YARIN 8 Kasım... Mutlu bir gün... ''MHP'' adlı ulu çınarın Kongresi var...

Türk milliyetçiliğinin bir kadro ve fikir partisi yapısına dönüşerek siyasi hayatımızdaki güzide yerini alan ve Başbuğ'un çizdiği yolda sapmadan ilerleyen MHP; 40. yaşınının mutluluğunu ve yeni bir kongrenin kıvancını yaşıyor.

Türkiye'nin birliğini, dirliğini kendisine tek yol seçen, bu uğurda binlerce şehit veren şanla -şerefle yürüttüğü davanın yılmaz savunucuları, yarın Ankara Atatürk Spor Salonu'nda omuz omuza ve gönül gönüle verip kongrelerini yapacaklar.

Ulu Önder Atatürk'ün Ankarası'ndan bir kez daha haykıracaklar: Bayrak inmez, vatan bölünmez... Sonsuza kadar ''var ol'' Türkiye...

MHP, kuruluşundan beri duruşunu, çizgisini, ilkelerini, muhafaza ederek yükselmesini bilmiştir. Bundan sonra da hep öyle olacaktır.

Türk siyasetinin yükselen yıldızı MHP; 40 yıl boyunca, iktidar ve muhalefet olarak siyaseti etkileyen, biçimlendiren bir parti oldu. Bunun en temel nedeni elbette MHP'nin karakteristiği olarak öne çıkan milliyetçilik ve Türkiye sevdası. Bu, yarınki kongre ile bu bir kiz daha perçinlenecek.

ŞANLI 40 YIL

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin dediği gibi ''Geçmişte yaşadığımız siyasal rekabetlerin hepsi demokratik bir olgunluk içinde ve talip olunan görevlerin ihtiyaç duyduğu mazi ve liyakate sahip değerli adaylar arasında geçmiştir. İftiharla söylemek gerekirse bugün sahip olduğumuz maddi ve manevi büyük birikim, 1969'dan bu yana partimizin yönetiminde bulunmuş çok değerli kadroların mücadelesinin, fedakârlığının, çalışmasının, sadakatinin eseridir.''

Milliyetçi Hareket Partisi bugün, Türk siyasetinin omurgası, Türk Milleti'nin güvencesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet yaşamasının garantisi haline gelmiştir.

Milliyetçi Hareket Partisi, 40 yıllık tarihinde bu ülkenin bölünmez bütünlüğünün teminatı olmakla kalmadı, Türk milliyetçiliğini siyasetin merkezine yerleştirdi. Milliyetçiliğin bu ülkenin çimentosu olduğunu gönüllere ve kalplere kazıdı. Sadece bu kadarı bile MHP'nin bu ülke ve bu millet için nasıl vazgeçilmez bir parti olduğunu, çekilen çilelerin boşa gitmediğini ve bugüne kadar yaptıklarının doğruluğunu ispatlamaya fazlasıyla yeterlidir.

MHP, Türk tarihindeki şerefli ve şanlı yerini 40 yıldır sürdürüyor. İlelebet de öyle kalacaktır.

GÜVENİN VE İSTİKRARIN ADRESİ

MHP bu milletin özüdür. Bu ülkenin varlığının ve bağımsızlığının teminatıdır. Korkmayacağını, yılmayacağını, teslim olmayacağını ve Türk Milleti'nden başka hiçbir güce dayanmayacağını defalarca ispat etmiştir.

Devlet Bahçeli, milliyetçilik siyasetinin yerini ve önemini 19 Kasım kongresinde şu sözlerle açıklamıştı: "Milliyetçilik bir merkez değer olarak nasıl Atatürk döneminde devletimizin ve milletimizin gelişmesinde belirleyici olmuşsa, çağı kavrayan Milliyetçi Hareket Partisi'nin milliyetçilik siyaseti, yine ülkemizin temel dinamiğini oluşturacaktır. Milliyetçiliğin merkezde yer aldığı Türk siyaset arenasında ise diğerleri kendilerini bu merkeze göre tanımlamak zorunda kalacaklardır. Milletimiz yıllar süren yönlendirmenin nihayet farkına varmıştır. Milliyetçilik yükselen bir değer olarak milletin gönlünde yerini almaktadır. Kimin kendi değerlerini temsil ettiğini siyaset berraklaştıkça anlamaya başlamıştır. Milliyetçi Hareket Partisi, milliyetçiliği merkez alan bir model ile devlet ve millet uyuşmasını sağlayacak, laik ile dini, milli ile evrenseli, küresel ile yereli, birey ile toplumu, milli duruş ile uzlaştırılacak tek siyaset seçeneğidir. Adres artık belli olmuştur. Adres Milliyetçi Hareket'tir. İnsan merkezli, hak ve adalet ilkelerine uygun, gönüllü paylaşımı ve işbirliğini amaçlayan, küresel kaynakları hakkaniyete uygun şekilde insanlığın istifadesine sunan yeni bir aydınlanma sürecinin başlaması Milliyetçi Hareket Partisi kadrolarınca gerçekleştirilecektir. Bizim yegâne güç kaynağımız, Türk Milletinin şaşmaz sağduyusu, temiz vicdanı ve yüreğidir.''

Yarın Türkiye'nin geleceği için yeni bir kapı açılıyor. Yeni bir dönüm noktası olacağına inandığımız MHP 9. Olağan Büyük Kurultay'ının tüm Türkiye'ye hayırlı olmasını, hayırlar getirmesini diliyoruz...