TÜRKİYE’NIN son yıllarda Doğu Akdeniz’de yürüttüğü petrol ve gaz arama faaliyetleri, bölgenin aktörleri arasındaki dengeleri değiştiriyor. Birbiri ardına Türkiye’ye küstah baskılar geliyor. ABD’yi ve Batı’yı arkasına alan Rum-Yunan ikilisi tapulu arazimize gecekondu kurmaya yelteniyor. Kıbrıs, 1 Ağustos 1571’de Osmanlılar tarafından fethedildi. Ada’ya ilk Türkler’in yerleşmesinin üzerinden 448 yıl geçti. II. Selim, şehzadelik günlerinden beri Kıbrıs’ı almak istiyordu. Bunun en büyük sebebi Mısır’dan kendisine gönderilen atların Kıbrıslı korsanlar tarafından alıkonulmasıydı. Fetih hazırlıkları 1570’de tamamlandı. Lala Mustafa Paşa komutasındaki 50 bin piyade, 6 bin yeniçeri ve süvariden oluşan 200 gemilik Osmanlı donanması, 15 Mayıs 1570’te Kıbrıs’ı fethetmek üzere yola çıktı. Osmanlı donanması, temmuz başında nihayet Kıbrıs’a ulaştı. İlk olarak Lefteri Kalesi, 9 Temmuz’da kuzeydeki Girne Kalesi alındı. Ardından Lefkoşe, 50 gün süren kuşatmayla ele geçirildi. Sonra Limasol, Larnaka ve Baf, Osmanlı hakimiyetine girdi. Magosa kuşatması ise tam 11 ay sürdü. Kalenin 1 Ağustos 1571’de düşmesiyle Kıbrıs seferi tamamlandı.

Kıbrıs gerçeği

Ada’daki Osmanlı hakimiyeti, halkı Venedikliler zamanında yaşanan baskıdan kurtardı.Toprağa bağlı kölelik kaldırıldı. Hıristiyanlar’a mezhep hürriyeti tanındı. Anadolu’dan, çoğunlukla da İçel ve Konya bölgesinden göçmenler getirilerek Kıbrıs’a yerleştirildi. Bugün Kıbrıs’ta yaşayan Türk halkının esası bu göçle oluştu. Kıbrıs, 1832’de Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın eline geçti ve yönetimi Mısır’a bağlandı. Fakat 1840’ta, Abdülmecid zamanında tekrar İstanbul’dan yönetilmeye başlandı. Osmanlı Devleti’nin 93 Harbi’nde Ruslar’a yenilmesi üzerine Kıbrıs’ta yeniden dengeler değişti. Osmanlı, 1878’de Kıbrıs’ın idaresini, destek almak amacıyla İngiltere’ye verdi. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti’nin yenilen tarafta olması Kıbrıs’ı da etkiledi. İngiltere, 5 Kasım 1914’de Ada’yı ilhak ettiğini açıkladı. Ada’nın kaderi 1959 yılında yine değişti, Türk ve Rumlar’ın ortak yönettiği Kıbrıs Devleti kuruldu. Ancak EOKA (Kıbrıs Milli Mücadele Örgütü) adlı Rum örgütü, Ada’da yaşayan Türkler’e karşı saldırılara başladı. 1967’den sonra saldırılar iyice yoğunlaştı. Kıbrıs’ta yaşanan katliamlara ‘Dur’ demek amacıyla Türkiye, 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı’nı başlattı. Harekat, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kararına uyularak 22 Temmuz 1974’de sona erdi. Cenevre’de yapılan görüşmelerin ardından olumlu bir sonuç elde edilemeyince ikinci harekat başladı. 8 Ağustos 1974’te başlayan İkinci Kıbrıs Barış Harekatı ile Ada’nın bugünkü sınırları çizildi. 13 Şubat 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu. Ardından 15 Kasım 1983’te ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşu bütün dünyaya duyuruldu.

Tapuları bizde

Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi saf dışı bırakmak isteyen Yunanistan ve Rum yönetimine karşı KKTC ve Ankara’nın elinde Maraş’a ait kapı gibi tapu var. Yerleşime açılması planlanan Maraş’ın tamamının Osmanlı dönemi vakıflarına ait olduğu tescillendi. Uzman ekip bütün tapuları tek tek inceleyip kayda geçirdi. İngilizler’in Dikelya’daki askeri üssünün bile vakıf malları üzerinde bulunduğu ortaya çıktı Özellikle Limasol, Baf ve Larnaka’da çoğu İngiliz ve Rumlar tarafından yerle bir edilen vakıf malları bulunuyor. Adadaki Osmanlı eserleri, Türkler mülkiyet talebinde bulunmasın diye özellikle 1963-1974 yılları arasında bir bir yıkıldı. Ancak kayıtların tamamı Türkiye’nin elinde bulunuyor. Uzman ekip bütün tapuları tek tek inceleyip kayda geçirdi. Vakıf mallarına, uluslararası hukuka göre hiçbir şekilde dokunulamıyor. Yani hırsızların ve katillerin çırpınışları boşuna. İnanmayanlara 1974’ü hatırlatırım.