DA VİNCİ ŞİFRESİ; ya da özgün adıyla The Da Vinci Code, Dan Brown'un kaleme aldığı bir romandır.

Kitapta Hazreti İsa ile ilgili tarihi sırlar ve Da Vinci'nin eserlerinde bu sırlarla ilgili ipuçları bıraktığına değinilir.

Ayrıca Da Vinci'nin gizli bir tarikata üye olduğundan da bahsedilir.

Tüm bunlar kitapta bulmacalar ve kovalamacalarla ele alınır.

ÖSYM'nin şifreleri ise Da Vinci Şifresi'ni gölgede bıraktı...

Çeşitli kamu kuruluşlarının yanısıra, ÖSYM de her yıl 41 adet sınav yapıyor.

AKP hükümeti döneminde yapılan her sınav, şaibeleri de beraberinde getirdi.

Soruların çalındığı, şifrelerin ortaya çıktığı, kayırma ve usulsüzlüklerin birbirini izlediği sınavlarda yaşananlar binlerce kişiyi mağdur etti.

YGS kitapçığındaki şifreli sorular da başta 1.7 milyon genç olmak üzere tüm Türkiye'yi sarstı.

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, 2 defa basının karşısına geçip iddiaların doğru olmadığını söyledi.

Ancak AKP döneminde skandalların adresi haline gelen ÖSYM'nin Başkanı'nın açıklamaları; Köşk ve hükümet üyelerinin dışında kimseyi tatmin etmedi.

Cumhurbaşkanı ve bakanlar neyin ne olduğunu araştırma gereğini bile duymadan, savcıların soruşturma neticesini beklemeden ÖSYM Başkanı'nın açıklamasını tatmin edici buldular...

Öğrenciler ve veliler tatmin olmamışken, Cumhurbaşkanı; nasıl tatmin olduğunu çıkıp herkese aktarırsa mutlu olur ve kafamızdaki soru işaretleri ortadan kalkar...

9 ay önce KPSS sınavıyla ilgili iddialara, o dönemin ÖSYM Başkanı da 'Yalan, iftara' dedi

Dedi de ne oldu?

10 gün sonra istifa etmek zorunda kaldı; sınav da iptal edildi.

 

FENER DOSYASI NE OLDU?

CUMHURBAŞKANI'na bağlı Devlet Denetleme Kurulu, Başbakan'ın talimatıyla MİT, Ankara Cumhriyet Savcılığı ve YÖK Disiplin Kurulu devreye girdi, araştırmalar yapıldı; aradan 9 ay geçmesine rağmen ortada ne ön rapor ne de rapor var.

Tıpkı Deniz Feneri dosyasında olduğu gibi..

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, üniversite sınavında "şifreli soru anahtarı" meselesini öğrenmek için ÖSYM Başkanı'nı arayarak bilgi almış ve tatmin olmuş.

Gül, zaten AKP ve AKP'nin her bürokratının yaptıklarına kefil.

Gül, CHP'nin iddialarının odağındaki isim Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki için de "Son derece dürüst ve şeffaf bir belediye başkanıdır. Sonuna kadar kefilim" demişti..

Sayın Cumhurbaşkanı nedense mahkeme sonuçlarını bile bekleme gereği duymuyor...

Bütün bunlar yaşanırken biz de diyoruz ki ''Devlet düzeni raydan çıkmıştır...

Balığın başı değil artık kuyruğu da kokmuştur.

YÖK'e ve giderek üniversitelere hakim olanlar bu işleri acaba kendi yandaşlarını üniversiteye sokmak için mi yapıyor yalnızca?

Yoksa okyanus ötesinin planı olarak ülkeyi yandaşlarının at oynatabileceği yer haline mi getirmek istiyorlar?''

HER SINAVDA BİR HİLE... 

TÜRKİYE'nin en güvenilir kurumlarından birisi iken AKP sayesinde bir anda en güvenilmez kurumlar arasında ilk sıraya oturmak, herhalde çok kolay olmasa gerek...

ÖSYM, işte bu zoru da başardı.

Çalınan, sızdırılan sorular, kopya çekilen sınavlar, haremlik-selamlıklar ve olayı ta en başından beri örtbas etmeye çalışan YÖK, ÖSYM ve AKP hükümetinin yaptıkları da ortada.

Eğitimin düştüğü hallere bakın...

Her sınavda bir hile...

Veli ve öğrenciler ise hesabı 12 Haziran'da sandıkta sormaya hazırlanıyor.

Tabii sandığa da hile karıştırılmazsa...

MHP İzmir milletvekili aday adayı Musavat Dervişoğlu, İl Başkanı'yken geçen seçimde İzmir'de alenen oy çalındığını, CHP-MHP oylarının başka partiye kaydırıldığını sandık sandık belgelemişti.

Hükümet o zaman da Yüksek Seçim Kurulu'na kefil olmuştu.

Şimdi gelin de YGS'de bu olduysa, 12 Haziran'da yapılacak seçimin kaderini düşünmeyin...