Şehit ve Gazi yakınları için kamuda istihdam genişletiliyor!

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Milli Dayanışma Komisyonu toplantısında, şehit ve gazi yakınları için kamuda istihdamın genişletildiğini açıkladı. Bakan, dayanışmanın önemine vurgu yaparak, devletin bu bireylerin ihtiyaçlarına her daim destek olacağını belirtti.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun dördüncü toplantısında yaptığı konuşmada, şehit yakını ve gazilere yönelik düzenlemeleri anlattı. Göktaş, “Son 23 yılda yaptığımız düzenlemelerle şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarımız için kamuda istihdam hakkını genişlettik” dedi.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun dördüncü toplantısında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bir araya geldi. Toplantıda şehit yakını ve gaziler için yapılan düzenlemeler gündeme geldi.

“Kardeşlik Bir Sorumluluktur”

Bakan Göktaş konuşmasında, “Kardeşlik, bir duygu olmanın ötesinde bir sorumluluktur. ‘Terörsüz Türkiye’, barışın ve güvenin hakim olduğu, güçlü ve müreffeh bir Türkiye vizyonudur. Bu vizyona ancak dayanışma ve demokrasi temelli çalışmalarla ulaşabiliriz” dedi.

Bakan Göktaş şu ifadelere yer verdi; 

"Ulusal politika ve stratejilerimizi belirlerken, milletimizin ortak vicdanını ve değerlerini pusula ediniyoruz. Kamu kurumlarımızdan sivil toplum kuruluşlarına kadar herkesin yürüttüğü faaliyetlere dair ilke, usül ve standartları belirleyerek, ortak bir hizmet anlayışını hakim kılıyoruz. Şehit ve gazi yakınlarımızın öncelikli istihdamını sağlamak, şehit ve gazi çocuklarımızın eğitimini her türlü imkanla desteklemek, bizim için bir görev değil, onurlu bir vefa borcudur. Onlar arasında iletişim ve dayanışmayı güçlendirecek adımlar atıyoruz. Gazilerimize, tedavi ihtiyaçlarının karşılanması, ekonomik, sosyal ve kültürel bakımdan destek oluyoruz. Şüphesiz, Bakanlık olarak, şehit yakınları ve gazilerimize sunduğumuz haklar, asla fedakarlıklarının karşılığı değildir. Biz, devletimizin imkanları çerçevesinde, onlara destek olmaya, zorlukları kolay etmeye çalışıyoruz.Her fırsatta şehit ailelerimizi ve gazilerimizi evlerinde ve iş yerlerinde ziyaret ediyoruz, ihtiyaç anında desteklerimizi vakit kaybetmeden sunuyoruz. Onlara sadece maddi değil, aynı zamanda manevi ve psikososyal açıdan da güç verecek çalışmalar yürütüyoruz. Bu amaçla, sadece bu yıl 83 bin 380 ziyaret olmak üzere, bugüne kadar 803 bin 367 ziyaret gerçekleştirdik. Her ne kadar bir evlat acısını, eş acısını, baba acısını dindirmeye gücümüz yetmese de, devlet olarak, onların her daim yanlarında olmaya devam ediyoruz. Her buluşmamızda, şehit ailelerimizin dimdik duruşlarına, vakur metanetlerine ve vatan sevgisiyle yoğrulmuş gönüllerine bir kez daha şahit oluyoruz.

Diğer yandan son 23 yılda yaptığımız düzenlemelerle şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarımız için kamuda istihdam hakkını genişlettik. 2012 yılında terörle mücadelede şehit olanların yakınlarına tanınan bu hakkı 2'ye çıkardık. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Teşkilatı mensubu güvenlik görevlilerinden hayatını kaybedenlerin yakınlarına iki, malul olanlara ise bir istihdam hakkı sağladık. Bunun yanı sıra istihdam hakkı bulunmayan diğer kamu kurumlarındaki vazife malullerine de bir hak tanıdık. Ayrıca, 2013 yılında, terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybeden veya engelli hale gelen sivil vatandaşlar için de bir istihdam imkanı sağladık. İlk atamanın yapıldığı 1996'dan 2002'ye kadar 6 bin 315 kişinin kamu kurumlarına ataması yapılmıştı. İstihdam hakkından yararlanma imkanını genişletme çalışmalarımızla bu sayıyı bugün 51 bin 317'ye çıkardık. Öte yandan, terörle mücadelede yaralanan ancak ilgili mevzuatına göre malul sayılmayanların İŞKUR tarafından istihdama öncelikli olarak yönlendirilmesini sağlayan düzenlemeyi de hayata geçirdik.2014 yılında şehit yakınları, gazi, gazi yakınları ve vazife malulleri ile yakınları için ücretsiz seyahat hakkını başlattık. Bugün, şehir içi, şehirlerarası kara, deniz ve demiryolu ulaşımından ücretsiz yararlanabiliyorlar. Bu yıl 6 bin 925 olmak üzere toplam 248 bin 731 kişiye ulaşımdan ücretsiz yararlanmaları için seyahat kartlarını teslim ettik. Ayrıca, geçtiğimiz yıl, Türk Hava Yolları ile yaptığımız iş birliğinin bir benzerini AJet ile yaparak havayolu ulaşımından yüzde 50 indirimli seyahat imkanı sunduk."

Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı Başkanı Lokman Aylar, kendisinin 1996 yılında Hakkari Çukurca'da gözünden ve böbreğinden yaralandığını ve bu organlarını kaybettiğini aktardı.

Takma gözünü çıkartarak şunları aktardı;  “Bakın ben 30 yıldır bir gözle yaşadım. Arkadaşlar elime aldım. Niye? Bu vatan topraklar için, bayrak için, sizin için, millet için. Biz bedelini ödediğimiz vatanda yaşıyoruz. Biz ne söylediğimizi, ne söyleyebileceğimizi gayet iyi biliyoruz. Genel Başkanımıza, değerli bireylerimizden sürece tam destek veriyoruz. Sürecin yanındayız, yanımızda duracağız. Çünkü terörsüz Türkiye bizim idaremiz. Çocuklarımıza, gençlerimize mutlu, huzurlu bir Türkiye bırakmak hepimizin borcu”

Türkiye Harp Malulu Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Mustafa Işık, sürece destek veren siyasi partilerin önüne şehit çocuklarını bırakmak isteyen şehit ailelerinin, madalyalarını ve protezlerini iade etmek isteyen gazilerin olduğunu anımsatarak; "Onları sakinleştirmeye, ortamı ılımlı hale getirmeye çalıştık. Hemen akabinde Cumhurbaşkanımızın 'Şehit ailelerimiz ve gazilerimiz işini ferah tutsunlar. Onları üzecek, incitecek, hiçbir şey yapmadık, yapmayacağız' demesi yüreklere su serpmiş, bizler tarafından da teminat olarak görülmüştür. Aylardır süren tartışmalar boyunca duruşumuzu bozmadan devletimize ve Cumhurbaşkanımıza yönelerek sürecin olgunlaşmasını bekliyoruz" söyleminde bulundu.

Işık, terörist başını Kürtlerin tek temsilcisi gibi göstermenin kardeşliğe zarar verebileceğini belirterek;  "Devletimizin büyük bir kararlılık ve azimle sürdürdüğü terörle mücadele sonucunda terör örgütü PKK silah bırakmak zorunda kalmış ve ancak terör örgütü PKK bir örgüt olmasına rağmen uzantıları silah bırakmadığı ve terörist faaliyetleri durdurmadığı sürece sadece PKK'nın silah bırakmasının bir anlamı olmayacağını özellikle vurguluyorum. Başta ordu olmak üzere dünyada yaşanan gelişmeleri ve kafamıza dayanan tehditleri de dikkate alarak ülkemizin terör prangasından tamamen kurtulması, enerjisini, savunma, eğitim ve vatandaşlarımızın refahına yönetmesi gerektiğinin de farkındayız. Milli Birlik ve Beraberliğe dayalı adalet ve samimiyet temelinde her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan bir bölümde olduğumuzu da şehit aileleri ve gazeteleri olarak biliniriz. Bu yolda şehit aileleri ve gazeteler her türlü fedakarlık yapmaya hazırız. Ancak siyasi hesaplar milli çıkarlarının önüne geçmemeli" şeklinde konuştu.

 

 

İLGİLİ HABERLER