05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi YAŞAM Yargıtay'dan emsal karar... Eşine o sözleri söyleyen yandı

Yargıtay'dan emsal karar... Eşine o sözleri söyleyen yandı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eşi ve ailesine, 'Sizi süründüreceğim' diyen öfkeli kocanın, karısının kişilik haklarını zedelediğine hükmetti. Davalı kocanın tehditkar sözlerini boşanma sebebi sayan Kurul; davalı kocanın manevi tazminat ödemesi gerektiğine karar verdi.

Gelişi güzel para harcadığı iddia edilen M.A. ile eşi F.A.'nın arası açıldı. Şiddetli geçimsizlik yaşayan çifti barıştırmak isteyen kadının ailesi damatlarının şok tavrı ile karşılaştı. Öfkeli adam, eşi ve kaynanasına 'Sizi süründüreceğim' dedi.

1. Aile Mahkemesi'ne başvuran F.A., kocasından boşanmak istedi. Davacı kadın; davalının bitmek bilmeyen harcamalar yaptığını, sürekli borçlandığını, bu borçları kendisinin ödemek zorunda kaldığını söyledi. Kendine karşı hakaret ve tehdit içeren sözler kullandığını ileri süren F.A., boşanma kararı ile birlikte müşterek çocukların velayetinin kendisine verilmesini, 75 bin maddi tazminat ile 75 bin manevi tazminata, çocuklar için 500'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etti.

DAMAT İDDİALARI YALANLADI

Davalı erkek ise iddiaların doğru olmadığını, hiçbir zaman icra takibi ya da haciz işlemine muhatap olmadığını, davacının aile reisi olmak ve evlilik birliğini bağımsız yönetmek istemesi sebebiyle dava açtığını belirterek davanın reddini savundu. Lehine 750 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etti.

Mahkeme, davalı erkeğin birlik görevlerini gereği gibi yerine getirmediği, nereye harcadığı belli olmayacak şekilde harcamalar yaptığına dikkat çekti. İki taraf ve ailelerinin davranışları sonunda eşlerin bir araya gelmelerinin artık imkânsız hâle geldiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların boşanmalarına hükmetti. Ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine, davacı yararına 10 bin TL maddi tazminata karar verip, davalının boşanmaya sebebiyet veren kusurlu davranışlarının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımadığı belirtilerek davacının manevi tazminat talebi reddine 
hükmetti.

Her iki taraf da kararı temyiz etti. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, davalı koca M.A.'nın, 'Sizi süründüreceğim' sözünün kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğuna hükmederek kararı bozdu. Mahkeme, davacı kadına ve ailesine yönelik “sizi süründüreceğim” sözünün kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığına kanaat getirerek ilk kararında direndi. Taraf avukatları kararı temyiz edince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.

Genel Kurul; boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceğine vurgu yaptı.

Yargıtay'dan emsal karar... Eşine o sözleri söyleyen yandı

KARARIN BOZULMASI HÜKMEDİLDİ

Emsal nitelikteki kararda şu ifadelere yer verildi: “Manevi zarar, insan ruhunda kişinin iradesi dışında meydana gelen acı, ızdırap ve elem olarak ifade edilmektedir. Manevi tazminat ise bozulan manevi dengenin yerine gelmesi için kanunun öngördüğü bir telafi şeklidir. Manevi tazminat bir yönüyle de insanlardaki kırgınlık ve kızgınlığı, hatta intikam duygusunu tatmin etmek aracıdır. Amacı, olaydan duyulan acı, ızdırap, elem ve kızgınlığı kısmen olsun dindirmek olayı unutturarak tekrar normal hayata dönüşü sağlamaktır.

Hükmedilecek para zarara uğrayanda manevi huzur doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır ve bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın giderilmesini de amaç edinmemiştir. Davacı tanık beyanlarına göre ve mahkemenin de kabul ettiği üzere erkeğin aile birliğini ekonomik açıdan sıkıntıya sokan harcamalar yaptığı anlaşılmaktadır.

Bu suretle birlik görevlerini yerine getirmediği, ancak erkeğin bu kusurlu davranışının dışında boşanma davasının açılmasının gündeme gelmesiyle birlikte eşine ve eşinin ailesine yönelik olarak 'sizi süründüreceğim' şeklinde sözler sarf ettiği ortadadır. Bu haliyle boşanmaya neden olan olaylarda davalının ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Davalı erkeğin bu şekildeki sözleri ile davacı kadının kişilik haklarının zedelendiği belirgindir. O hâlde, açıklanan nedenlerle Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen 2. Hukuk Dairesi bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup direnme kararı bozulmalıdır. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *