Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili soruşturma devam ederken, dava sürecinde dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Baba Arif Güran ve avukatların kritik bir delil olarak incelediği askeri üs kameralarının kayıt durumu hakkında jandarmadan mahkemeye resmi yanıt iletildi. Ancak bu cevap, soru işaretlerini daha da artırdı.

Jandarmadan “Kayıt Yok” Açıklaması

İlk duruşma sonunda mahkemenin talebiyle Daran-2 Askeri Üs Bölgesindeki “Keskingöz” veya “Şahingöz” olarak adlandırılan kameraların kayıtlarının incelenmesi için jandarmaya yazı yazıldı. Jandarma teknik ekibinin mahkemeye sunduğu tutanakta, kameraların yalnızca anlık görüntü aktarımı yaptığı ve herhangi bir kayıt cihazına bağlı olmadığı belirtildi. Bu durum, olayın aydınlatılmasında kritik bir kanıt olarak değerlendirilen görüntülerin mevcut olmadığını ortaya koydu.

Baba ve Avukatlar Delilin Önemine Dikkat Çekmişti

Narin Güran’ın kaybolduğu gün ve çevredeki şüpheli hareketleri aydınlatmak için baba Arif Güran ve avukatlar, özellikle askeri üsse ait kamera görüntülerinin incelenmesinde ısrarcıydı. Görüntülerle:

Son dakika geçildi: Antalya'da 4.6 büyüklüğünde deprem Son dakika geçildi: Antalya'da 4.6 büyüklüğünde deprem
  • Sanık Nevzat Bahtiyar’ın evine doğru gidip gitmediği,
  • Bölgede tespit edilen kırmızı ve beyaz renkli araçların kimlere ait olduğu,
  • Sanığın, Narin’in babasının evine gidip gitmediği

gibi kritik detayların netleşmesi hedefleniyordu. Ancak jandarmanın mahkemeye verdiği yanıt, bu delilin kullanılamayacağını gösteriyor.

HTS ve Kamera Kayıtları Arasındaki Uyumsuzluk

Avukatlar ayrıca, dava dosyasındaki HTS kayıtları ile bölgede bulunan diğer kamera görüntüleri arasında bir uyumsuzluk tespit ettiklerini öne sürmüştü. Askeri üs bölgesine ait görüntüler, bu çelişkilerin çözülmesi için büyük önem taşıyordu. Ancak “kayıt özelliği yok” açıklaması, soruşturmanın başka delillere yönelmesine neden olacak.

Narin Güran’ı kimin öldürdüğü sorusu hala yanıt bulabilmiş değil. Jandarmanın bu açıklamasının ardından baba ve avukatların nasıl bir adım atacağı ve soruşturmanın hangi yönde ilerleyeceği merak ediliyor.