Özledim, Osmanlının Bağdat şehrini. 1960-1967 yılları arasındaki Bağdadı özledim.

İmam Azam Ebu Hanife camii Şerifinde namaz kılmayı özledim. Özledim, İmam Azam kabristanlığını çok özledim.

Özledim, Şeyh Abdülkadir Geylani Hazretlerinin Camii Şerifini ve orada iki rekat namaz kılmayı özledim. Özledim, Şeyh Marufu-Kerhi Yi özledim.

Özledim, Ehlibeytin İmamı Musa Kazım Caferinin türbesini ve aynı avluda medfun Ebu Yusuf'un Türbelerini özledim. Özledim, Bağdatta bulunan

Türk şehitliğini. Özledim, Irak Halkının cömertliğini misafirperverliğini.

Özledim, Osmanlının Şamı Şerifini. Özledim, Camii Emeviyye De iki rekat namaz kılmayı. Camii Emeviyye de Yahya Peygamberin türbesi önünde oturup düşünmeyi, Caminin avlusunda buz gibi fışkırak havzu özledim. Şamda medfun yüzlerce sahabeyi kiramın türbelerini. Ebu Derdanın Türbesini özledim. Özledim, Şamda Yavuz Selim Camii Şerifini ve orada yatan YÜCE Türk kahramanlarının kabirlerini. Özledim, şamda Osmanlı kapalı çarşısını ve orada oturup bir dondurma yemeyi.

Özledim, Şamda bulunan Peygamber Efendimizin müezzini Bilal Habeşinin kabri şerifini ziyaret etmeyi. Ki, Bilal Habeşi Peygamberimizin vefatını kabullenemiyor, acısında Şama hicret ediyor. Efendimizin hasretine dayanamayıp Medineye geliyor, istek üzere ezan okuyor ve tekrar yaşama dönüyor. Yolda taun hastalığına yakalanan Bilali Habeşi Şamda vefat ediyor.

Özledim, Kudsü Şerifi, Mescidi Aksada namaz kılmayı. Ne zaman istesek, taksiye atlayıp Kudse gider Mescidi Aksada cuma namazın kılar tekrar Şama dönerdik. Yüce İslamın baş düşmanı İngiliz ve Amerika müslümanları bu ziyafetlerden mahrum bıraktı.Yüce Allah'ın gazabı bu kafirlerin üzerine olsun... Hala da uğraşıyorlar...

Artık elimizde bir şey yok. Mevlam neyler, neylerse güzel eyler. Umudumuzu yitirmedik..Her şeyin aslına döneceğinden umudumuzu kesmedik.

Yeter ki şuurlu müslümanlardan olalım, bir olalım.