İSTANBUL (AA) - Umut Vakfından 28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü dolayısıyla yapılan yazılı açıklamada, dünyada ve Türkiye'de silahlanmanın ve buna paralel olarak silahlı şiddet olaylarının artığına işaret edildi.
Vakfın 1 Ocak-24 Eylül 2020'de ülke genelinde 2 bin 61'i ateşli silahlarla olmak üzere 2 bin 455 olayın basına yansıdığını açıkladığına değinilerek, şunlar kaydedildi:
"Bir önceki yıla göre, şiddet haberlerinin yansımasında yüzde 3'lük artış olduğunu belirtirken vakfın ilk istatistiksel çalışmayı yapıp, raporlaştırdığı 2014'te ise 24 Eylül'e kadar basına 1.481 silahlı şiddet olayının yansıdığına dikkat çekip, aradan geçen 7 yılda bireysel şiddetin yüzde 66 artığına vurgu yapmıştık. 'Üstelik de salgın hastalık süreci yaşanmasına ve aylarca insanların evlerde kapalı kalmasına rağmen' demiştik. Maalesef ki yüzde 85'i ruhsatsız en az 25 milyon silahın olduğu ülkemizde hem salgın hastalık devam ediyor hem de bireysel silahlanma ve de silahlı şiddet artıyor. Pervasızca sokaklarda, eğlencelerde ateşlenen silahlarla masum insanlar yaralanıp, sakat kalırken ya da yaşama veda ederken silahlı şiddeti yaratanların adeta cezasızlık uygulanarak serbest kaldıklarına ya da çok az cezayla salıverildiklerine tanık oluyoruz."
Açıklamada, "1 Ocak-24 Eylül 2021 döneminde bir önceki yıla göre yüzde 6 artışla 2 bin 592 silahlı şiddet olayı basına yansıdı. Bu olaylarda 1470 kişi öldü, 2 bin 693 kişi de yaralandı. 2014 yılıyla kıyasladığımızda son 8 yılda silahlı şiddetin yüzde 73 artığına üzülerek tanık oluyoruz. Basına yansıyan 2 bin 592 silahlı şiddet olayının 208'ini direkt, düğün, nisan, asker eğlencesi gibi kutlamalarda ve trafikteki tartışmalarda ya da 'yorgun mermi' denilen maganda olayları oluşturuyor. 2 bin 592 olayın 2 bin 185'inde ateşli silahlar (yüzde 84, 3), 407'sinde kesici aletler (yüzde 15, 7) kullanıldı. Ateşli silahlarla işlenen cinayetlerde 98'inin beylik silahı tabir edilen polis-asker ve emekli güvenlik mensubu tarafından işlenen olaylar olduğuna da dikkat çekmek isteriz." denildi.
1 Ocak-24 Eylül 2021 döneminde işlenen 376 kadın cinayetinin 163'ünde ateşli silahların kullanıldığı, 97 cinayetin kesici aletlerle işlendiği belirtilerek, en fazla kadın cinayetinin yaşandığı üç il İstanbul, İzmir ve Diyarbakır olarak sıralandı.
Silahlı şiddetin azalmadığına işaret edilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"11 Eylül'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenlemeyle taşıma ruhsatı daha fazla güncellenerek var olan taşıma ruhsatı mesleklerine ek meslekler ekleniyor. Kadına yönelik şiddette bireysel silahlanma ile ilgili çözüm yok. Son düzenlemeye de bakıyoruz ki silah edinim sayısı ile ilgili bir düzenleme yok. Silah ruhsatı süresi kısaltılmıyor. Açık havada, maganda, serseri kurşunla ölümlerle ilgili bir düzenleme yok. Eve silah alırken eş rızası, eşine sorma düzenlemesi yok. Silah imhası, reklam yasağı yok. Pompalıya yönelik caydırıcı ceza artırımı yok. Yani silah ruhsatını zorlaştırıcı, silah şiddetine yönelik daha ağır cezalar yok. Eğitime tabi olma yok. Evde denetim sistemi yok. Otomatik ruhsat iptal etme, belli süre el koyma ile ilgili ciddi bir düzenleme de yok."
Kamuoyuna "silahsızlanma" ve karar alıcılara "silahlanmaya engel olma", "bireysel silahlanmanın önüne geçecek gerçekçi, ciddi, caydırıcı düzenlemelerin yapılması" çağrısı yapıldı.
