CHP'de 'şaibeli kurultay' tartışmaları sonrası Başsavcılık harekete geçti ve Kemal Kılıçdaroğlu ile Akif Hamzaçebi'yi ifadeye çağırdı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 gün önce konuyla ilgili sarf ettiği sözler yeniden gündem oldu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca CHP'nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde Ankara Spor Salonu'nda gerçekleşen 38'inci Olağan Kurultayı sürecinde delegelere para, telefon ve ev verildiğine dair iddialara ilişkin soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında, Kemal Kılıçdaroğlu ve Akif Hamzaçebi tanık sıfatıyla ifadeye çağrıldı.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Ankara'da gerçekleşen Cumhuriyet Halk Partisi Kurultayında 'kurultay günü para karşılı oy kullandırıldığı" şeklinde Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan ihbar üzerine yetkisizlik kararıyla evrakın yetki itibariyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımıza gönderilmesini müteakip Başsavcılığımızca 2024 yılı Ocak ayında soruşturma başlatılmıştır. Soruşturmaya konu olayla ilgili basın organlarında ve sosyal medyada yapmış oldukları açıklamaları nedeniyle Kemal Kılıçdaroğlu ve Akif Hamzaçebi tanık sıfatıyla ifadeye çağrılmıştır. Soruşturmaya titizlikle devam edilmektedir"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin Manisa 8. Olağan İl Kongresinde sarf ettiği sözler akıllara geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongrenin şaibeli olduğunu öne sürüp "14-28 Mayıs seçimlerindeki hezimetin bütün faturasını Bay Kemal'e çıkarıp şaibeli bir kongreyle gönderdiler" ifadelerini kullanmıştı.
Geçtiğimiz günlerde bir programa konuk olan Kılıçdaroğlu, şu ifadelere yer vermişti; "Yol arkadaşınızın size ihanet etmemesi gerekir. Bir tereddüt, farklı görüş varsa çok rahat dillendirilebilir. CHP'nin dokusunda bu vardır. Her zaman eleştiriye değer veririz. Eleştiren arkadaşların sözünü genel başkanlığım sürecinde hiç kesmedim. Her zaman güvendim arkadaşlarıma, o güven içinde görüşlerimizi, sırlarımızı paylaştık. Yol arkadaşlığı çok kolay bir iş değildir. 'Bay Kemal'in yol arkadaşı olmak zordur' demiştim. Zordur hakikaten. Tasada ve kıvançta beraber olmak demektir"
