Günümüzde çok sorulan sorulardan biridir. 

Düğünlerde, evlenen erkek ve kızın birbirlerine takıların anne, baba, nine, kardeş, amca, dayı, hala teyze gibi mahrem akrabalarının kendilerine vermiş oldukları hediyeler hibe hükmünde olup, tek taraflı olarak bunlardan dönmeleri caiz caiz değildir.

Ancak bunların dışındakiler, tahrimen mekruh olmakla birlikte verdikleri hediyeyi geri isteyebilirler. 

Hediyeler ise eşlerden hangisine verilmiş ise, ona ait olur. Kimin adına getirildiği bilinmemesi halinde mümkünse getirenlerden sorulur ve onların sözüne göre hareket edilir. Bunun mümkün olmaması halinde, bulunulan yerin örf ve adetlerine göre hareket edilir. (Fetava Hindiye).

Damadın veya ana babasının geline taktıkları takılar örfen mehirden sayılıyorsa, mehirdir asla geri alınamaz.

NİKAHIN TESCİLİ ŞART MIDIR?

Dini kurallara uygun olarak yapılan bir nikah akdi geçerlidir. Ancak evliliğin bir düzene sokulması ve evlenecek olanların gerekli şartları taşıyıp taşımadığının 

denetlenmesi bakımından, Hz. Peygamber sav döneminden bu yana nikahlarda aile büyüklerinin hazır olması, bir hutbe irad edilmesi, dua yapılması ve bu arada bir düğün yemeği verilmesi müstehap görülmüştür.

Tescil gibi bir şekil şartı, ilgili nasslarda yoksa da vadeli borç ve hakların yazıyla tesbihi ve şahit bulundurulmasını bildiren ayetin delaleti, bir akit olması hasebiyle nikahın da tescil edilmesinin uygun olacağını göstermektedir.

Bu tescil, kadının haklarının korunması açısından önemli olduğu için ihmal edilmemelidir.

NİKAH İLAN EDİLMELİDİR; Yani herkes tarafından bilinmelidir. Hz. Aişe validemiz Peygamber efendimizin şöyle dediğini naklediyor:

'' Bu nikahı ilan edin, onu topluma açık olan mescidlerde kıyın ve nikah için def çalın.''(Tirmizi) Def çalmaktaki niyet düğün şenliğidir.