Galatasaray Kulübü Başkanı Burak Elmas, 11 Haziran'da yapılacak olağanüstü kongrede aday olup olmayacağı ile ilgili olarak ilk kez konuştu.

Elmas, düzenlediği basın toplantısında, şu ifadeleri kullandı:

 “Bugün ümit ediyorum Galatasaray Spor kulübü başkanı olarak bu dönem karşınıza son çıkışım. 30 Nisan'da yapılacak seçimde aday değildim. 11 Haziran'da yapılacak seçimde de aday değilim.

Galatasaray değerlerine maalesef hiç yakışmayan, organize şekilde yapılan Olağanüstü Divan Kurulu’ndaki söylemlerle ilgili cevap vermek; aslında arkada ne kadar çirkin, kişilerin kendi egolarının, iktidar mücadelelerinin olduğu konusunda bilgilendirmek istedim.

Kısa görev süremizde Galatasaray’ın geleceğini etkileyecek hamleler yaptık. Önce size defalarca anlattığımız duyulmasını istediğimiz ya da istemediğimiz olaylardan bahsetmek istiyorum. Geldiğimizde 50 milyon Euro olan takım maliyetini 27 milyon Euro’ya indirdik.

85 milyon TL vadesi geçmiş borç ödedik. Bunların hepsi olağan genel kuruldan 6 ay itibarıyla yapılanlardır. 21 milyon TL vadesi geçmiş borçlardan indirim aldık. Açılan davalarda 16.2 milyon TL indirim alarak uzlaşmaya gittik. Gayrımenkullerimizle ilgili şeffaf biçimde mevcut durumları, yapılması gerekenleri paylaştık. 

Uzun zamandır süren, bir türlü halledilememiş olan Galatasaray markasının en önemli göstergelerinden biri olan Galatasaray Adası’nı hukuki davaları iyi takip ederek sonuca erdirdik. Galatasaray Adası’nı tekrar ait olduğu gibi Galatasaray Spor Kulübü’ne hiçbir kiracı olmadan üzerinden kazandırdık. Kemerburgaz için tüm izinleri aldık. Yeni gelen yönetim de Kemerburgaz için onayı çıkmış bir arazi bulacaklardır.

Sayın Helvacı, maalesef çok içimi acıtan bir konuşma yaptı. İnsanlar geçmişte söyledikleriyle ne kadar ters düştüklerini bilmiyorlar. Ada sözleşmesiyle ilgili olayın içindedir. Onun üstüne ikinci başkanlığını yaptığı Adnan Polat döneminde, Adnan Polat maskesi takarak ‘Hepimiz Adnan Polat’ız’ diye ortalarda dolaştıktan sonra Galatasaray Olağan Genel Kurulu’nda başkanı konuşmaya kalkarken ayağa kalkmamış, başkanı eleştirilirken de o eleştirenleri yönetim kurulu masasında oturmaya devam ederek alkışlamış biridir. Kendisinden Galatasaraylılık öğrenecek değilim.

Metin Öztürk Bey, beni kayyum başkan olmakla itham etmiştir. Galatasaray’ı hiç tanımadığını, hiç bilmediğini öğrendik. Benim iyi niyetimi de suistimal etmiştir. Kendisi bizim daha seçildiğimiz ikinci ayda, Metin Ünlü, Aykutalp Bey, Tuncer Hunca’nın oturduğu masada, şubat ayında ibrasızlık, mart ayında seçim olur demiştir. Dolayısıyla bu ibra mekanizmasını, bu olağan genel kurulu kendi iktidar mücadelesi için oyuncak haline getirmiştir. Galatasaray ayrışmasın, mağduriyet olmasın diye cevap vermedim. Vermedikçe de şunu görüyorum. Bu tür hakaretleri, yalan haberleri devam ettirmeyi kendilerine hak görmeye başladılar. Kendileri Galatasaray’ın buraya gelmesine sebebiyet vermemiş gibi devam ettiler.

Gelelim ailemi işin içine karıştıran Abdurrahim Albayrak ve Yusuf Günay’a. Abdurrahim Bey, nasıl bir kişilik olduğunu şimdi anlatacağım. 16 Nisan 2019’da ibra edilmedikten sonra açtıkları davada iki kere dilekçede taraflı ve kötü niyetle olmakla suçladığı, yapmadığı bir konuşma üzerinden de genel kurulu manipüle ettiği iddiasıyla dava açtığı Metin Sinan Aslan’a, bizim ibra edilmediğimiz Divan Kurulu’nu çok iyi yönettiği için teşekkür etti. Ve sürekli konuştuklarını söyledi. O konuşmalarda ne konuşulduğunu merak ediyorum ama Metin Sinan Aslan’ın bunları unutmadığını kendisini tanıyan biri olarak ümit ediyorum. Genel Kurul iradesini hiçe saymış, kuruş değil duruş tweet’leriyle kendilerine takipçi kazanmak için yola çıkmış insanların neler yaptığına bakalım.

Olağan Genel Kurul ibra olmadıktan sonra Galatasaray’ı mahkeme kararıyla 2 sene daha yönetmeye devam ettiler. Galatasaray Divan Kurulu üyelerinin linç edilmesine sessiz kaldılar. Bedavaya aldık denilen Oğulcan’la krizin Galatasaray’a maddi manevi ciddi zararları oldu. Sonra çıkıp hiçbir şey olmamış gibi utanmadan o dönem Divan Kurulu’nda hadsiz iddialarda bulundular ve ailemi karıştırdılar. Bundan sonra bunlara sessiz kalmayacağım.

Umarım bir gün, Galatasaray başkanlık makamına zarar vermek için, Galatasaray’da erken seçim yaptırmak için illegal bahis çeteleriyle iş birliği yapanlar da yargımız tarafından ortaya çıkartılır. Ben bununla ilgili suç duyurusunda bulundum. Dönemimizde herkesin tartıştığı ama kimsenin açmaya cesaret etmediği konuları açıp üyelerimizle tartıştık. Her konu bu hataların parçası olmuş insanları rahatsız etti.”