Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, gün içerisinde oldukça önemli açıklamalarda bulundu. Koç, Fenerbahçe Spor kulübünün bu sezonki hedeflerine değinirken, bu sezonun Fenerbahçe sezonu olacağını belirtti.
Uzun süredir bettilt giriş bölümü hakkında açıklamalarda bulunmayan Koç, nihayetinde sessizliği bozdu. Takımın Dünya Kupası arasını çok iyi bir şekilde değerlendirdiğini belirten Koç, ilerleyen süreçte de aynı verim ve dikkat ile çalışmalarını gerçekleştireceklerini söyledi. Ali Koç, yapmış olduğu açıklamlarının devamında ise “Karar kendi içinde bakarsan doğru olabilir çünkü U21'e gelmiş çocuklar artık genç değiller. Bunların yetişkinlerle oynaması isteniyordu. Onun için U21 kapatıldı. Yerine bir şey konmadığı için sonuçta yanlış karar olarak çıktı. Oradaki durum biz kulüplere ikinci, üçüncü liglerde takım alma hakkı verilecekti o da olmadı. Dolayısıyla U19'a kaldık. Kulüplerin istediği üzerine rezerv lig yapıldı. Sonra hazır olmadığımızı anladık. Başka bahara… Kısmetse, inşallah... Allah'ın izniyle bu sene bizim senemiz olacak. Jesus'u gönderen yok, giderse kendisi gider. 20 yıllık tiyatro' dediniz, bitirdiniz o tiyatroyu. Ama maalesef o tiyatro zaman zaman kurgulanıyor. Fenerbahçe Avrupa'da final oynayacak ama Türkiye'de malum şartlardan dolayı işiniz zor. Bu tiyatroyu bitirmenizi bekliyoruz. Hakem performansı ortada. Bu içinde bulunduğumuz durum giderildi ama zaman alacak. Zaman alana kadar geçici bir dönem yabancı hakemi irdeleyelim konusunu ilk biz gündeme getirdik. VAR'da yapacaklar, sahada temkinli federasyon. Bütün takımlar şikayetçi. Forma isterseniz yollarız, onun dışında kapı kapı maddi destek aradığımız için bizim de yapacaklarımız sınırlı. Sizin kulübünüze forma yollayabiliriz. Nüfusu yüksek bir ülkenin yetiştirdiği gençler parmakla sayılacak kadar azsa bir şeyi yanlış yapıyoruz ama gerçekten büyük yetenekler var. Onların bir türlü 18-19'dan sonra gelişimi devam ettirilemiyor. Bu da sistemsel sıkıntı. Arda Güler, çok ender gelen futbolculardan. Onu nereye koyarsanız başarılı olacaktır ama daha çok Ardalara ihtiyacımız var. Benim sistemimde 'kaç kere işe geldi' diye bir sistem yok, 'kaçta geldi' de yok. Herkesten tek bir şey bekliyorum; verilen işi tam anlamıyla yapması, üstüne de katkı koyması. Benim kafamdaki hayat, insanların son derece rahat çalışması ama üretken olması.” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.
