A Milli Takım'ın EURO 2020'deki başarısızlığının ardından en çok eleştirilen isim olan teknik direktör Şenol Güneş, düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Güneş, şu ifadeleri kullandı:

- Başlarken yeni bir heyecanla başlamıştık. Yoğunluk vardı, pandemi girmeden görüşmeler için imkan buluyorduk ama pandemi varken bu kadar yoğunluk bulamamıştık. Bugünkü kalabalığa sevindim. Aynı geminin içindeyiz. Birlikte olmanın en güzel yol olduğunu düşünüyorum. Bilgilendirme toplantısı olacak. İlk döndüğümüz gün de bunu yapabilirdim ama gündemler farklıydı. Zamana yayıp durum tespitini daha sağlıklı yapmak istedik ekibimle ve başkanımızla. Kamuoyunda oluşan fikirlerin de bizim için önemli olduğunu biliyorum. Eleştiriler de olmuştur, hakaretler ve yalan haberler de olmuştur. Yalan haber ve hakaretleri bir kenara bırakıyorum.

- Sert eleştiriler oldu bunları anlıyorum. Sizler de içinize sindiremiyorsunuz, haklısınız. Biz de haklıyız. Teslim olmak yerine nasıl bir yol çizeceğimiz önemliydi. 

- Biz millet olarak cesur olmayı severiz ama bu turnuvada bunu gösteremedik. Uyuşuk oynadığımız bir gerçek. 

- Herkes şunu bilsin ki biz oradaki takım değiliz. Nereden geldiğimizi de biliyoruz. İlk geldiğimiz gün nerede olduğumuzu unutmayalım. O günü buraya çeviren de bu takımdır. Eleme grubundan hak ederek çıktık. Dünya Kupası elemelerinde de başarılarıyla gidiyoruz. 
- Yönetimimiz ve başkanımız bizim için her şeyi, yaptı. İtalya maçına çıkarken oyuncularda hiçbir sorun görmedim. Belki aşırı güven vardı. Beklentiler yüksel olmuş olabilir. İtalya maçına iştahlı çıktılar, direnmeye çalıştılar ama oyunumuzu gösteremedik. İleri çıkamazken Cengiz'i aldık. Golü yiyince ve İtalya'nın daha da iştahlanması ve yüksek tempoyla üzerimize gelmesi bizi etkiledi. Onların da temposu düştü sonradan bildiğiniz gibi. Orada ezildik. O eziklik kırılma ve özgüven kaybına sebep oldu. Favori takımlar arasında değiliz ama onların arasına girmek istediğimizi söylemiştik. İtalya maçını kazanmak veya berabere kalmak istemiştik. Öyle yapsaydık grup karışırdı. Oyuncularım da aynı şekilde düşünüyordu.

- Galler maçında oyunda değildik. İlk 25-30 dakika oyuna giremedik. Tam oyuna girdik golü yedik. Sonradan pozisyona girdik ama maçın sonunda art arda iki kornerde pozisyon verdik ve gol yedik. Zihinsel ve özgüven olarak düşüşü görüyorum ben burada. Kendimizi kabul edip oyuncuları üst seviyeye taşımak istedik. 

- Biz yıkılmadık ve yıkılmayacağız. Bu grubun iyi işler yapacağını, zaman zaman kötü sonuçlar olsa da ayakta kalacağını biliyorum. Oyuncular bunu kendi zihinlerinde ortaya koymalılar. Mart'taki maçlar bittikten sonra rakiplerin analizlerini görüntülü ve raporla gönderdik. Pandemi başlamasından önce de çok iyi hazırlığımız vardı. Beklenti büyüklüğü vardı ama bu sonuç oyuncuları da üzdü. Bu turnuvalar 4 yılda bir oluyor. 4 yıl sonra bir daha katılacaklar eğer katılırsak. Büyük bir şans kaçırdığımızı biliyoruz ama maalesef başaramadık.

- Dünya Kupası elemelerine iki aydan az bir süre var. Buraya çok çalışarak geldik, yeniden ayağa kaldıracak da bu özelliklerimizdir. Bizim Çocuklar derken her alandaki insanımız bizim çocuğumuzdur. Biz her insanımızın başarılı olmasını istiyoruz. Bu çocuklar kaybettiklerinde de bizim çocuklarımızdır. Diğer sporcular da, sanatçılarımız da bizim. Onların da başarılarıyla gurur duyuyorum. 

- Cüneyt Çakır'ın final yönetmemesiyle ilgili eleştirilere sevindim. Biz Dünya Kupası'nda 3. olduğumuz zaman dünyanın en iyi 3. takımı değildik. Bugün elenince de 24 takımın en kötüsü değiliz.

- Turnuvada maçlar kaybettik ama hedeflerimizden sapmış değiliz. Eleştiri tabii ki olacak ama kırıcı olmamalı. Eleştiri hakkını kimsenin elinden alamayız. Ortak düşünce ve ortak akılla ilerlemeliyiz. Oyunumuzu tekrar yukarı taşıyacak gücümüz var. Bazen rehavetten böyle sonuçlar olabilir. Mart ayındaki sonuçlar burada çıkmayınca mı kaybettik diye düşünüyorum bazen. Yeniden heyecan veren bir takım oalcağız. Göreve geldiğimden beri 29 maçta 6 mağlubiyet aldık. 3'ü bu turnuvada. Skor olarak değil oyun olarak da mağlup olduk maalesef.

- Beklentiyi büyüten de biziz, 3 maçı kaybeden de biziz. Takılmak değil ayağa kalkmak zamanıdır. Düzeleceğimize inancım tam. Oyun kalitemizi, isteğimizi, iyi niyetimizi Dünya Kupası hedefine kanalize edeceğiz. Ben bu oyuncu grubuna inanıyorum. Şimdi iyi düşünüp iyi söylemek ve iyi yapmak zamanı. Ağzımıza geleni söylemeye gerek yok. Yanlış bilgiler ve dedikodular itibar kaybettirir. Biz de eksiklerimizi düzeltip futbolun itibarına katkı yapmak için elimizden geleni yapacağız. 

- Bugüne kadar açık ve adil olduk. Bundan sonra daha da açık olacağız. Bu travmayı bir yol gösterici olacak göreceğiz. İyi günleri de kötü günleri de gördük. Turnuvanın en genç takımı olarak dersler çıkardık. Yaşlı oyuncu tecrübeli oyuncu değildir. Galler maçında yediğimiz 2. gol bir derstir. Gol ararken orada boşluğu vermemiz kabul edilemez. 

- İtalya finale çıktı. Maç içerisinde öyle şeyler yapıyorlar ki tecrübe buna deniliyor işte. Küçük şeyler de sonuç getirebilir. Bunların hepsi iyi olsa dahi öyle sonuçlar çıkabiliyor ki bütün çalışmalarınızı altüst edebilir.

- Yarı finalde veya finalde olmayan takımlara baktığınızda uzun yıllardır zirvede olan takımların buraya kalamadığını görüyoruz. FIFA sıralaması lideri Belçika buna örnek. Bu grubun belki de son şansıydı. Biz de genç takım olarak gittiğimiz ilk turnuvada adımızı finale yazıyoruz. Adım adım gitmemiz lazım. Üzgünüz. Benim üzüntüm, hakaret edenlere cevap değil. Beni de yıpratabilirsiniz ama oyuncunun yıpranmasını asla istemem. 

- Bu oyuncu grubunun zamana ve başarılı olmaya ihtiyacı var. Sadece kendileri için değil, gelecek nesiller için de. Nereden geldiğimizi ve bundan sonra ne yapacağımızı biliyoruz. Bir takım değişiklikler olması normal. Nasıl olacağını daha sonra paylaşırım. Oyuncu grubumuz, ben ve yönetim var. Doğrular nedir, yanlışlar nedir... Alınanlar var alınmayanlar var. Bunların hepsi değişebilir. Gidenlere teşekkür, gelenlere de başarı dileyeceğiz. Benim de yerime yarın biri gelecek. Teşekkür edilir edilmez bilemem ama gelene başarı dileyip destekleyeceğiz.

- Eğer hakaretler şahsıma devam ediyorsa demek ki hedefine ulaşmamıştır. 20-30 sene aynı hakaretler devam ediyorsa hedefine ulaşmıyordur.

- Bu takımın umut vermesine sebep olan biziz. Bir beyaz sayfa açtık, bunun içinde başarı da var başarısızlık da. Ülke adına çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Başarılı olma düşüncesini hissettiren bu oyuncuları desteklemeye devam edeceğiz.

- Elimizde öyle oyuncular var ki sonraki hedefimize ulaşmak için elimizden geleni yapıp çalışmaya devam edeceğiz. Kimseyi suçlamadan çözüm odaklı olacağız. Destek olanlara, yalnız hissettirmeyenlere teşekkür ediyorum. Basınla daha sık buluşmaya, bir araya gelip tartışmaya ihtiyacımız var. Uzaktan bakarak yalan bilgi verenleri de bu şekilde düzeltebiliriz. Öyle ahlaksızlık ve kepazelik oluyor ki yazmak istemiyorum, diyor. Yaz bilelim o zaman. Böyle deyip kenara çekilmeyin. Bunun önüne geçmek için de basınla daha sık buluşacağız.

- Futbolun en zor organizasyonu Avrupa Şampiyonası bunu kabul etmek lazım ama en büyük organizasyonu Dünya Kupası. Bu turnuvanın ardından Dünya Kupası'na katılabilirsek bir ilke imza atacağız. Bu turnuvadaki olumsuzluğun ardından ayağa kalkıp bunu başarabilirsek Türk futbolunun geleceğine bir adım olacaktır. 

- Benim için iki hedef var demiştim. Kulüp düşünmüyorum. Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası hedeflerim var. Ben gidince de başkası gelecektir. İyi bir oyuncu grubumuz var, onlarla devam edeceğiz, gelişeceğiz, çalışacağız.

- Pandemi öncesi iki ay kamp yerlerimize kadar her şeyi ayarladık sonra hepsini çöpe attık. Sonra pandemi oldu. Mart ayındaki maçlara bakarak takımın iyi olduğunu düşünüyordum. Fransa maçındaki orta sahamız iyiydi. Kampa aldığımız oyuncuların ilk bölümü ve ligleri bitmiş oyuncuları erken aldık. Cengiz ve Abdulkadir gibi oyuncuları özel idmanlarla çalıştırmaya çalıştık. Cengiz ve Abdulkadir daha iyi duruma geldi ama yeterli değil. Kerem'i Halil'i Taylan'ı aldık. Erken geldiler konsantre olamadılar deniliyor. Diğerleri de 23-24-25'inde geldi ama bizim asıl kampımız 26'sında başladı. 

- İlk hazırlık maçlarımızda yeni oyuncuları denemeyi düşündüm. Halil Dervişoğlu gözümüze girdi. Abdulkadir beklenen patlamayı yapamadı çalıştı ama. Dışarıda bıraktığımız oyuncular da çok konuşuldu ama onlar da olsa sonuçların değişeceğini düşünmüyorum. 
- Kampın sponsor kısımları da çok konuşuldu, sponsorlara 1 gün verdik, çekimler orada oldu. Diğer oyuncular da kamptan önce yaptılar reklam çekimlerini. Bizim asıl kampımız Almanya'da başladı. 

- Antrenmandaki çalışmasıyla maçtaki performansı tutmuyor, adam düşmüş. Çok başka hazırlıklar da yaptık GPS verilerini kullanarak ama karşılığı gelmedi. Kampa almadılar diye eleştiriler geldi ama o kamp değildi ki toparlanma dönemiydi. Bunları hiçbirini yapmayıp 26'sında toplayabilirdik. O zaman da tatilden gelenlere yükleme yapacaktık. 

- Teknik taktik anlayışı yukarı çıkaramamanın üzüntüsünü yaşıyorum. İtalya maçında ezildik ama ikinci Fransa maçında 4-5 yerdik. İlk yarısını hiç beğenmedim. İtalya maçında ilk yarıyı 0-0 kapattık. Keşke oyuncu değiştirmeseydik. Bunlar hep analiz edilebilecek, tartışılabilecek şeylerdir. 

- 2002 Dünya Kupası'nda izin de vermiştim oyunculara, burada da verdik ama oyuncular istemedi. Bunların hepsi tartışılabilir. Sonuçlara bakarak bunları etkileyen şeyler olabilir. Bunları bireyselliğe dönüştürdüğünüz zaman haksızlık olur. Sorumlu tabii ki benim. İşi yetkilisi benim ama bunu kabul edip sinmek yerine krizi çözecek olan da benim. 

- Bu durumdan sıyrılıp Dünya Kupası elemelerine hazırlanmamız lazım. O maçların kamp yerlerini hazırladık bile. Dünya Kupası için ayrıca konuşuruz. Bazı takımlar geç alıp yükleme yaparak gidiyor, bazıları de ara veriyor. Ben ikisinin ortasını yaptım. Fransa maçlarında da böyle yapmıştık. Oyuncularla eksikleri konuşarak ilerleyeceğiz.

- İstifa etmeyi düşündüm, konuştum, tartıştım. Göreve devam etmemin doğru olduğuna karar verdim.

Editör: Haber Merkezi