Türkiye’nin yüreğini sızlatan Narin Güran cinayetinde soruşturma derinleştikçe yeni ve çarpıcı iddialar gün yüzüne çıkıyor. 8 Eylül 2024 tarihinde dere yatağında cesedi bulunan 19 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüyle ilgili davada önemli gelişmeler yaşandı. Cinayeti aydınlatan itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın açıklamaları sonrası gözler Güran ailesine çevrilmişken, şimdi de olayın perde arkasında yeni bir isim gündeme geldi: Narin’in yengeleri...
Cinayetle İlgili Şaşırtıcı İtiraf
Davanın seyrini değiştiren çıkışı ise itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Ali Eryılmaz yaptı. Dosyadan "güven sorunu" nedeniyle çekilen Eryılmaz, yaptığı açıklamalarda cinayetin gerçek failinin yengeler olabileceğini öne sürdü. Eryılmaz, Hediye Güran ve Maşallah Güran isimlerini özellikle vurgulayarak dikkatleri bu iki kadın üzerine çekti.
Eryılmaz, TGRT Haber’e yaptığı açıklamalarda Narin’in avuç içinden ve kıyafetlerinden çıkan saç tellerinin uzunluklarına dikkat çekti. 29 santimetrelik kahverengi bir saç teli ve vücudunun farklı bölgelerinden elde edilen 16 ve 11 santimetrelik saç tellerinin, fiziksel özelliklerine göre muhtemelen bir kadına ait olduğunu belirtti. Bu açıklama, davanın merkezine kadın şüphelileri yerleştirirken, soruşturma sürecinde göz ardı edilen detaylara da ışık tuttu.
Narin Katilini Avucunda mı Taşıdı?
Avukat Eryılmaz’ın üzerinde ısrarla durduğu bir diğer önemli detay ise Narin’in adeta katilini avcunda saklaması oldu. Otopside ortaya çıkan saç tellerinin, Narin’in yaşamının son anlarında katiliyle boğuştuğunu gösterdiğini belirten Eryılmaz, “Narin katilini avcunun içine saklamış” ifadesiyle cinayetin çözümünde kritik bir ipucu sundu.
Bu saç tellerinin fiziksel ve genetik analizinin yapılması gerektiğini söyleyen Eryılmaz, örneklerin anne soyundan gelen aile bireylerinin saç ve kıl örnekleriyle karşılaştırılmasını talep etti. Bu durum, olayın kadın failler tarafından gerçekleştirilmiş olabileceği ihtimalini daha da güçlendirdi.
Araçta Bulunan DNA Örnekleri Şüpheleri Derinleştiriyor
Nevzat Bahtiyar’ın ifadesinde belirttiği üzere, ceset dere yatağına yalnızca bir taşla bırakılmışken, olay yerinde yapılan incelemede Narin’in üzerinde üç taş bulunması büyük soru işaretleri doğurdu. Bu durum, olay yerine daha sonra başka kişilerin geldiği ve delilleri değiştirdiği ihtimalini gündeme taşıdı.
Eryılmaz, Salim Güran’ın kullandığı araçta Devran Güran, Kurtulmuş Güran ve Muhammet Kaya'ya ait DNA örneklerinin tespit edildiğini hatırlatarak, bu kişilerin olay gecesi cesedin bulunduğu alanda olup olmadığının araştırılması gerektiğini vurguladı. Özellikle cesedin üzerine sonradan eklenen taşların kimler tarafından yerleştirildiği konusu, soruşturmanın yeni bir boyuta taşınmasını sağladı.
Eryılmaz: “Soruşturma Eksik Yürütüldü”
Eryılmaz, bu önemli delillerin ve şüpheli isimlerin bugüne kadar yeterince araştırılmamasına tepki gösterdi. Başvurularını neden yeni yaptığına ilişkin gelen sorulara ise "Savcılığın bu soruşturmaları yaptığını zannediyordum" şeklinde yanıt verdi. Bu açıklama, dava sürecinde eksik bırakılan detayların kamuoyunda tepkiyle karşılanmasına neden oldu.
Eryılmaz ayrıca, elde edilen saç tellerinin kalınlık, renk ve yapısal özelliklerinin analiz edilerek şüpheli bireylerle karşılaştırılmasının, olayın aydınlatılmasına büyük katkı sağlayacağını dile getirdi. Bu bağlamda şüpheli kadın bireylerden örnek alınması gerektiğini vurguladı.