Arda Turan'ın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlama mesajında "19 Mayıs Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” demesi büyük yankı yaratmıştı.

Milliyet gazetesinin usta yazarı Ercan Güven, Arda Turan'la ilgili çarpıcı bir yazı kaleme aldı bugün.

"Arda'ya her gün 23 Nisan!" başlıklı yazısına "Kusura bakmasın, hakkını helal etsin; bunca yıldır her hatasında ciddi ciddi eleştirerek günahına girmişiz Arda Turan’ın! Ne bilelim eylem ve söylemlerinden sorumlu tutulamayacağını" diye başlayan Güven, Arda Turan'ın babası yaşında gazeteciye saldırdığını, Fatih Terim'e horozlandığını, hastaneye silahlı baskın düzenleadiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:

"Kariyerine “en sempatik futbolcu” olarak başlayıp “en antipatik” olarak son verdiğinde, hep “mazereti varmış” meğer.
Gelişmiş, serpilmiş, yolun yarısını geçmiş ama ilkokul çağında bir çocuktan farkı yokmuş.
Bugün bile aklı 23 Nisan’da."

Güven şöyle devam etti:

Barcelona çözmüş işi... O sebepten kundaklayıp cami avlusuna bırakır gibi kurtulmuş kendisinden; biz aymamışız.
Zekasını bilemem ama birikimi fena halde ofsaytmış.

Birikim dediysek mal mülk değil; o konuda seksen beş milyonun seksenine beş basar Arda... Sözünü ettiğimiz “mahcup etmeyip/mahcup olmayacak” kadar asgari bilgi birikimi.
Hem de Arda’nın en iddialı olduğu “milli” konudaki!
Ne gezer...
19 Mayıs’ı kutladı, Cumhuriyet Tarihi ağladı!
Spor bayramını bilmeyen milli sporcu kapak oldu hepimize.

Bu topraklarda yetişip dünya futbolunda en büyük kariyeri yapmış nice çocuklara/gençlere rol model olmuş Arda, öğrencilerin “Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramını” hararetle kutladı 19 Mayıs’ta!
29 Ekim’de “Şeker Bayramı” münasebetiyle lokum bekliyoruz artık Arda’dan!

Kimse kaytarmasın.
Çünkü Arda ve yaşıtları arasında beyni dumura uğratan “demans” “Alzaymır” rahatsızlıkları söz konusu değildir. “Milli futbolcunun ne işi olur milli bayramlarla” da denilemeyeceğine ve Arda şimdiye kadar en az 30 tane 19 Mayıs’ı aklı/bilinci yerindeyken idrak ettiğine göre...
Bu yaşa gelmiş 19 Mayıs’ın ne bayramı olduğunu öğrenememiş olması acı değil mi?
Allah bilir 101 yıl önce 19 Mayıs’ta ne olduğundan bile bihaberdir.

Her büyük futbolcudan Socrates gibi karizmatik, Breitner gibi filozof, Pirlo gibi güzel sanatlarla içli dışlı olması beklenemez tabi. Lakin en azından odasına posterini yapıştıran gençlere kötü örnek olmamak için cehaleti yüceltmeyecek donanım gerekmez mi?..

Arda’nınki kişisel bir eksiklik olarak görülebilir… Ancak bu cehalet futbolumuzu “güdük” bırakan en başat sebeplerden biridir.
İnanılacak gibi değil:

Her başı sıkıştığında göğsünde taşıdığı Ay-Yıldız’ı gözümüze sokan ve milli duygularının yüceliği ile bizi ezmeye çalışan Arda, bırakın “günün mana ve ehemmiyetini”, geçin “Atatürk’ün doğum günüm 19 Mayıstır” demesini, ulusal bayramın adını bile bilmiyor ve bilmediğini de bilmiyor.
Fakat “cinlik” yerli yerinde duruyor.
Tek amacı, milli duygularımızı gıdıklayarak prim yapmak.
O da yarım yamalak… Hastaneyi bastığında yanlışlıkla patlattığı silah gibi eline yüzüne bulaştırıyor.

Neyse…
Benim tavsiyem “Futbolu, futbolun içinden gelenler yönetmeli” diye ahkam kesenlere:
Futbolsa kitabını yazmış, kariyerse dibine kadar yapmış… Genç, dinamik, gözü kara.
Su gibi İspanyolca, iğneli/kinayeli kusursuz Türkçe sahibi. Cumhuriyet tarihini, ulusal bayramları pek bilmez ama cin gibi. Kaçırmayın Arda’yı!
30 Ağustoslarda bayram namazı kılmaya falan kalkıp karizmayı çizdirmezse, mis gibi federasyon başkanı olur Arda’dan.