Son üç aydır İMKB'de garip şeyler oluyor.

Sanki birileri borsamıza güvenini yitirmiş,

Şüpheli,

Ve de huzursuz davranışlar içinde.

Bunu İMKB'nin aylık raporlarında daha net görebiliriz;

"Yabancı hisse senedi satıyor".

Yabancı Türkiye'de ki varlıklarını satma düşüncesinde,

Satıyor da.

İMKB'nin bir yukarı,

İki aşağı gitmesinin sebebi bu.

Bunlar hisse senedin satma zikzakları.

Peki, sebep ne?

Bunu Uluslar arası Yatırım Bankası JP MORGAN'IN son raporunda

Görebiliriz.

Ne demişti JP MORGAN hatırlayalım;

"AKP düşük bir sandalye sayısı ile çoğunluğu elde edecektir.

Yatırımcı bu sebeple önünü göremeyebilir, hisse senetlerinizi satmakta yarar var".

Yani, fare misali.

Üstü kapalı olarak,

Ufak ufak gemiyi terk edin ÖNERİSİ.

JP Morgan"ın raporunda bankaların karlarının da ikinci dönemde düşeceği,

"SATIŞ" için diğer bir neden olarak gösterildi.

Yabancıların büyük çoğunluğunun otuz endeks kâğıtlarında olması,

Bu raporla birlikte tüyme isteklerini tetikledi.

Özetle yabancı hisse senedi satıyor.

Türkiye'den tüyüyor.

Borsa bu sebeple bir ileri gidiyor,

İki geri geliyor.

İMKB"de ki rahatsızlığın bir sebebi de,

Türkiye'nin belalısı,

İktidar partilerinin bir türlü başa çıkamadığı,

"ÇARİ AÇIK".

Yabacı banka raporlarında,

Kredi derecelendirme kuruluşlarının yazdığı raporlarda hep ön planda o var.

Uyarıyorlar;

"Bu cari açıkla gitmez, ip bir yerde kopacak" diyorlar.

Ama nereden?

Türkiye ürettiğinden fazlasını harcıyor,

Ve bir türlü kesintiye gidemiyor.

Seçim ekonomisi ile birlikte bu savurganlık daha da arttı.

Bu sebeple yabancı yatırımcılar uyarılıyor;

"TÜYÜN" diye.

Görüntü o ki Türkiye'de ki durumun,

Başbakanımızın söylemleri ile paralellik arz etmediği.

Ortalık öyle güllük gülistanlık,

12 bin dolar kişi başı yıllık geliri olan bir TÜRKİYE ortamı yok.

Aklı selim olanlar kararsız.

Başta yabancılar korkuyorlar ve de satıyorlar.

Piyasaların diğer bir korkusu da seçim sonrası.

Siyasi iktidar ile yakın temasta olduğu iddia edilen, Öcalan'ın haziran seçimleri sonrasında tavrı kuşku uyandırıyor.

Hükümeti, orduyu, devleti hep "SAVAŞLA" tehdit eden Öcalan,

Secimden sonra taleplerinin karşılanmadığını görmesi durumunda sokaklar kan gölüne çevirtebilir.

Dillerde dolaşan belli bölgelerde bir "İSYAN" hareketinin başlatılabileceği,

Bunun da bir iç savaşa dönüşme endişesini yaratabileceği.

Yabancı raporlarında bu da var.

BDP adayları bunu zaten,

Korkmadan,

Fütursuzca dillendiriyorlar.

Bir kadın adayın son söyledikleri de bunun işareti gibi,

Başbakana hitaben;

"Özerklik vermezsen, ikiye ayrılmış bir Türkiye'yi kabul edeceksin."

Mesele bu kadar net.İşte bu endişeler İMKB'nin en büyük zaafı.

Yabancının en büyük korkusu.

Önünün göremeyen yabancı menkul varlığını satar.

Be sebeple "SATIYORLAR".

Görünen o ki,

Seçim sonrasında,

Hem İMKB'nin,

Hem yabancıların,

Hem de Türkiye'nin görüntüsünde farklılıklar olacağı.

Lozan'a imza atmayarak doğu sınırlarımızı kabul etmeyen ABD gibi dostlarımızın,

Kafasındaki karanlık planlar hala masada.

Orada İsrail'e "MÜTTEFİK' olacak,

Onun yalnızlığını bitirecek bir "KÜRT" Devleti yarattılar,

Şimdi güçlendirip büyütmek istiyorlar.

Suriye"de ki isyanın,

İran"a yapılan uluslar arası TEHDİT'İN,

Ve de dost görünüp kuyumuzu kazan batılıların, Türkiye'de PKK ya verdikleri desteğin altında yatan hain emeller hep bu başımıza geçen geçirilen çuvalların içinde gizli.

Eh iktidarda bazı işbirlikçi siyasetçiler de olunca,

Olay bitiyor.

Ve TERÖR bu sayede ilk alındığında "SIFIRKEN",

Şimdiki haliyle isyan noktasına kadar çıkabiliyor.