Almanya’nın köklü otomotiv tedarikçilerinden Kiekert’in iflası, yalnızca Avrupa değil tüm dünya otomotiv endüstrisinde ciddi bir sarsıntı yarattı. 1857’de Düsseldorf yakınlarında Arnold Kiekert tarafından kurulan şirket, geliştirdiği yenilikçi kilit sistemleriyle yıllar boyunca sektörün bel kemiği olmuştu. 11 fabrikasında 4 bin 500 kişiye iş imkânı sağlayan Kiekert’in ürünleri, dünya genelinde üretilen her üç araçtan birinde yer alıyordu.
Küresel Etkiler ve Tedarik Zinciri Krizi
Kiekert’in çöküşü, otomotiv tedarik zincirinin kırılgan yapısını bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlara göre bu tür iflaslar, özellikle de Kiekert gibi küresel ölçekte büyük müşterilere sahip şirketlerde yaşandığında, otomotiv üretimini doğrudan etkileyebiliyor. Otomotiv yan sanayiindeki çalkantılar, üretim hatlarında duraksamalara ve maliyetlerin artmasına yol açabilir.
Almanya’da İflaslarda Rekor Artış
Sigorta devi Atradius’un yayımladığı rapor, Almanya’da ekonomik baskının giderek arttığını ortaya koydu. 2024’ün ocak-haziran döneminde büyük şirket iflasları geçen yılın aynı dönemine göre %5 artışla 207’ye yükseldi. Bu rakam son yılların en yüksek iflas oranı olarak kayda geçti.
Özellikle otomotiv yan sanayisi, iflaslarda başı çekiyor. İlk 6 ayda yaşanan 29 büyük çöküş, sektörün içinde bulunduğu sıkıntıyı gözler önüne seriyor.
Toplamda 12 Bin Şirket Battı
Almanya Federal İstatistik Ofisi’nin (Destatis) verileri de tabloyu doğruluyor. Sadece yılın ilk yarısında ülkede 12 bin şirket iflas etti. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre %12’lik bir artış anlamına geliyor. Ekonomistler, enerji maliyetleri, yüksek enflasyon ve küresel talep daralmasının bu krizin başlıca sebepleri arasında olduğuna dikkat çekiyor.