Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yarın açıklanacak faiz kararı öncesi, faizle mücadelenin sürdürüleceği mesajını veren Erdoğan, ''Milletimizi faize ezdirmeyeceğiz. Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi kimse kusura bakmasın faiz ve enflasyonla mücadelemi sürdüreceğim." şeklinde konuştu.

''Kamu işçilerine ve memurlarına verdiğimiz yüksek oranları zamlarla çalışanlarımızı enflasyona ezdirmemek için gereken çabayı gösteriyoruz. Asgari ücreti de benzer şekilde tespit ederek dar gelirlilerin üzerindeki yükü de hafifleyeceğiz. Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar cazibe merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Biraz daha metanetle, fazla gayretle bu süreci zaferle sonuçlandırmamızın önünde hiçbir engel yoktur.

Enflasyon nedir, yüksek faiz nedir bilmeyen ülkelerin şaşkına döndüğü dönemde bizim bunun tamamen dışında kalmamız mümkün değildir. Onlar giderek daha çok sıkıntıya girerken biz ise önümüzdeki yıldan itibaren ferahlamaya başlayacağız. Faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Bunu farklı yere çevirme gayretine girenlere diyorum ki boşuna uğraşmayın. Biz faiz belasını bu milletin sırtından kaldıracağız. Biz faize kesinlikle milletimizi ezdiremeyiz. Bunun başka çıkışı olamaz.

Beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar, kusur bakmasınlar. Bu yolda ben, faizi savunanla beraber olamam, olmam. Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim ve enflasyonla mücadelemi de sürdüreceğim. Bu konuda nas ortada, nas ortada olduğuna göre sana bana ne oluyor. Olaya buradan bakacağız ve ona göre de adımımızı atacağız."

Erdoğan'ın konu başlıkları arasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Türkiye'den helallik almaya çıkıyorum" şeklindeki sözleri de vardı. Erdoğan, "Son günlerde bir de 'helalleşelim' demeye başladı. Kılıçdaroğlu helalleşmeyi nasıl tanımlıyor? Sen önce başörtülü kızlarımdan bacılarımdan git helallik dile" dedi.

CHP liderinin eline bir senaryo tutuşturulduğunu ancak Kılıçdaroğlu'nun bu senaryodaki rolünü başarıya ulaştıramadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP'nin öncülüğünde hayata geçirilmeye çalışılan bu proje, eski Türkiye'yi hortlatma, ekonomimizi çökertme ve insanımızı esir alma projesidir. Ama başaramayacaklar. Çünkü Türkiye, eski Türkiye değildir. Milletimiz her şeyin farkında. Bu siklet bu yükü kaldırır, kaldırmakla kalmaz yere çalıp paramparça eder. Nasıl ki terör örgütleri ve finans baronları üzerinden kurulan tuzakları bozduysak, bu senaryoyu da yırtıp atacağız. Milletimiz sandığa gittiğinde bir bizim bunca yıllık eser ve hizmetlere bakacak bir de karanlık güçlere bakacak" sözlerini kullandı.

Konuşmasının devamında da CHP'ye sert sözlerle yüklenen Erdoğan, "CHP'nin tezkere oylamasında ve sonrasındaki tutumu doğrudan Türkiye'yi hedef almaktadır. Bu oylamadan sonra CHP'nin sırtını kimler sıvazlıyorsa ipini de onlar tutuyor demektir. CHP artık fiilen de artık pozisyon değiştirmeye başlamıştır. Önceden ülkemizi yabancılara şikayetle başlayan süreç bir süredir milli çıkarlarımıza somut darbeler vurma safhasına geçmiştir" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

"AK Parti Grup Başkanlığına seçilen İsmet Yılmaz'a yeni görevinde başarılar diliyorum. Naci Bostancı 2023 seçimleri için görevinden affını istedi. Kendisiyle yeni vazife alanlarında yakın çalışmayı sürdüreceğiz.

Bu çatı altında milletvekilliğinin getirdiği duruşa sahip olmayanlar olsa da Meclis'imiz milletimizin gözbebeğidir. Şehit yakınlığına hakaret edenlerin bizim de milletimizin de gözünde milletvekilliği sakıt olmuştur. Bu küfürbaz kişilere hak ettiği dersin gittikleri her platformda ve sandıkta verileceğine inanıyorum. Genel Başkanı bayan olanın küfrü asla yenilir yutulur değildir. Bir bayanın ağzından 'yavşaklar' küfrü çıkar mı? Milletimiz gereken dersi 2023 Haziran'da verecektir.

CHP'nin öncülüğünde hayata geçirilmeye çalışılan bu proje, eski Türkiye'yi hortlatma, ekonomimizi çökertme ve insanımızı esir alma projesidir. Ama başaramayacaklar. Çünkü Türkiye, eski Türkiye değildir. Milletimiz her şeyin farkında. Bu siklet bu yükü kaldırır, kaldırmakla kalmaz yere çalıp paramparça eder. Nasıl ki terör örgütleri ve finans baronları üzerinden kurulan tuzakları bozduysak, bu senaryoyu da yırtıp atacağız. Milletimiz sandığa gittiğinde bir bizim bunca yıllık eser ve hizmetlerimize bakacak bir de bu karanlık güçlere bakacak.

CHP Genel Başkanı, kendisine verilen görevi bir türlü başaramadığını, yalanlarına ve iftiralarına milleti bir türlü inandıramadığını görünce, milletimize yalan söylemeye yöneldi. Desteksiz atıp kendisini boşa düşürüyor. Devlet nasıl yönetilir, uluslararası işleyiş neyi gerektirir, eldeki imkanlar neyi gerektirir bilmediği için önüne geleni söylüyor. Dilin kemiği yerine getirilmeyecek vaat sınırı yoksa, salla sallaya bildiğin kadar. Ama bazı hususlar var ki orada dikkatli olmak lazım. Daha dün Irak ve Suriye tezkerelerine evet diyenleri ihanetle suçlarken, bugün PKK'yı bitirmekten bahsediyor. Son günlerde bir de Helalleşelim demeye başladı. Bizim inancımızda helalleşme vardır ve çok önemlidir. Ama Kılıçdaroğlu helalleşmeyi nasıl tanımlıyor, önce ona bakalım

Son günlerde bir de 'helalleşelim' demeye başladı. Kılıçdaroğlu helalleşmeyi nasıl anlıyor? Dün helalleşme kavramına böyle bakan bir zatın bugün birden aydınlanma yaşayıp 180 derece dönüşle helalleşme meselesinin peşine düşmesi ne kadar tuhaf değil mi? Ey Bay Kemal sen önce benim başörtülü kızlarımdan, bacılarımdan helallik dile. Utanmadan onların hukukunu koruduk diyorsun. Hayatın yalan.

Biz bu işin gerisindeki niyeti görmesek, diyeceğiz ki olabilir, insan değişebilir. Bay Kemal, ben seninle ilgili kazandığım davaları geri çektim mi? Çektim be çektim ama sen bunların kıymetini anlamadın. Sende bunu anlayacak bir yüz de yok. CHP aynı CHP, Kılıçdaroğlu aynı Kılıçdaroğlu, zihniyet aynı zihniyet. Sadece bunlara verilen rol değişti. Her tarafı lime lime dökülen bukalemun siyasetini milletimizin takdirine havale ediyoruz."