Geçtiğimiz aylarda kamuoyunun derinden sarsıldığı trafik kazasında hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci'nin eşi Şükriye Aci, dikkat çeken bir gelişmeyle gündeme geldi. Aci, kazaya sebep olan Timur Cihantimur hakkında verdiği şikayet dilekçesini geri çekti. Şikayetin geri çekilmesiyle birlikte, olayın maddi ve manevi boyutuna dair yeni detaylar da gün yüzüne çıktı.
Cihantimur ailesi adına konuşan avukat, Şükriye Aci ile yapılan anlaşma sonucunda yalnızca Oğuz Murat Aci'nin ailesine değil, aynı zamanda kazada yaralanan dört kişiye de ciddi bir tazminat ödendiğini duyurdu. Açıklamada, “Murat Aci'nin eşi, bebeği ve 4 yaralının yasal olarak talep edebileceği bütün maddi ve manevi zararlarının yaklaşık iki katı verilerek anlaşmaya varılmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Kazanın Ardından Gelişen Süreç ve Tepkiler
13 Mart 2024 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında Timur Cihantimur’un kullandığı araç, Oğuz Murat Aci’ye çarpmış; Aci olay yerinde hayatını kaybetmişti. Kazada ayrıca dört kişi de yaralanmıştı. Bu elim olay, özellikle kamu vicdanını derinden yaralamış, sosyal medyada büyük tepkiye yol açmıştı. Türk milletinin adalet duygusunu zedeleyen bu gelişme, millî hassasiyetleri harekete geçirmişti.
Kazadan sonra Eylem Tok ve oğlu Timur Cihantimur’un yurtdışına çıkması, olayın bir başka tartışma başlığı hâline gelmişti. Kaçış, kamuoyunda "adaletten kaçış" olarak yorumlanmış ve büyük infiale neden olmuştu. Türkiye Cumhuriyeti'nin adalet mekanizmalarına olan inancın zedelenmemesi adına birçok vatandaş bu olayın takipçisi olmuştu.
Tazminat Anlaşmasının Aile Üzerindeki Etkisi
Cihantimur ailesinin avukatı tarafından yapılan açıklamaya göre, Şükriye Aci'nin geri çektiği şikâyetin altında, taraflar arasında sağlanan kapsamlı bir tazminat anlaşması yer alıyor. Açıklamada, yasal çerçevenin de ötesine geçildiği ve istenebilecek tüm zararların yaklaşık iki katının karşılandığı belirtiliyor.
Bu gelişme, toplumun bir kesimi tarafından “parayla adaletin satın alınması” şeklinde değerlendirilse de, diğer yandan mağdur aile için maddi yükün hafifletilmesi açısından bir çözüm olarak da görülüyor. Ancak bu anlaşmanın vicdanları tatmin edip etmediği ise tartışma konusu olmaya devam ediyor.
