Cumhuriyet Gazetesi'ne konuşan Kaya; "Hipodromlarda her şey hazır. Her gün her yer dezenfekte ediliyor. Girişler öyle elini kolunu sallayarak değil, kurallar çerçevesinde uygulanıyor. Daha önceleri koşan at sayısı 100'e dayanıyordu. Şimdi 25-30 at koşacak. Atın yanı başında 1 antrenör, 2 seyis değil, sadece bu üçlüden biri olacak. Atlar koştuğunda insan psikolojisi düzelecek bir aktivite olacak. Her yere kilit vurulmaz. Yarışlar 2 ay daha ertelensin at ölümleri çoğalır. At, değirmen gibidir. Öğütür hep. Bir at sahibi büfeci ağabeyim vardı, büfesini kapatmış. Kazancı yok. Atıyla ilgilenemiyor. Seyise, antrenöre para veremiyor. Bu nedenle her ikisi de bıraktı. Hoş bir durum değil. Açıkçası atlar sahipsiz kalmaya başlıyor. 

Kıramadığım kişilerin atlarına biniyorum

Özel yarışlarda, özel atlara binmeye çalışıyorum. Daha çok kısa vaadeli ve grup koşuları tercih ediyorum. Bazen istisnalar oluyor, kıramadığım kişilerin de atlarına biniyorum. Normalde kısa vaadeli grup yarışlar haricinde diğer sınıf yarışlarda at binmek istemiyorum. Bunun birkaç sebebi var. Bu tip koşularda genç isimlerin, apranti kardeşlerimizin şans bulmasını arzuluyorum. 

Bu şekilde sorunlar çözüme kavuşmaz

İstanbul'da orta pistte bazı sorunlar vardı. Atını seven o sorunları bildirir. TJK Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Göktürk'e bu sorunlardan bahsettim. Sağolsun dinledi, not aldı, ilgilendi. Pistteki sorunlar düzeldi. Söyleyince demek ki sorunlar çözülebiliyor. Susmakla, ilgilenmemekle, bildirmemekle sorunlar çözülmez.

Ulu Önder Atatürk adına düzenlenen Gazi Koşusu'nda Mystical Storm'la büyük heyecan yaşadım. Bu ata, dişi tay ve kısrak koşularında Erhan Yavuz binmiş, iki koşuyu da kazanmıştı. Erhan bu kez başka ata binince, teklif bana yapıldı. Kafamda net bir at yoktu. Kararsızdım. Atı göreyim istedim. Galobunu yaptım. Sonra yetkililere giderek "Tek şartım var. Kendi isteğim gibi koşarım. Yoksa siz bilirsiniz" dedim. Kabul ettiler. Atla iyi bir uyum sağladım. Müthiş bir yarış çıkardı. Potaya uzandık, hep birlikte sevinci yaşadık. Bir diğer sevincimi Pan River'la Dubai'de gerçekleştirdim. Babam beni ilk kez o zaman tebrik etti. Ne yarışlar kazanmıştım. Sadece o gün aradı kutladı. Milli bir olaydı. Türk bayrağı zirvedeydi. Gurur duyulacak bir gündü. 

Yanıma gelenleri kırmıyorum

Yarış sever beni benden iyi tanıyor. Onlar samimiyeti seviyor. Hipodroma hem atları hem bizleri görmek için geliyorlar. Atlara dokunma şansları yok. Ama bizlere dokunup konuşma ve fotoğraf çektirme şansları var. Hangi hipodroma gitsem yanıma gelenleri kırmıyorum. Benim yüzüm gülünce mutlu oluyorlar. Bunu hissediyorum. Gülen yüz pozitif enerji verir.

Atlara binerek yardımcı olmaya çalışacağım

Yarışlarla ilgili henüz karar verilmedi. Herkes gibi ben de sabırsızlanıyorum. Teknoloji çağındayız. Kalabalık riski çoğaltır. Telefonlardan izleyebilirler. Bu süre böyle. Sarılmak için daha zaman var. Adım adım yürümemiz lazım. Sağlıkçılar nasıl karantinadaysa, bizler de hipodromlarda kendimizi karantina altına alacağız. Böyle günlerde her vatandaş gibi ben de şu süreçte bütün atlara binerek yardımcı olmaya çalışacağım.

Editör: Haber Merkezi