Kaza, 12 Eylül günü Samsun'un Bafra ilçesinde meydana geldi. Kıyak yönetimindeki otomobil Kızılırmak Nehri'ne uçtu. Araçtaki eşi Gülşah Karaman Kıyak ile 1 yaşındaki oğulları Poyraz hayatını kaybetti. Kıyak ise araçtan atlayarak kurtuldu ve hafif yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Soruşturma derinleştikçe, olayın kaza değil kasıtlı bir eylem olabileceği ortaya çıktı.
Dr. Serdar Kıyak Kimdir?
Dr. Serdar Kıyak, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'nda asistanlık ve uzmanlık görevlerini sürdürüyordu. Samsun'da uzun yıllardır klinik ve akademik çalışmalar yapıyordu. Psikiyatri alanında uzmanlaşmış bir hekim olarak tanınıyordu. Kamuya açık biyografik detayları sınırlı kalıyor, ancak meslektaşları arasında saygın bir konumda yer alıyordu.
Kariyeri boyunca hastane ortamında hasta takibi ve eğitim faaliyetlerinde bulundu. Aynı hastanede görev yapan bir psikologla ilişki yaşadığı iddiaları, soruşturma dosyasında yer aldı. Bu durum, aile içi gerilimlerin kaynağı olarak gösteriliyor. Kıyak, kendi alanında psikiyatri ilaçları kullandığına dair kayıtlara sahipti. Bu bilgiler, olay sonrası incelemelerde gün yüzüne çıktı.
Aile hayatı ise son dönemde sorunlarla gölgelenmişti. Eşi Gülşah Karaman Kıyak ile evliliğinde tartışmalar yaşandığı biliniyor. Oğulları Poyraz, 1 yaşındaydı ve aile, Samsun'da sıradan bir hayat sürdürüyordu. Kıyak'ın mesleki sorumlulukları, özel hayatını etkilemişti.

Dr. Serdar Kıyak Neden intihar etti?
Dr. Serdar Kıyak, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde intihar ederek hayatını kaybetti. Resmi raporlara göre, havalandırma penceresinin korkuluklarına kendini astı. Cezaevi yönetimi, ölümün intihar sonucu gerçekleştiğini doğruladı. Otopsi işlemleri tamamlandı ve soruşturma devam ediyor.
Tutukluluğunun hemen ardından, Bafra Kapalı Cezaevi'nde iple kendini asma girişimi oldu. Bu teşebbüs başarısız kaldı ve hastaneye sevk edildi. Ardından Elazığ'a nakledildi. Cezaevi kayıtlarında, yakın gözetim altında tutulması gereken mahkum statüsündeydi. Önceki intihar girişimleri, psikolojik takip dosyasını tetiklemişti.
Ölüm nedeni olarak resmi belgeler intiharı işaret ediyor. Ancak aile ve yetkililer, cezaevi koşullarını incelemeye aldı. Kıyak'ın psikiyatrist olmasına rağmen yaşadığı travma, süreci karmaşık hale getiriyor. Soruşturma, ölümün detaylarını aydınlatmak üzere ilerliyor.
Dr. Serdar Kıyak'ın intiharı, ailesinin ölümüyle ilgili suçlamaların ağırlığı altında ezildiği yönünde değerlendiriliyor. Tutuklandıktan sonra yaşadığı baskı, önceki teşebbüslerle birleşince sonuca yol açtı. Soruşturma dosyasında, toplumsal ve kişisel travmalar ön plana çıkıyor.
Aile içi dinamikler, intihar sürecini etkiledi. Eşi Gülşah'ın yakınlarına gönderdiği mesajlarda, tehdit edildiğini ve zarar göreceğini belirttiği saptandı. Bu mesajlar, sesli ve yazılı olarak kaydedildi. Kıyak'ın çelişkili ifadeleri, jandarma sorgusunda susma hakkını kullanmasıyla pekişti. Adliyede verdiği detaylar, tutuksuzluk talebini engelledi.
Psikolojik durum, intiharın arka planında yatıyor. Kıyak, kendi kullandığı ilaçlara rağmen ağır bir yük taşıyordu. Cezaevi ortamı, bu yükü artırdı. Aile ve meslek çevresi, olayın derinliğini kavramaya çalışıyor. İntihar, şüpheli ölüm zincirini tamamlıyor.
Şüpheli Ölüm ve Soruşturma Detayları
Olayın başlangıcı, Kızılırmak Nehri'ndeki kaza olarak kayıtlara geçti. Otomobil 30 metre yükseklikten suya yuvarlandı. Olay yerinde fren izi bulunmaması, şüpheleri artırdı. Kıyak'ın cüzdanı ve cep telefonu yanında kalması, tanık ifadeleriyle çelişti. Tanıklar, kenarda beklediğini ve acil yardım çağırmadığını söyledi.
Savcılık, "tasarlayarak kasten öldürme" suçlamasıyla harekete geçti. Kaza açısı, nehre düşüş dinamikleri normal bir kazayı işaret etmiyordu. Kıyak'ın ilk ifadesinde navigasyona odaklandığını söylemesi, incelemelerle yalanlandı. Eşinin mesajları, aile içi şiddeti doğruluyor.
Soruşturma, 17 Eylül'deki tutuklamayla hızlandı. Bafra Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, suçlamaları kabul etti. Olay, Türkiye genelinde yankı buldu. Yetkililer, delilleri topluyor ve kamuoyunu bilgilendiriyor. Aile yakınları, sessizliğini koruyor.
Dr. Serdar Kıyak'ın ölümü, trajediyi daha da derinleştirdi. Psikiyatri camiası, olayı mesleki travmalar açısından tartışıyor. Soruşturma, adalet arayışını sürdürüyor. Gelecek raporlar, yeni detaylar getirebilir. Olay, aile ve toplum için ders niteliğinde kalıyor.
