Kırşehir’de görülen ve çiftlerin karşılıklı olarak açtığı boşanma davasında dikkat çeken bir karar çıktı. Mahkeme, tarafların birbirlerine karşı çeşitli kusurlu davranışlar sergilediğini tespit etti. Ancak kararın en dikkat çekici yönü, erkek eşin, tanıkların huzurunda eşine "Boş ol, boş ol, boş ol" demesinin, boşanma sebebi olarak kusur sayılması oldu.
Mahkeme Boşanma Kararı Verdi
İlk derece mahkemesi, tarafların karşılıklı kusurlu davranışlarını değerlendirdikten sonra her iki tarafın boşanma talebini kabul ederek boşanmalarına karar verdi. Kararda, özellikle erkeğin eşine yönelik olarak sarf ettiği “boş ol” sözleri, evlilik birliğini temelinden sarsacak nitelikte görülerek ek bir kusur unsuru olarak değerlendirildi.
İtirazlar Sonuç Vermedi
Kararın ardından erkek eşin vekili, istinafa başvurdu. Ancak bölge adliye mahkemesi yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Bu gelişmenin ardından dosya Yargıtay’a taşındı. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, dosyada yaptığı inceleme sonucunda ilk derece mahkemesinin kararını onadı ve “boş ol” sözlerinin eşe karşı aşağılayıcı ve evlilik birliğini zedeleyici olduğuna hükmetti.
Hukukçulardan Destek Geldi
Kararı değerlendiren İstanbul Barosu üyesi Avukat Fatih Karamercan, Yargıtay’ın kararını yerinde buldu. Karamercan, "Üçüncü kişilerin bulunduğu bir ortamda eşe karşı boşanmayı çağrıştıran bu tür ifadeler, küçük düşürücü olabilir. Bu nedenle bu sözleri sarf eden eşin kusurlu sayılması doğrudur," açıklamasında bulundu.
Bu emsal karar, boşanma davalarında tarafların sözlü davranışlarının da artık daha dikkatli değerlendirileceğini gösteriyor.