Konya’da yaşanan tıp literatürüne girebilecek türden bir olay, 67 yaşındaki Rahmi Karademir'in başına geldi. Beynine pıhtı atması sonrası Türkçe konuşma yetisini geçici olarak kaybeden Karademir, yıllardır kullanmadığı Danimarka’da öğrendiği Danca ile iletişim kurmaya başladı. Ancak tedavi sonrası Türkçeyi yeniden hatırlaması, hem ailesini hem doktorlarını sevince boğdu.
Felç geçirdi, Danca konuşmaya başladı
Rahmi Karademir, dizinden olduğu ameliyatın ardından felç geçirdi. Felç sonrası yapılan tıbbi müdahalede beyninin sol tarafındaki tıkanan damarı, Prof. Dr. Gökhan Özdemir tarafından gerçekleştirilen anjiyografi ile açıldı. Müdahale sonrası Türkçe konuşamayan Karademir, çevresiyle Danca üzerinden iletişim kurmaya başladı. Bu durum, doktorları da şaşırttı.
Anjiyografi sonrası iyileşme süreci başladı
Tedavi sürecinde zamanla bilinç ve motor becerileri geri gelen Karademir, yaklaşık 15-20 gün sonra Türkçe konuşmaya başladı. İlk cümlesi ise eşi için “Seni çok seviyorum” oldu. Karademir, kelimeleri hatırlamakta zaman zaman zorlandığını ancak konuşma becerisini geri kazandıkça büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.
Uzmanlar: İyileşme süreci umut verici
Prof. Dr. Gökhan Özdemir, hastanın nörolojik anlamda büyük bir ilerleme kaydettiğini söyledi. Karademir’in konuşma, öz bakım, yeme içme gibi temel işlevleri tek başına gerçekleştirebildiğini belirten Özdemir, ilk 6 aylık sürecin beyin hasarlarında iyileşme açısından kritik olduğunu vurguladı.
Karademir: “Dancayı nasıl hatırladım, bilmiyorum”
Rahmi Karademir, yaşadığı bu ilginç süreci şöyle özetledi:
“Yoğun bakımdan çıkınca Türkçe konuşamıyordum, sadece Danca konuşuyordum. Danimarka’da uzun süre yaşamıştım ama nasıl oldu da beynim onu tercih etti bilmiyorum. Eşimin desteği, doktorların ilgisiyle tekrar Türkçeyi konuşabiliyorum.”
Bilimsel açıdan dikkat çekici bir vaka
Bu olay, dil merkezinin bulunduğu sol beyin yarımküresindeki hasarın, bireyin ana diline geçici olarak ulaşımını kısıtlayabileceğini ve geçmişte öğrenilen bir ikinci dili öne çıkarabileceğini gösteren nadir örneklerden biri olarak değerlendiriliyor. Beynin plastisitesi, yani yeniden yapılandırma yeteneği sayesinde hastalar kaybettikleri işlevleri zamanla tekrar kazanabiliyor.
