HAYATIMIZDA bir çok insanla karşılaşırız. Her biri için içimizde bir kanaat oluşur. Onlara bunu söylemeyiz ama, o biçilen değer, gönlümüzün bir yerinde hep saklı kalır. Kimi insanlara da kurnaz sıfatını uygun buluruz. Kurnaz bir sıfat. Farsça’dan Türkçe’mize dahil ettiğimiz bir kelime.

Kurnaz; kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz.

Bu sıfatın yakın olduğu bir kelime de kurna. Kurna nedir: Kurna hamamlarda içine soğuk ve sıcak su akan oyuk bir taş. Sözlük anlamına da bir bakalım.

Kurna; hamam ve banyolarda musluk altında bulunan, içinde su biriktirilen, yuvarlak, mermer, taş veya pilastik tekne:

Sait Faik Abasıyanık hikayelerinde kurna ile ilgili sözlere rastlanır.

Korner, kornel, korna kelimeleri de Farsça’dan İngilizceye geçmiş kelimelerdir. Corner, Köşe demektir.

Kurna kelimesinin de köşe anlamı vardır. Kurna bir köşede içine sıcak ve soğuk su akıtan muslukları olan oyuk mermer veya taş veya pilastiktir. Kurnanın başına geçmek ile köşe başını tutmak mecaz anlamlarıyla aynıdır. Köşe başını tutan oradan geçmesi mukadder olan herkesi görecek güçtedir. Kurnanın başına geçen de suyu istediği gibi akıtacak, istediği sıcaklığa ayarlayacak ve istediği gibi kullanmaya muktedir olacaktır.Türkçe’de korna olarak kullanılan kelime İngilizce’de corna’dır ve Kurna’nın, Curna’nın bir başka şekilde söylenmesidir ama anlamı düdük demektir.

Kelimelerin akrabalarına baktığımızda çok sayıda kelime ile haşır neşir oluruz.

Kelimelerin hangi dilden hangi dile geçtiğinin peşine düştüğümüzde ilginç bir noktaya ulaşırız. Bir bakarız ki eğer oraya kadar ulaşabilirsek, bütün kelimeler Kelam sıfatından neşet ediyor ve o kelimelerin tamamı Rabbimizin Adem’e öğrettiklerinden ibarettir.

Sonra o kelimeler ağızdan ağıza geçerken, değişik hayat biçimlerine göre aldığı şekillerden sonra yeni diller oluşur.

Şimdi konumuzun başına dönerek kurnaz kelimesinin kurna kelimesiyle alakasına bakalım.

Her defasında kurnanın başına geçme marifetini gösteren insana kurnaz denir. Kurnaz sözlük anlamında da görüldüğü gibi başkalarını kandırarak, her zaman kazançlı çıkmasını bilen insandır.

Kurnaz sıfatı Rahmani değildir. Şeytanidir. Tevazu yoktur, Haddini bilmek yoktur. Samimiyet yoktur. İhlas yoktur. Allah rızası yoktur. Bütün bu yokları ifade etmek için bu tavrı gösteren insana kurnaz denilir.

Kurnazın içinde bu yokların hepsinin ifade edilmesi saklıdır. Kurnazın tek amacı kazanmaktır. Kendinden başka herkesi aptal sanmaktır. Yok olan Rahmani duyguların yerini, kendini beğenmişlik, böbürlenmek, kibirlenmek, haram-helal düşüncesinden uzak olmak, hırs, kazanma hırsı, ele geçirme hırsı, herkesten fazlasına sahip olmak hırsı, herkesin önünde olmak hırsı gibi şeytani duygularla gönlü işgal altında olma halidir..

Ne yazık ki bir insana kurnaz dediğinizde hoşuna gidiyor. Kurnazın ne kadar şeytana yakın olduğunu bilse...