Medipol Başakşehir'in yeni transferlerinden Aziz Eraltay, kupa kazanmak için turuncu-lacivertli takıma geldiğini söyledi. 

Aziz Eraltay, transfer süreci, Avustralya Milli Takımı ve hedefleriyle ilgili olarak AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Turuncu-lacivertli takımın yeni transferi, Hollanda ekibi PSV Eindhoven'dan Medipol Başakşehir'e gelmesiyle ilgili şöyle konuştu:

"PSV'ye gittim ama istediğim gibi geçmedi. Fazla forma şansı bulamadım. Her şeyi yaptım, her gün çalıştım ama şans gelmedi. Takım da iyi gidiyordu, şampiyonluğu son haftada kaybettik. Çalıştım, kendimi hazır tuttum. Başka şans geleceğini biliyordum ve o da Başakşehir'den geldi. Sezon ortasında da birkaç kulübe transferim olabilirdi ama bir senede iki kulüpte oynamıştım. FIFA'nın kuralı gereği bir sezonda iki kulüpten fazlasında oynayamazdım. Sezon bitmeden önce kulüpler sormaya başladı ama Başakşehir'den teklif gelince benim için evet demek kolaydı. Başakşehir son birkaç yıl şampiyonluğa oynayan, Avrupa kupalarında yer alan bir takım. Böyle bir takımda oynamak istiyordum. Şampiyonluk kazanmak, Avrupa'da oynamak istiyorum."

"Benim için en önemlisi Şampiyonlar Ligi'ne katılmak. Onu başardıktan sonra Avrupa'nın en büyük kulüplerine karşı oynayabilirsin." diyen 28 yaşındaki futbolcu, "Futbolcu olarak kupa kazanmak en büyük hedef olması gerekiyor. Bazı büyük ünlü oyuncular görüyorsun, çok güzel kariyerler yapıyorlar ama hiçbir şey kazanmamışlar. Ben kupa kazanmak istiyorum o yüzden Başakşehir'e geldim. Hedefimiz şampiyonluk olacak ama ilk önce hedefimiz Şampiyonlar Ligi eleme turlarını geçmek, daha sonra lige bakarız." ifadelerini kullandı.

Aziz, Medipol Başakşehir'e transferinden önce adının Beşiktaş ve diğer Türk takımlarıyla anılmasıyla ilgili olarak, "Medya her zaman konuşuyor, menajerimle sadece masada bir şey olduğunda konuşuyoruz. Avrupa'dan da teklifler vardı. Türkiye'ye dönmek istiyordum ve Başakşehir'den teklif geldiğinde öbür tekliflere bakmadım bile." yorumunu yaptı.

Sol bekte görev yapan futbolcu, ligdeki şampiyonluk yarışı hakkında ise, "Transferler oluyor, kadrolar değişiyor. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor yine zirveye oynayacak, biz de onlarla yarışacağız. Sonuçta biz kendimize bakacağız. Kendimizi geliştirmek için çalışacağız. Okan hocamızla çok iyi çalışıyoruz ve inşallah sezona iyi bir şekilde başlarız." değerlendirmesinde bulundu.

"Bursaspor büyük bir kulüp yine çıkar"

Aziz Eraltay, Türkiye'de formasını giydiği ilk takım olan Bursaspor'un Süper Lig'den düşmesi nedeniyle üzgün olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bursaspor'un her zaman benim için ayrı bir yeri olacak. Türkiye'de ve dünyada adımı duyurmam orada başladı. Bursaspor Kulübü bana şansı verdi. Şampiyon takımın küme düştüğü için üzgünüm, lig için de kötü. Çünkü taraftarlar müthiş, stat güzel, şehir çok güzel ama Bursaspor büyük bir kulüp yine çıkar bence."

"Bize her yer uzak"

Avustralya Milli Takımı'nda kaptanlığa getirilen Aziz Eraltay, Avustralya'nın okyanusun ortasında bir kıta ülkesi olması sebebiyle deplasmanda oynadıkları tüm maçların kendileri için uzun yolculuklar anlamına geldiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Asya'da ilk turda çok farklı ülkelere gidiyoruz. Bir üst turda Japonya, Suudi Arabistan, Güney Kore gibi daha güçlü ülkelerle oynuyoruz. Güzel elemeler oluyor bizim için dünyanın farklı ülkelerini görüyoruz. Aynı zamanda kolay da değil, uzak. Bizim için her yer uzak. Son Dünya Kupası elemelerinde ülkeler arasında en fazla uçakla, otobüsle biz gittik. Honduras'a karşı play-off'lara da kaldık. Ama sağolsun bizim federasyon bize iyi baktı. Özel uçakla gidip-geldik ama tabii bize her yer uzak."

Milli maçlar sebebiyle farklı ülke ve coğrafyaları gördüğünü de kaydeden Aziz, başına gelen ilginç bir olayı, "Farklı ülkelere gidiyoruz, bizim için çok değişik bir durum. Bir maçta Kırgızistan'dı galiba, deplasmanda askerlerle maça gittik. Ülkede ne oluyordu bilmiyorum. Maça arkamızda tanklarla gittik. Çok farklı şeyler görüyorsun." sözleriyle anlattı.

Avustralya Milli Takımı ile 2018 Dünya Kupası'nda da forma giyen Aziz Eraltay, sözlerini şöyle tamamladı:

"Futbolcu olarak bence en üst nokta. Çocukken hayal ettiğim bir şey, ülkeni futbolun en zengin turnuvasında temsil etmek... Benim için çok güzeldi. Gruptan çıkamadık, biraz da şanssızlık vardı. İlk maçı Fransa'ya karşı 2-1 kaybettik, ikinci maçı kazanabilirdik, berabere kaldık. Orada turnuva bizim için koptu ama futbol anlamında çok güzel bir şeydi. Dünya Kupası hayatım boyunca hep benimle kalacak."