05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi SAĞLIK Sedef hastalarına güneş ışığı uyarısı

Sedef hastalarına güneş ışığı uyarısı

Doç. Dr. Didem Dinçer, "Sedef hastalığının tedavisinde güneş ışığını kontrollü olarak veriyoruz ama kontrolsüz şekilde güneşe maruz kalırsa lezyon sayısı artabilir." dedi.

Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Didem Dinçer, güneş ışığının zararlı etkilerini ve bunlardan korunma yöntemlerini AA muhabirine anlattı.

Açık ve koyu tenlilerin güneşten çok iyi korunması gerektiği uyarısında bulunan Dinçer, güneşin dik geldiği saatlerde dışarıda kalınmamasını tavsiye etti.

Dinçer, ultraviyole A, B ile C'nin her insan için hem mutojenik hem de kanserojenik etkiye sahip olduğunu ve erken yaşlanmaya yol açabileceğini belirterek, yerinde, zamanında ve belli dozlarda güneş ışığı alınmasını önerdi.

Dinçer, bazı cilt hastalıklarının tedavisinde güneş ışığından faydalanıldığını ancak kontrolsüz verilen güneş ışığının her durumda zararlı olduğunu söyledi. Bu kişilerin güneşe çıkma saatlerini iyi ayarlamaları gerektiğini ifade eden Dinçer, şunları belirtti:

"Egzama tedavisinde güneş ışığının yeri var ama kontrolsüz şekilde kişiyi ışığa maruz bırakırsanız tabii ki yanık oluşacaktır veya deri lezyonları daha kötüye gidicektir. Ya da biz, alerjik kontakt dermatitin veya sedef hastalığının tedavisinde de kontrollü olarak güneş ışığını veriyoruz ama bizim verdiğimiz güneş ışığı belli saniyelerin, dakikaların içerisinde oluyor. Sedefli biri kontrolsüz olarak güneşe maruz kalırsa sedef lezyonunun sayısı artabilir. Yani ister cildi problemli, ister problemsiz olsun biz insanlara güneşte çok fazla kalmamalarını öneriyoruz."

"Bronzlaşmayı hiç kimseye önermiyorum"

Bronzlaşmayla ilgili de uyarılarda bulunan Dinçer, birçok kişinin bronzlaşabilmek için cildine çeşitli gıda maddelerini sürdüğüne işaret etti.

Cilde gıda maddesi sürülmesini kesinlikle tavsiye etmediğini vurgulayan Dinçer, "Ne olursa olsun bronzlaşmaya karşıyım. Neyle bronzlaşmaya çalışırlarsa çalışsınlar, bronzlaşmayı hiç kimseye önermiyorum. Bronzlaşmak aslında bir cilt hasarıdır. Görülen o yanık ten normal bir ciltte olması gereken değildir. Yalnızca beyaz tenliler değil esmerlerde de bu böyle." diye konuştu.

Dinçer, güneşin neden olduğu kanser hızının gün geçtikçe arttığını belirterek, "Dünyada artık kanıtlanmış bir gerçek var, ultraviyole B cilt kanserleriyle doğrudan ilişkili. Ultraviyole A da öyle. Ama daha çok erken yaşlanma üzerinde etkisi söz konusu. Ultraviyole C ise çok mutajenik ve kanserojenik olmasına karşın stratosfer tabakası tarafından engelleniyor ama ne yazık ki ozon tabakasındaki delinmeyle artık ultraviyole C'nin de kötü etkileri gözlemlenmeye başlandı." dedi.

Güneşten korunmak için dışarı çıkmadan 30 dakika önce güneş kremi sürülmesini tavsiye eden Dinçer, "Toplumumuz artık güneş koruyucu konusunda yavaş yavaş bilgilendi. Güneş koruyucuya ek olarak kişilerin kendilerini giysi, şapka, gözlük gibi fiziksel koruyucularla korumalarını öneriyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *