Bir kitap okudum.
İki baskılı.
Adı;
“Yüzbaşı Selahattin”.
Osmanlı’nın ortadoğu çöllerinde,
Müslümanlık uğruna,kutsal topraklar uğruna,
Dökülen TÜRK kanlarını.
Büyük ülkü.
Tüm TÜRKLERİN tek devlet altında birleşme ülküsü,
Turan ülküsünün, idealinin gerçekleşmesi mücadelesini.
Çatırdayan bir imparatorluğun,
Batılılar tarafında parça pinçik edilen,
Osmanlı topraklarında süren amansız ama umutsuz mücadeleyi.
Ve de Almanlarla birlikte kaybedilen,
Bir dünya savaşından sonra,
Fransız,İngiliz,Yunan,İtalyan,Amerikan,
Ve diğer emperyalistlerce işgal edilen bir TÜRKİYE.
İşte o yılları yaşayan,
Kut-ül Amare’den,
Kafkaslara,
İran cephesinden,
Garp cephesine kadar her türlü savaşın içinde olan.
Osmanlı komutanlarından Bekin Sami’nin yaveri olan,

Gözüpek,
Vatansever,
Kahraman, dürüst ve namuslu,
Bir TÜRK subayı.
Yüzbaşı Selahattin o yıllları o umutsuz ve kanlı yılları
Anılarında o kadar güzel not etmiş ki,
İnanın insanın bu vatan için yapılan mücadelede ,
Kahramanlıkları,yiğitlikleri okudukça hisleniyor gözleri yaşarıyor.
Aslında Selalattin’in yazdıkları bir dönemin acıklı ve kötü bir dönemin anlatımı.
Bu dönemde azınlık olarak ülkemizde bulunan rumların yaptıkları,
Ermenilerin hainlikleri arkadan vurmaları.
En kötüsü işgal altında ki İstanbul’da Padişah ve çevresinin,
Kendi durumlarını korumak için işgal edilen vatanı hiçe sayarak
İşgal kuvvetleri ile birlikte hareket etmeleri.
İnanın insanın içini sızlatıyor.
Özetle bu iki bölümlük Yüzbaşı Selehattin isimli kitapta,
Milliyetçi ve vatansever TÜRK ülküsü olan Selahattin gibi,
Subay ve Enver Paşa izinde bazı komutanlar TURAN için önce yola çıkarlar.
Ancak geldikleri nokta ANADOLU’nun kaybedilmesinin eşiğinden dönülmesidir.
Ve en önemlisi Selahattin'in Mustafa Kemal ile tanışması,
Atatürk’ün takdirini kazanması.
Ve devletin ordunun bütün parasını kontrolü onda olmasına rağmen bir kuruşuna
dokunmaması, dokundurmaması.
Özetle dostlar,
Selahattin Yüzbaşı kitabını mutlaka okuyun
Okutturun.
Bu vatanın nasıl kurtarıldığını.
Kimlerle nasıl mücadele edildiğini.

Ve Osmanlının nasıl alçakça parçalandığını herkes öğrensin.
Öğrensin ki!
Atatürk’ün adını ağzına aldığında bir daha düşünsün,