03 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Kapalı
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi YAŞAM Körüklü çizmenin son üreticisi: Benimle beraber mezara gitmesin

Körüklü çizmenin son üreticisi: Benimle beraber mezara gitmesin

İZMİR'de bu yıl 45'incisi düzenlenen Shoexpo - İzmir Ayakkabı ve Çanta Fuarı'na yaklaşık 78 yıldır Aydın’ın Söke ilçesinde körüklü çizme yapan Zeki Avcıoğlu (85) da katıldı. Tamamı el işçiliği olan, yazın terletmeyen kışın ise üşütmeyen çizmelerin kendisinden sonra kaybolmamasını isteyen Avcıoğlu, "Bu kültürel bir sanat, bu sanat ölmesin. Benimle beraber körüklü çizme sanatı mezara gitmesin" dedi.

İzmir'de 24- 26 Nisan tarihleri arasında düzenlenen Shoexpo – İzmir Ayakkabı ve Çanta Fuarı, Türkiye’de özellikle Ege Bölgesi başta olmak üzere önemli bir yere sahip olan körüklü çizmelerin 78 yıllık ustası Zeki Avcıoğlu’nu ağırladı. Shoexpo İzmir kapsamında gerçekleşen etkinliklerle birlikte 85 yaşındaki körüklü çizme ustası Zeki Avcıoğlu, ustalığı ve yapım aşamasındaki incelikleri hem sektör profesyonelleri hem de genç tasarımcılara anlatma fırsatı yakaladı. Babasının yanında 7 yaşında çırak olarak başladığını ifade eden Avcıoğlu, bir sanat olarak kabul edilen körüklü çizmelerin gelecek nesillere taşınmasını istedi ve "Bu sanat ölmesin" dedi.

'BUNUN EKMEĞİ İLE BÜYÜDÜM'

Okul yıllarında yaz aylarında babasının yanında çıraklıkla işe başlayan Zeki Avcıoğlu, mesleğe ilginin olmadığını yapanın da kalmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Babam da körüklü çizme yapardı, iyi bir ustaydı. Bu sanatı ondan öğrendik. Ben de kendimi bildim bileli hep onun yanında çalışıyordum. Yaklaşık yedi yaşından beri bu çizmelerle beraber oldum. Aşağı yukarı 78 yıldır bu hizmeti yapıyorum. İşimden de çok memnunum. Bunun ekmeği ile büyüdüm ben. Tatillerde çıraklıkla öğrendim, çıraklıkla başlar işler. Memlekette çizme yapan kalmadı, hem çizme hem ayakkabı yapıyorum. Körüklü çizme dediğin dana derisi ve keçi derisinden yapılır. Genel olarak yüzü ve tabanı dana derisinden, iç astarı keçi derisinden yapılır. Bunlar olmazsa körüğü tutturamazsın. Ter döküp helal kazanıyoruz. Tecrübe lazım, bu ellerde şifa var. Ben her gün öğrenmeye devam ediyorum bu konuda. Bunun her şeyini ben biliyorum dersem olmaz. Yaşım 85 ama bu konuda bilmediğim çok şey var. Çizmelerin fiyatları 700 liradır. Kimisine çok geliyor ancak ben sanatımı seviyorum ve bundan ekmek yiyorum. Her şeyi severek yapacaksın."

'BEN ÖĞRETMEK İSTİYORUM AMA KİMSEYİ BULAMIYORUM'

Geçmiş yıllarda yanına çırakların geldiğini ancak devamlılık göstermediklerini belirten Avcıoğlu, körüklü çizmelerin gelecek nesillere kalması gerektiğini vurgulayarak, şöyle dedi:

"Ben fuarlara gidiyorum. 85 yaşındayım, birkaç sene daha çalışacağım, sonrasında bırakmak zorundayım. Bu körüklü çizmelere pazar açılsın, bende bu sayede birkaç tane çırak yetiştireyim. Artık bu sanatla ilgili çırak yetiştiremiyorum. Bir şeyler vermek istiyorum. Verecek bundan başka bir şeyim yok. Ben öğretmek istiyorum ama kimseyi bulamıyorum. Gerçekten üzülüyorum. Körüklü çizmeler kültürel bir sanat, bu sanat ölmesin. Benimle beraber körüklü çizme sanatı mezara gitmesin."

'ALIN TERİ İLE KAZANSINLAR'

Gençlere de tavsiyelerde bulunan Avcıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Gençlerimize tavsiyem tarihlerini, geçmişlerini iyice bilsinler, tanısınlar. Bayrağımızı, vatanımızı bilsinler. Helalden kazanmayı öğrensinler, üretmeyi ve çalışmayı alışkanlık haline getirsinler. Hiçbir kimseden yardım beklemesinler. Düşenin dostu olmaz, zaman benim için çok kıymetlidir, zamanın kıymetini de iyice bilsinler. Boşa zamanlarını harcamasınlar. Alın teri ile kazanmayı öğrensinler, anaya, babaya karşı saygılı olsunlar. Bugünün işini yarına bırakmasınlar. Bu vatanın aydın, çalışkan, üretken, doğru, dürüst ve saygılı gençlere ihtiyacı var."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *