Ev sahibi olmak isteyenler günümüzde sıklıkla projeden (temelden) henüz konut tamamlanmadan, fiyatın uygun olması nedeniyle noter üzerinden satışlarla alım gerçekleştirmekteler. Bu konuda hak kayıplarının olmasının muhtemel olduğunu belirten Avukat Alperen Cihan Çetinkaya uyardı.

Avukat Alperen Cihan Çetinkaya ‘‘Vatandaşlar projeden alınan taşınmazların uygun fiyatlı olması dolayısıyla noter üzerinden satışlar gerçekleştirmekte veya kat irtifakı kurulan alanlarda taşınmazın henüz %90’ı dahi tamamlanmadan tapudan satış gerçekleştirmekteler. Her ne kadar bu olağan bir durum gibi gözükse de, vatandaş kendisini garanti altına almadığı sürece, müteahhitin bir anda inşaatı yarım bırakması, ülkeyi terk etmesi veya iflas etmesi gibi durumlarda arsa sahibi ile karşı karşıya gelmeleri ve ellerindeki satış belgelerinin hiçbir değer ifade etmemesi durumuyla karşılaşmaları kuvvetle muhtemeldir.’’ dedi.

Günümüzde sıklıkla vatandaşlar projelerden henüz proje tamamlanmadan konut satın almaktalar.Konut projesinden konutsatın almanın sağladığı en büyük avantajların başında daha düşük fiyatlarla sıfır ev sahibi olma olanağısunması geliyor. Proje tamamlandığı anda ev fiyatları yükselmekte, evin oturmaya hazır hale gelmesi ile proje yüksek bir prim yapmakta. Ancak bu noktada ağırlıklı olarak İzmir’de ve İstanbul’da faaliyet gösteren Avukat Alperen Cihan Çetinkaya uyarıyor: ‘‘Yeni ev sahibi olalım derken, eskisinden de olmayın!’’

Özellikle maket üzerinden ev alırken riskleri en aza indirmek için projenin tapu kayıtları ile hukuki bir sorunu olup olmadığı incelenmeli, vaat edilen her şey sözleşmeye yazılmalıdır.

Avukat Alperen Cihan Çetinkaya: ‘‘Bu noktada dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Birincisi, inşaat yapı ruhsatının alınıp alınmadığı kontrol edilmelidir. Yapı ruhsatı alınmamış bir projeden daire alınmamalıdır. Alınması planlanan dairenin numarasının ruhsat projesinde ve size sunulan projenin maket veya görsellerle aynı olmasına dikkat edilmelidir. İkincisi, alınan konutun metrekare bilgileri onaylı projedeki bilgilerle karşılaştırılmalıdır. Ülkemizdeki mevcut imar yönetmeliğinde metrekarenin tanımı açık bir şekilde tanımlanmış durumda. Bu tanımlamaya göre proje üzerinden yapılan satışlarda sözleşmeye net metrekarenin yazılması zorunludur. Üçüncüsü, sözleşme hususları ve kapsamı ile ilgili konularda mümkün olduğu kadar hukuki destek alınmalı satın alınacak daireye ait metrekare, ödeme planı, teslim tarihi, teknik şartname ve cezai şartlar sözleşmede açıkça belirtilmelidir. Bu kapsamda yapılan sözleşmelerin noterde onaylatılması da ayrıca bir önem taşımaktadır. Ayrıca bu sözleşmeler tapuya şerh edilmeli, mümkünse arsa sahibi de dahil edilmelidir zira inşaat tamamlanmadan müteahhitin ortadan kaybolması durumunda kat irtifakının iptali davasıyla karşı karşıya kalma olasılığını oldukça düşürecektir. Dördüncüsü, satış esnasında alınan konuta ve konutta kullanılacak olan ürünlere ait teknik şartname incelenmeli konutta kullanılacak ürünlerin markaları ve kalitesi detaylı incelenmeli. Bu noktalara dikkat ettikten sonra verilen ödemeler kesinlikle vadeye yayılmış bir taksitlendirmeyle yapılmalı ve arsa sahibi mutlaka sürece dahil edilmeli, bundan hariç mümkünse süresiz teminat mektubu talep edilmelidir. Aksi halde Mahkemeler nezdinde en basit anlatımıyla; ev satın alan bir kişi değil de, X bir müteahhite borç para veren bir şahıs olarak değerlendirilmeniz işten bile değildir.’’ Dedi.

Editör: Haber Merkezi