Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü Erol Bulut, Fenerbahçe TV'de katıldığı programda hedefleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Erol Bulut şu ifadeleri kullandı:

- Türkiye’nin büyük bir kulübünde teknik direktör olmak kolay değil. Hedeflerimin bilincindeyim. İnşallah umduğumuz, istediğimiz, yıllardır hasret kaldığımız şampiyonluğu kazandırma mutluluğunu yaşarız. 

- Benim bu camiaya gelmemde katkısı olan Başkanımız Ali Koç'a, Yönetim Kurulu'na çok teşekkür etmek istiyorum. Evet, Fenerbahçe'de futbol oynadığım dönemler çok güzeldi; 4 yıl içerisinde 4 kupa kazandım ve bunlardan bir tanesi Şampiyonluk, bir tanesi Cumhurbaşkanlığı Kupası, bir tanesi Başbakanlık Kupası, diğeri de TSYD Kupası'ydı. 

- 100'ün üzerinde lig maçımız oldu, bildiğim kadarıyla 110 lig maçı oynadım ancak sarı lacivertli formayla toplamda 136 maç oynamış oldum. Tabii ki gururla o formayı taşıdık, bugün de onun gururunu ve heyecanını yaşıyorum. Bunu gerçekten anlatmak çok zor, kolay değil. Çünkü o mutluluk çok farklı bir şey. Şimdi de hedefimiz teknik direktör olarak futbolcularımız ve camiamızla birlikte başarmak.

- 3 senelik teknik direktörlük görevimde zorluklarla başlayan ama sonucu güzel biten bir süreç oldu. Biten dediğim Alanyaspor süreci olumlu bitti ve şimdi Fenerbahçe'ye gelmemiz. Tabii bir takıma yeni gidiyorsunuz ve yardımcı antrenör olarak başlayıp ‘teknik direktör' olma kararını verdikten sonra zor bir süreç başlıyor, sizin için. 

- Bu kararı vermek kolay değil ama teknik direktör olmak istiyorsanız bazı şeylere net bir şekilde karar vermeniz gerekiyor. Biz de o kararı doğru zamanda aldığımızı düşünüyoruz. 

- Ekibimle birlikte güzel işler yaptık. Malatyaspor'da takımı 5.sıraya, Avrupa sıralamasına kadar getirme başarısı elde ettik. Ondan sonra Alanyaspor'daki sürecimiz başladı ve güzel bir başlangıç oldu. Sezonu kupayla tamamlamak isterdik ama maalesef bunu başaramadık. Ama güzel bir sezon yaşadık, inişli çıkışlı olan bir sezon. Orada da ilk 5'in içerisine girme başarısı elde ettik. Nitekim yine bir takımı Avrupa yoluna getirme başarısı elde etmiş olduk. 

- Önemli olan bu sene Fenerbahçemiz ile neler başaracağımızdır. Burada da zaten hedefimiz belli; büyük bir camiada, Türkiye'nin büyük bir kulübünde teknik direktör olmak kolay değil ve bunun bilincindeyim. Ancak hedeflerimin de bilincindeyim. Kulübümün hedeflerinin ve camiamızın beklentilerinin bilincindeyim. İnşallah umduğumuz, istediğimiz ve yıllardır hasret kaldığımız şampiyonluğu bu sezon sonunda buraya kazandırma mutluluğunu yaşarız.

- Yeni sezon hazırlıklarına ayın 8’inde başlıyoruz. 10 günlük sürecimiz İstanbul’da olacak, ondan sonra Topuk Yaylası’na gideceğiz. Orada 11 günlük bir periyot yaşayacağız. Ondan sonra İstanbul’a dönüp ufak bir turnuvamız olacak. Daha sonra lig haftasına girmiş olacağız. 4 haftalık yoğun bir program olacak. 4 haftada futbolcularımızla hücum anlamında, defans anlamında ne istiyoruz bunların çalışmaları olacak. Önemli olan futbolcularımıza bunları doğru aktarabilmek ve futbolcularımızın istediklerimizi sahada çabuk uygulamaları. İnşallah bunu başaracağımıza inanıyorum.

-  Rakamlar çok önemli tabii ki. Hep defans oynattığımı düşünenlerin yanlış düşündüğünü gösteriyor bu istatistikler. Malatya’da da en çok gol atan ve en az gol yiyen beşinci takımdık. Bunu Alanyaspor ile daha da geliştirdik. Hücum oynayan bir ekibim olduğu ortada. Herkesin analizi farklı doğrultuda. Sonuçta benim ekibimin de sezon boyunca hazırlattığımız bir grafik var. Her şey ortada. İnşallah bunun üzerine koyarak daha iyi bir sezon yaşatırız.

- İstatistikleri gördüğümde şaşırmıyorum çünkü bunları çalışan bir ekiptik. Ne kadar önemli olduğu buradan ortaya çıkıyor. Bazı takımlar duran top neredeyse hiç çalışmıyor ama ne kadar önemli olduğunu bilmek gerekir. Detaylar şampiyonluğu belirliyor bazen. Transferimle ilgili son günlerde tam olarak ortaya çıktı. Kupa final maçı vardı. O bitmeden bir şey yapmak doğru değildi. Ben de hem finale, hem lige konsantre olmak zorundaydım. Sonraki süreç daha hızlı gelişti, 2-3 gün içerisinde çözmüş olduk.

- Mert Hakan Yandaş Sivasspor’da müthiş bir sezon geçirdi. Zaten Sivasspor onu alt ligden transfer etmişti yıllar önce. Bu sezon güzel bir çıkış yaptı attığı gollerle, yaptığı asistlerle. Sadece gol veya asist değil, oyunun içinde gösterdiği performansla, çalışkanlığıyla öne çıkan bir futbolcumuz. Fenerbahçe’yle anlaşması beni mutlu ediyor. İnşallah burada sistemimizin içinde çok katkı sağlayacak. 

- Gökhan Gönül’ü anlatmaya gerek yok. Yuvasına döndü. Gökhan’ın Fenerbahçe’de gösterdiği başarılar ortada, Beşiktaş’ta güzel yılları oldu. Yine yuvasına döndü. Zaten Gökhan’ı izlediğimizde bazen kanat mı oynuyor, bek mi oynuyor düşünmemiz lazım. Hücumcu bek, bu önemli. Defans özelliklerini unutmayan bir bek. Yaşına kimse bakmasın. Son yıllara baktığımızda 30’un üzerinde maç oynayan bir futbolcu. Ufak tefek sakatlıklar geçirse de önemli katkısı olacak.

- Gökhan ile Caner aynı dönemde Fenerbahçe'de bir arada oynadılar. Caner Erkin daha çok yaptığı asistlerle öne çıkan bir arkadaşımız. Dikine pasları, ortaları ve defansa daha az önem veren kardeşimiz. Bizim açımızdan sorun olmayacak. Zaten hücum futbolu oynatacağımızdan katkı sağlayacak. Bazı konularda kendisini geliştirecektir. 

- Novak, Trabzon'da müthiş bir çıkış yaptı. Baktığımızda Trabzon'da genelde hücum futbolu oynayan sağ bekleri ortalıyor; Novak golleri atıyor. Novak bu sene attığı 10 golle kendini ön plana çıkardı. O da Caner’le birlikte forma savaşına girecektir. Hak eden sahada yerini bulacak. Bu bizde her zaman böyle olacak. Adaletli olmaya çalışacağız, formayı kim hak ediyorsa ona teslim edip yürüyeceğiz.

- Taraftarımıza kelimeler yetmez. Çünkü 12. güç olarak her zaman takımın arkasında olur Fenerbahçe taraftarı. Her yerde, nerede olursa olsun takımı en iyi şekilde destekleyen bir taraftarımız var. Bu formayı giyecek arkadaşlarımız ve biz teknik ekip olarak sezon sonunda şampiyonluğu Kulübümüze yaşatmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Onlardan da bir isteğimiz olacak. Maçlarımızda inişli çıkışlı bir grafik olabilir. Kaybettiğimiz maçlar da olur. İnşallah minimum olur. Onların desteğine ihtiyacımız var. O yüzden ne olursa olsun takımın arkasında olsunlar, futbolcuların arkasında olsunlar. Onlara inşallah güzel, hoş, hücumcu, baskılı futbolu bu sene en güzel şekilde yaşatmaya çalışacağız.

- Her yerde nerede olursa olsun takımı en iyi şekilde destekleyen taraftarımız var. Sezon sonunda şampiyonluğu bu kulübe yaşatmak için her şeyi yapacağız ama onlara da ihtiyacımız var. İnişli çıkışlı performanslarımız olabilir ama desteklerine ihtiyacımız var. Hiçbir zaman ‘ben’ kelimesi olmaması lazım. Ekibimde hiç olmadı. Sadece ‘biz’ kelimesini kullanarak yola çıkmamız lazım. Biz birlikte her şeyi başarırız.

- 95-96 sezonundaki Trabzon karşılaşması müthiş ve zor geçen bir maçtı. Futbolda genelde hep golü atanlar konuşulur. Ama şimdiki futbolda golü atan kadar asisti yapan futbolcu da çok önemli. Müthiş bir maçtı. O yüzden sokakta yürüdüğümde insanlar hep hatırlatıyor. Trabzonspor taraftarları da hep hatırlatıyor. Tabii onların pek hoşuna gitmeyen bir durum. Bizim açımızdan müthiş bir maçtı. İnşallah bu duyguyu sezon sonunda tekrar yaşarız.