Hayallerimi yıkanlar da oldu, hayallerime hayal katanlar da...

Kimi yarı yolda ihanet edip terk etti gitti, kimi kader birlikteliği yaptı sonuna kadar.

Gördüm ki; insanlar doğar, yaşar ve ölür.

Kimi silinip gider zihinden, kimi de iz bırakır çok ama çok derinden.

Fevzi Koçak iz bırakanlardan oldu.

Çok şeyler öğretti bana; vefayı gördüm, iyiliği gördüm, sadakati gördüm onda...

İşine bağlılığı, çalışkanlığı, küçüklerine sevgisi, büyüklerine saygısı, gazetecilik onuru, dürüstlüğü; hepsini taşıyordu üstünde bir arada.

Dile kolay...

27 yıl kader birlikteliği yaptık ORTADOĞU'da...

Hastalandığını duydum önce...

"Fevzi bey fenalaşmış, hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakımda" dediler.

Yüreğim daraldı!

Duadan başka elden ne geler ki; iyileşmesi ve aramıza dönmesi için dualar ettim.

Yoğun baktımdan çıktığında, telefonda sesini duyduğumda çok mutlu oldum, "Yine birlikte çalışacağız" dedim.

Ama ne yazık ki dileğim gerçekleşmedi.

Acı haber tez yayılırmış... Sabah erken saatlerde vefat ettiğini öğrendim.

İçime bir hançer saplandı sanki...

"Allah sevdiklerini yanına çabuk alırmış" derler; teselli etmeye çalıştım kendi kendimi...

Her insan gibi... O da doğdu, yaşadı ve öldü!

"Öldü" derken; ölümsüzlüğe göç etti aslında. Ve de derin, unutulmaz izler bıraktı arkasında.

ORTADOĞU ailesi olarak hiç unutmayacağız Fevzi beyi.

Boşluğunu nasıl doldurabiliriz ki!

En büyük dileği yıllarını verdiği Gazeteciler Cemiyeti'nden uğurlanmaktı son yolculuğuna...

Koronavirüs nedeniyle olmadı.

Ama gönüllerimizden uğurladık Fevzi beyi.

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

Editör: Haber Merkezi