Dünyalık için yaptırdığın kat kat nadide binaların, zümrüt misali yeşerttiğin bağ ve bahçelerinle ahirette yakanı kurtaramazsın.

Sen hala seni kurtaramayacak dünyalıkların zahmetini çekiyorsun.

Geli bir de aklınla istişarede bulun. İyi düşün ve her emeğin neticesine ibret ve dikkatlice bak. Şimdi bana anlat bakalım. Ölüm döşeğinde ve son nefesinde, ebedi hayattaki makamını görüp, büzülmeye dilinde tutmaya başladığı zaman, ölümü gözünle farkedip, dünyadan el etek çektiğini anlayıp, ameli salih işlemekteki tembelliğin ve ihmalin de seni dehşet ve korku içinde bırakıp, geçmişteki faydasız her şeye pişman olduğun zaman, acaba yaptırdığın kat kat binaların, servet ve samanın, o son nefesteki dehşetten seni koruyabilecek ve faydasını görebilecek misin?

Gülistana çevirdiğin bağ ve bahçelerin senden ölümün dehşetini kaldırabilecekler mi?...Heyhat! (Gülistan- Şeyh Sadi İrazi)

KÜÇÜK GÜNAHLARDAN ÇOK SAKINMALI

Farzet ki büyük günahlardan çekilmiş, kendini korumuş, Bizde batıla dalanlarla beraber dalardık diyen münafıklar gibi batıl işlere ve hevana kapılmayarak, nefsini terbiye edenlerden olmuşsun. Lakin zühul ve gaflet eseri olarak sende sadır olan küçük günahlara ne dersin?

Bana öyle geliyor ki, sen küçük kurtlar tarafından kesilerek darmadağın olmuş bir ceset gibisin. ve işlediğin o küçük günahlar yüzünden ilahi muahezeye uğrayacaksın.

Bu hususta tıpkı o aslana benzersin ki, yavrularını, en gözü pek avcılardan korur, hatta bir bölük askeri dağıtır da sabahleyin kalkar, bakar ki, yavrularının üzerine düşerek burnundan kulağından giren karıncalar hepsini öldürmüşler ve aslanın bütün o gayretleri de boşa gitmiştir.

DİLİNE SAHİP OL!

Dilini tutmayan adam, ağzından kaçırdığı laflar için gündüz nedametle ellerini ovuşturur, gece de kaygı ve tasadan uyku tutmayıp, yatağında döner durur.

Dili uzun olanın ömrü kısa olur. Hiç kimseye sırrını verme; meğer ki, her bakımdan emniyetli ve her emaneti korumak liyakatli bir adam ola...