Geçenlerde gazeteci Mevlüt Yüksel kardeşim aradı.
Yavru bir kurt köpek talebi vardı.
Ancak daha önce davranan bir dost yavruyu kapmıştı.
Muhabbet arasında Tercüman ve Bulvar gazetelerde çalışırken,
Üzerinde emeğim olan Kubilay Gülbek kardeşimin,
Demirören Haber Ajansına Genel Müdür olduğunu söyledi.
Çok sevindim tabii.
Mevlüt Yüksel’in;
“Güzel tabii abi. Uzayan kol bizden olsun” sözü,
Çok anlamlıydı.
Aynı Silivri Belediye Başkanlığına Türk Milliyetçisi bir
Başkanın seçilmesi gibi.
Marmara’nın incisi Silivri, nüfusumun olduğu yer.
Çanta Köyü doğup büyüdüğüm yer.
Yoğurdumuz, köftemiz, festivallerimiz, denizimiz, İnsanımız her şeyimiz güzel.
Bir tek oraya oturtulan cezaevi sıkıntı veriyor.
Terörist suçlular muhabbetlerinin,
Mutena ilçemiz, Silivri’nin adı ile birlikte kullanılması,
Suç işleme bir kenara karakol önünden bile geçmeyen,
Silivri insanlarını çok rahatsız etti.
Uzayan kol bizden olsun dedik devam edelim.
Aslında bu söz biraz ayrımcılık kokuyor.
Ancak anlamını öyle bir amaç için kullanmadım.
Bu vatanın evladı olan, bayrağını, ırkını seven,
Herkes dilediği yere göreve gelebilir.
Yetir ki vatan haini olmasın.
Her türlü görevi şimdilerde olduğu gibi ifa edebilir.
Burada bazı istisnalar var tabii.
Güneydoğu’da özel olarak Kandil tarafından seçilen,
Seçtirilen Belediye Başkanlarının, meclis üyelerinin hallerini görüyoruz.
Muhteremler belediye başkanlığı haricinde,
Terörle ilgili her işe bulaşmışlar.
Büyük çoğunluğu yargılanıyor,
Başkanlıktan alınmışlar.
Teröriste yardım onlarda yataklık onlarda, milislik onlarda,
PKK’ya her türlü kol kanat germe onlarda.
Bu yaptıklarına karşın onlara en büyük destek’te,
PKK’nın sivil uzantısı HDP’ ye
Sözde Atatürkçü parti CHP’den veriliyor.
Sayın Ekrem İmamoğlu Diyarbakır’ı ziyaret ediyor,
Evlatları HDP aracığıyla dağa götürülen
Yüreği yaralı-yanık annelerimizi ziyaret edeceğine,
Gidiyor adını bile anmayacağım kayyum atanmış;
Teröriste yardım ve diğer suçlardan yargılanan bir başkanı ziyaret ediyor.
Bu kadar vatan sevdalısıdırlar yanı!
Uzayan kol bizden olsun dedik ya devam edelim.

Bir de Silivri Belediye Başkanına bakın.
Vatan sevdalısı,
Millet Sevdalısı,
Bayrak sevdalısı,
Hizmet Sevdalısı.
Tek derdi var;
“Marmara’nın incisi Silivri’nin insanının,
Hayatını kolaylaştıracak daha neler yapabilirim”.
Aradaki fark bu kadar basit.
İşin bir de HİZMET yanı var dedik ya!
“Çanta köyünden bir feryat” diye bir yazı yazdım.
Yazının özü köydeki bir hasta ile ilgiliydi.
Hasta 75 yaşlarında biri.
Aynı yaştaki eşi ile köy evinde yaşıyorlar.
Korkunç bir mide ağrısı var.
Hastaneye götürülmesi lazım.
Oğlu Çorlu’da öğretmen.
Başka kimsesi yok gelip onu hastaneye götürmesi yatırması,
Başında da durması gerekiyor.
Ancak Çorlu, Tekirdağ’ın ilçesi.
Öğretmen delikanlı İstanbul’a giriş yasak olduğu için gelemiyor.
Köy ile arada ki mesafe 18 km.
Korkunç bir çaresizlik eller kollar bağlı.
Delikanlı kaymakamlığa izin için başvuruyor,
Ret cevabı alıyor.
Neyse…
Uzayan kol bizden olsun dedik ya.
Yazı ortadogugazetesi.com da yayınlandıktan 20 dakika sonra,
Telefonum çaldı;
“Ağabey benim adım Eren Ermiş, başkanın basın müşaviriyim
Başkanımız Volkan Yılmaz’ın talimatı ile arıyorum.
Hastamız için cankurtaranımız her şey hazır.
Anında göndeririz.
Yazıyı okuduk öğretmen kardeşimiz hemen beni arasın işi çözelim”.
Gerçekten de öyle oldu.
Kısa sürede izinler alındı. Mesele çözüldü,
Uzayan bizim olan halkın olan kolumuz mengene gibi sıkarak olayı çözdü.
Ne diyelim Teşekkürler Volkan Yılmaz’a,
Teşekkürler Eren Ermiş’e.
Teşekkürler Silivri Belediye Başkanlığına.
Bu arada, yıllar sonra bir dostun da sesini duydum,
İrfan Ermiş üstadımın.
Ermiş Reisimle Büyük Kurultay, Bulvar, Tercüman,
Ortadoğu Gazetesinde beraber çalıştık.
Basın müşaviri Eren Ermiş’in babası.
Şimdilerde bir yerel TV’de açık oturumlar düzenliyor.
Sesini duymak hasret gidermek güzeldi