüse karışmamış ama bir şekilde bu FETÖ dediğimiz lanetli terör örgütünün ihanet tarafını görmüş, bildiklerini savcılılarla hakimlerle paylaşmış insanları kast etmek istedim.
- Karışmamış diyeceğim yerde maalesef karışmış kelimesini kullandım, bu nedenle de çok üzgünüm.
- Tepkiler gelince fark ettim. Ben bu sözü nasıl söylemişim dedim.
- Deniyor ki, ‘Darbeye karışmış milletimize silah doğrultmuş insanları kast ettin.’ Ben öyle bir şey kast etmedim. Maalesef o kelimeyi kullanmamam gerekiyordu. Karışmamış demem gerekiyordu. Bu bana büyük bir ders oldu.
- ‘Nasıl sen böyle bir şey söyleyebilirsin’ diye bir tepki başladı. Kimse söylemez doğru. Sözümün arkasında değilim. Savunmadığım bir söz. Bir anlık dalgınlığım ile o söz ağzımdan çıktı. Ben etkin pişmanlık gösteren insanların toplum içine karışmasını istiyorum. Bu sözlerimin arkasındayım.
- Maalesef haklı olarak tepkiler geldi. Bu karışmış kelimesini yok sayıyorum, kabul etmiyorum.
- Bu lanetli terör örgütü o gün insanlarımıza, polisimize, halkımıza silah doğrulttu. Affedilmelerini istemem mümkün değil.
- Maalesef o an yaptığım hatayı fark edemedim. Kimse de sanırım o an fark etmedi, fark edilseydi mutlaka düzeltirdim.
- Boşluk anımda yanlış bir cümle kurdum. Herkesten özür diliyorum. Herkesin beni anlamasını diliyorum. Kendilerini üzmüşsem o üzdüğüm insanlardan da özür diliyorum. Sosyal medyada bizim ne düşündüğümüze bakılmadan bir anda akıllarına geleni söylüyorlar. Tepkileri görünce çok üzüldüm.
- Nedamet duyan, pişmanlık duyan kişiler, bu darbe teşebbüsüne karışmamış, ihanet tarafını görünce iltisakını kesmiş ve etkin pişmanlık gösterip mücadeleye katılanları kast ettim ve tekrar FETÖ’nün eline düşmemesi için kazanmamız gerektiğini söylemek istemiştim aslında.
- Cumhurbaşkanımıza ‘karışmış’ kelimesini yanlış kullandığımı anlatan bir metin yazdım. Kendisinden de bu cümleyi yanlış kullandığımı ilettim ve pişmanlığımı dile getirdim.
- Ne ifade etmek istediğimi, düşüncemi yanlış ifade ettiğimi, aslında düşüncemin ne olduğunu Sayın Cumhurbaşkanımız ile paylaştım. Karışmış kelimesinin sürçi lisan olduğunu ifade ettim. Bilgi yazısı hazırlayarak ilgili makamlara gönderdim.
- Ben Sayın Bakanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımızın her türlü kararını saygıyla karşılarım. Çünkü ben Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi ile buraya tayin oldum, o tayin etti, o aldığında hiç üzülmem. Görevim hizmetim buraya kadarmış derim. Cumhurbaşkanımız isterse, gereğini yaparım, istifa ederim. Ama ben kendim istifa edersem bunun saygısızlık olacağını düşünüyorum.
