Prof. Dr. Uğur Şahin ile Özlem Türeci, iki Türk bilim insanı. Almanya'daki BionTech firmasının da kurucuları.

Pfizer/BionTech tarafından geliştirilen koronavirüs aşısının arkasındaki isim olan Prof. Dr. Uğur Şahin katıldığı televizyon yayınında çok önemli açıklamalar yaptı. 

A Haber'de canlı yayına katılan Uğur Şahin, Türkiye ile ilgili de flaş sözler söyledi.

İşte Şahin'in açıklamalarından öne çıkan bölümler:

- Türkiye'nin ilk aşamada 550 bin aşı gönderilecek. 2021 yılının başında aşıları göndermeyi planlıyoruz. 4,5 milyon dozu mart ayının sonuna kadar yollamayı hedefliyoruz. Çok mutluyuz aşımızı Türkiye'de göndermekten dolayı sevinçliyiz. Türkiye bizim anavatanımız.

- Üretimleri Pfizer ile gerçekleştiriyoruz. Aşımız Türkiye'de de üretme girişimlerimiz var. Ama 2021 yılı içerisinde olur mu bilemiyorum. Türkiye'ye aşılar Avrupa'dan gelecek.

- Virüslerin mutasyona uğraması çok normal. İngiltere'deki mutasyon henüz aşımız üzerinde test edilmedi 10 gün içerisinde test edip bu sonucuna ulaşacağız.

- mRNA teknolojisi üzerinde 20 yıldır çalışıyoruz. Bunun en büyük avantajı 2-3 hafta içerisinde aşıyı üretim seviyesine getirebiliyoruz. Bilimsel açıdan bu teknoloji bir mihenk taşı. Aşılar kısa süre içerisinde güvenli olarak geliştirilebiliyor. Bu sayede önümüzdeki yıl 1 milyar dozdan fazla aşıyı dünyaya dağıtabileceğiz.

- Aşımızın 4 ay koruyuculuğu var. 2 yıl içerisinde tüm verileri toplayacağız. Aşıların ilk 2 ay içerisinde genel verileri belli olur izim verilerimizde de bir değişiklik olacağını beklemiyoruz. Herhangi bir endişemiz yok.

- Aşının yat etkileri genel aşılarda olduğu gibi baş ağrısı, aşı olan bölgede ağrı, ateş vs... Diğer tüm aşılardaki genel yan etkiler mevcut, alerji konusunda henüz bir yan etki verisi yok.

- Bu kış tüm insanlık için çok zor olacak. Özellikle yaşlılarımız ve sağlık çalışanlarının aşıyı alması gerekiyor. Farklı şirketlerin ürettiği aşılarda var. Önümüzdeki yılın yaz aylarının sonunda büyük ölçüde aşılama tamamlanırsa 2021'in sonunda yavaş yavaş normal bir yaz ve kış yaşayacağız.

- Her yıl ya da her 2 yılda bir aşılama gereği duyulacak. Eğer virüs mutasyona uğrasa bile aşı grip aşıları gibi yeniden revize edilip, daha güçlü hale getirilebilir.

- mRNA aşılarının ve terapilerinin kanser hücrelerini öldürebileceğine inanıyoruz ve büyük ilerlemeler kaydettik. 2-3 yıl içerisinde verilerin sonuçlarını almayı bekliyoruz. Bu teknoloji gerçekten çığır açan bir teknoloji, kanser tedavisi için sonuçlardan umutluyum.

- Aşı karşıtı insanlara odaklanmayı bırakıp, aşıya ihtiyacı olan insanlara ulaşmalıyız. Şu anda tek odaklanmamız gerek şey aşıya ihtiyacı olan insanlara ulaştırmak. Veriler orta ve uzun vadede elimize gelecektir. Bazen inanmak istemeyenleri görmezden gelmek daha iyi olacaktır.

- Aşıların ek rahatsızlığı olan yaşlılarda da yüzde 95 etkinliği olduğunu gördük. Çocuklar da aynı aşıyı alacak ama daha düşük dozda olacak. Çalışmalarımız sürüyor bu konuda...

- Virüslerin mutasyona uğradığı gerçek. Mutasyon her zaman olan bir şey insanlar endişe duymamalı, virüse karşı yeniden aşılarımızı revize edebilir ve kısa sürede insanların hizmetine sunabiliriz. İnsanların kendilerini koruması lazım, disipline ihtiyacımız var.

- En önemli tedbir sosyal mesafe ve maske... Çok fazla insanla temas edilmemeli. Partilere ve organizasyonlara bu süreçlerde katılmaktan kaçınılmalı.
 

Editör: Haber Merkezi