GENEL

Kızılay'dan 'kana' yüzde 100 zam: Bir torba kan fiyatı 980 TL'ye çıktı

Türkiye'yi sarsan ve 50 bini aşkın yurttaşın hayatını kaybettiği Kahramanmaraş merkezli depremlerin 3. gününde, AHBAP Derneği'ne çadır sattığı Cumhuriyet tarafından ortaya çıkarılan Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a tepkiler sürüyor.

Ülkedeki ulusal kan sağlayıcı, temin edici tek kurum Kızılay’ın kan bankasında sadece 3 günlük kan stoku kaldığı iddiaları tazeliğini korurken şimdi ise Kızılay’ın SGK üzerinden bir torba kan fiyatına yüzde yüze yakın zam yaptığı ortaya çıktı. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Dr. Gamze Akkuş İlgezdi, Kızılay’ın kan üzerinden yaptığı fiyat artışlarını eleştirdi.

"BU DURUM KABUL EDİLEMEZ"

İlgezdi, “155 yıllık devlet kurumu Kızılay halktan bedava aldığı kanı KDV’si sıfır ürün olarak hastanelere satıyor. Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın ‘SGK’ya verdiğimiz kandan zarar ediyoruz’ açıklamaları insan hayatına bakış açılarının ve Kızılay’ın kurumsal kimliğinden ne kadar uzaklaştığının kanıtıdır. Skandallarına yeni skandallar ekleyen Kızılay, kan saklama koşullarını bahane ederek yüzde yüze yakın bir zamla bir torba kanın fiyatını 502 TL’den 980’e çıkararak Sosyal Güvenlik Kurumu’na büyük bir maddi külfet yüklüyor. Bu durum kabul edilemez. Depremin açtığı yaralar henüz sarılamamışken yapılan bu hamle vicdansızlıktır” dedi.

İlgezdi, şöyle devam etti:

“Özel Hastanelerde tedavi gören hastalarımız, sağlık hizmetlerine ücretli erişebildiği için kanı da ücretli bir şekilde almış oluyorlar. Devlet hastanelerinde ise vatandaşın cebinden kan parası çıkmadığını iddia eden Kızılay bir şeyi atlıyor veya görmezden geliyor. 502 TL olan bir torba kanın parasını 980 TL yapan Kızılay, bu parayı SGK’dan yani devletten tahsis ederek yine vatandaşın cebinden çıkarmış oluyor. Devlet kurumları vatandaşın vergileriyle dönmüyor mu? Bunu sokaktan geçen bir çocuğa dahi sorsanız bilecekken Kızılay yetkilileri bunu bilmiyor mu? Kısacası Kızılay dolaylı yollardan da olsa kanın ücretini yine vatandaşın cebinden çıkarmanın yolunu bulmuş."

11 İLDE EN ÇOK İHTİYAÇ OLAN KANA ZAM YAPIYORLAR

Kızılay’a olan güvenin yerle bir olmasına rağmen alternatifsiz bir kuruluş olmasından dolayı kan bağışı çağrısını da yineleyen Akkuş İlgezdi, sözlerine şöyle devam etti:

“Kızılay, Kızılay yetkililerince bilinçli bir şekilde itibar kaybına uğratılıyor ve uğratılmaya da devam ediliyor. Bilinçli diyorum çünkü ancak bilinçli bir şekilde bu kadar büyük hatalar sıralanabilirdi. 6 Şubat Kahramanmaraş depremindeki çadır skandalını daha unutmadık. Son zamanlarda kan stoklarının azaldığına dair iddialar daha gün yüzüne çıkmadı. 

Kızılay Genel Başkanı hakkında ve kurum hakkında şaibeli ticari ilişkilerin iddiaları da ortadayken, daha 2 ay önce büyük bir doğal afet yaşamışken ve 11 ilimizde en çok ihtiyaç olan şeyin kan olduğu gerçeği gün gibi ortadayken böyle bir zamanda kana SGK üzerinden zam yapmak, yağmur yağıyorken şemsiye satmaya benzer. SGK’nın içini boşaltmak demek vatandaşlarımızı ücretsiz sağlık hizmetlerinden de mahrum bırakmak demektir. İnsan hayatını ticarileştiren, sağlık hizmetlerini piyasalaştıran bu anlayışın tam da karşısındayız.”

KIZILAY'DAN AÇIKLAMA

Bir milletvekilinin iddialarına dayandırılan haber tamamıyla gerçek dışıdır. Türk Kızılay Kanunla verilen yetkiye ve Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen kurallara uygun olarak gönüllü bağışçıdan aldığı kanı laboratuvar güvenlik testlerinden geçirip üç farklı kan bileşenine ayırarak , ihtiyaç duyulduğu için talep yapan tüm hastanelere, özel donanımlı araçlar ile uygun koşullarda ulaştırır. Bu süreçlerin hiçbir anında vatandaşlardan “kan parası” adı altında ya da başka bir ad altında kan kullanımıyla ilgili olarak HİÇBİR ÜCRET TALEP EDİLMEMEKTEDİR.

Türk Kızılay yürütmekte olduğu kan bankacılığı faaliyeti için belirli maliyetlere ve giderlere katlanmaktadır.

Bu maliyetlerin başlıcaları;

• Kan bankacılığında kullanılan tıbbi sarf malzeme ve ekipmanların maliyeti,
• Profesyonel çalışanların ücret, SGK ve vergi ödemelerinin maliyeti,
• Kan bankacılığı için kullanılan araç kirası, bina kirası, elektrik, su, doğalgaz vb. giderleri,
• Kan bankacılığı için gerekli ve belirli bir amortisman ömrü olan demirbaş alım giderleri,
• Faaliyetin daha sağlıklı şartlarda sürdürülebilmesi ve artan kapasiteyi karşılayabilmesi için bina inşaat ve tadilat giderleridir.

Türk Kızılay’ın KAN VE KAN BİLEŞENLERİ KONUSUNDA ÜCRET BELİRLEME DURUMU SÖZ KONUSU DEĞİLDİR. Yukarıda bahsedilen maliyetler SGK tarafından karşılanmaktadır. Bu tutarın belirlenmesi ise Sosyal Güvenlik Kurumunca toplanan Fiyat Değerlendirme Komisyonu tarafından yapılmaktadır. Belirlenen tutar Sağlık Uygulama Tebliği’nin (SUY) “Tanıya dayalı işlemlerin kapsamı” başlığından karşılanmaktadır. Bu komisyon tarafından Türk Kızılay’dan maliyet verisi istenmemektedir.

SGK tarafından belirlenen tutar, Türk Kızılay tarafından gerçekleştirilen Kan Hizmet Maliyetini karşılamakta yetersiz kalmakta ve bu durum Türk Kızılay tarafından sübvanse edilmektedir.

Kan hizmetlerine SGK tarafından hastaneler üzerinden yapılan ödeme tamamen kan bankacılığı faaliyetlerinde kullanılmaktadır.

Sistemin sürdürülebilirliği Sağlık Bakanlığı’nın uhdesinde olup düzenlemelere ilişkin Türk Kızılay’ın herhangi bir karar verici etkisi bulunmamaktadır. Gerçek durum böyle olmakla birlikte ve bu iddiaları ortaya atanların da bunu bilmesine rağmen, Kızılay’ın kan sattığına dair bir algı oluşturmaya yönelik çalışmalar en hafif tabiriyle
“ahlaksızcadır”. Kızılay, halk sağlığını doğrudan ilgilendiren bu iddialar ve haberlerle ilgili yasal haklarını sonuna kadar kullanacaktır.

Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunulur.