Koronavirüs salgını tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkisini sürdürüyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, her gün açıklama yapıyor. Günlük verilerde vaka sayısının arttığını özellikle vurguluyor. Önlemler alınması gerektiğini üstüne basa basa vurguluyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı her konuşmada koronavirüse karşı yapılması gerekenleri bir bir sıralıyor.
İllerde valilikler önlem üstüne önlem alıyor.
Ama hala direnenler var.
- Düğünler yapılıyor, yapılsın. Ama kurallar hiçe sayılıyor. Kalabalıklar bir salonda toplanıyor. Ne maske, ne sosyal mesafe... Herkesin nefesi birbirinin ensesinde. İlle de halay çekecekler iç içe... Sonuç vaka sayısı patlıyor. İşte son örnek Diyarbakır'dan gelen fotoğraflar. Üstelik bu ilde koronavirüs rekoru var. Bir kaç saatlik eğlencenin faturasını düşünen yok. Vur patlasın, çal oynasın!
- İllerde toplu ulaşım araçları tıklım tıklım. Üst üste insanlar var. Bir hastanın bütün araçtakileri etkilemesi kuvvetle muhtemel. Ama aldıran yok.
- Maske... Takılması şart. İlle de takmamak için direnenler çok. Kimisinin burnu dışarda. Kiminin maske çenesinin altında. Kimi koluna takmış, kimi alnında geziyor.
- Asker uğurlama, düğün, sünnet... Konvoylar oluşturuluyor. Valilikler bunları yasakladı ama ne gam! Yine otomobiller peş peşe. İçleri tıka basa dolu. Bağırış, çağırış.
- Plajlar, kafeler, piknik yerleri. Artık yetmedi mi?
Daha örnekleri çoğaltmak mümkün.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kesin talimatı var. Cezai uygulamalar var. Sıkı denetleme var. Ama yetmiyor demek ki!
Kim durduracak bunları...
Kurallara sıkı sıkıya uyanlar, uyarıları dikkate alanlar, maske mesafe temizlik şartlarına uyanlar... Onlara yazık değil mi?
